Osman Ünlü

"Allahü teâlâ, her hastalığın ilacını yaratmıştır. Yalnız, ölüme çare yokur."

Yemeye ve içmeye başlarken, Besmele okumalıdır, sonunda da Elhamdülillah demelidir.

Farzlara önem verip, tembellikle yapmayan kimsenin imanı gitmez.

Zalimin elini öpmek, karşısında eğilmek, günahtır. Adil olan kimsenin ise, caiz olur.

“Fıkıh âlimleri yedi derecedir. En yüksek derecesi, ahkam-ı islamiyyede müctehid olanlardır."

Cenaze namazı kılmak farz-ı kifayedir. Ehemmiyet vermeyen, kâfir olur.

İmanı olduğu hâlde, ileride imanının gitmesine sebep olan şeyler kırk kadardır...

İmamlık şartları bulunmayan, Kur’ân-ı kerimi teganni ile okuyan imama uymamalıdır.

​Eshâb-ı kiramdan Enes bin Mâlik hazretleri, bir gün ağlıyordu. Sebebini sordular...

"Şimdi memleketimizde mîrî toprak yoktur. Herkesin tarlası, bostanı, kendi mülküdür, yahut kiracıdır."

Zenginler uşurlarını, İmâm-ı a'zam hazretlerine göre vermelidir.

​Müsâfeha, iki kişinin, sağ elin avuç içlerini birbirine yapıştırıp, iki baş parmağın yanlarını birbirine değdirmesidir.

"Kıyamet, dünyadaki iyi insanlar kalmayıp, her yeri kötülük kapladığı zaman kopar!"

Sual ve hesaptan sonra, müminler Cennete, kâfirler de, Cehenneme girince sonsuz kalacaklardır.

"İnanmanın azı, çoğu olmaz. Azalan ve çoğalan bir inanışa, inanmak değil, zan ve vehim denir."

Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruldu ki: "Bana yaklaşmak için, vesile arayınız!"

"İşleri sebeplerin yaptığına inanmak, Allahü teâlâya şerik, ortak yapmak olur.”

Mübarek, şerefli ve temiz işleri yaparken sağdan başlamak müstehaptır...

Toprakla yapılan teyemmüm de büyük ölçüde vücuttaki statik elektriği yok etmektedir.

Cünüb kimse, kılmadığı namaz vakti çıkıncaya kadar gusül etmezse, günah olmaz.