Osman Ünlü

​"Bir ibadete başlayınca, bunu özür olmadan bozmak haramdır."

​İhtiyar, iyi olmasından ümit kesilen ve oruçlarını tutamayan hasta gizli yemelidir.

Uşur vermek, Kur’ân-ı kerimde, En'âm suresinin 141. âyetinde emredilmiştir.

​Kıymetleri ne kadar çok olursa olsun, bir ev, bir aylık yiyecek de ihtiyaç eşyasındandır...

​Kutup memleketlerinde olanlar da oruç tutarlar ve onlar için, bir külfet yoktur.

​Zekât vermek, Kur’ân-ı kerimin otuziki yerinde, namazla birlikte emredilmektedir.

​Orucun edeplerinden biri de, iftar zamanında mideyi tıka basa doldurmamaktır!

​Haram malları kullanmak helal olmaz. Bunlarla cami ve başka hayırlar da yapılmaz.

​Çalışırken hasta olacağını bilen işçinin, hasta olmadan önce orucu bozması caizdir.

Zengin bir Müslümanın, Ramazan Bayramının birinci günü sabahı fıtra vermesi vacip olur.

​“Hasta, hastalığının artmasından korkar ise, oruç tutmayıp sonra kaza eder."

Oksijen gazı tüpü ile suni hava verilse, gözüne, diş çukuruna ilaç koysa bunların hiçbiri orucu bozmaz.

Boğaza yağmur, kar kaçsa, oruç da, namaz da bozulur, kaza lazım olur.

​Teravih namazına başlarken ve bittikten sonra çeşitli şekilde okunan dualar vardır.

​“Erkeklerin ve kadınların, yirmi rekat teravih namazı kılması, sünnet-i müekkededir."

​Faydasız şeyler konuşmak, yalan söylemek, gıybet etmek, tutulan orucun sevabını giderir.

​Ramazan ayında her gece teravih namazı kılmanın fazıletini büyüktür...

​"Gündüzün beyazlığı ile gecenin siyahlığı, iplik gibi birbirinden ayrılınca, oruca başlanacağı anlaşıldı.”

"Önce namazı kılmalı, sonra iftar etmelidir. Böylece oruç, bozulmak tehlikesinden kurtulur."

Niyet etmek, niyeti ilk ve son vakitleri arasında yapmak ve orucu bozan şeylerden sakınmak farzdır.