Süleyman Özışık

Bir CHP'li ile tartışmanın ne menem bir şey olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Sabun gibi ele avuca gelmediklerinden dolayı onları yakalamak mümkün değil.

İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili herkes elindekini eteğindekini döktüğüne göre konuşma sırası bana gelmiş demektir. Bundan yaklaşık bir buçuk ay önce İstanbul Sözleşmesi'ni eleştiren bir video çekimi yapmıştım.

Millet İttifakı'nın yerel seçimden sonra toz duman olacağını iddia ettiğimde gülenler olmuştu. Geldiğimiz nokta ortada...

Devran değişecek, hesap verecekmişiz. AK Parti iktidardan düşünce, yaptıklarımızın karşılığında hepimiz mahkemelerde yargılanacakmışız.

Herkese selamlar... Yıllık iznimi kullandığım içip epey süredir sizlerden ayrıydım. Ayrıydım ama bu süre içinde Türkiye'deki gelişmeleri mümkün mertebe takip etmeye çalıştım.

15 Temmuz darbe girişiminin dördüncü senesini doldurmak üzereyiz. Bu süreçte bazı şehirleri dolaşacağım Allah nasip ederse...

Çok değerli kütüphanesini millete vakfeden Koca Ragıp Paşa, kütüphanenin bakımı için tanıdıklarından birini memur tayin eder ve "Burası bundan sonra sana emanet" der.

Ayda yılda bir kez televizyonlara çıkıyorum. 4 saatlik programda konuştuğum 15 dakika ya var ya yok. Yayından çıkıp sosyal medyaya bakıyorum.

Bu ülkedeki herhangi bir insanın, ana muhalefet partisi CHP'nin başındaki isimle ortak bir noktasının olması gerekiyor değil mi? Yani ne bileyim, ortak bir eylemde bulunması, ortak bir noktada buluşması gerekiyor en azından...

AK Parti Milletvekili Özlem Zengin, Meclis Genel Kurulu'nda enteresan bir laf etti. "Bizden önce kadının adı yoktu" dedi. Günlerdir bu sözün doğruluk derecesini tartışıyoruz.

Önceki gün Hadi Özışık'ın Youtube kanalında Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nu ağırladık.

Medyada yazılarını arayarak bulup, okuduğum yazarlardan biriydi Saygı Öztürk. Çıldırmışlık derecesinde yazılar yazan kronik Erdoğan düşmanı yazarların olduğu muhalif medyada sözüne itibar ettiğim, "Belgesiz yazmaz" dediğim biriydi.

Geçen gün CHP Milletvekili Murat Emir ile bir tartışma yaşadık HaberTürk ekranında...

HDP'li iki milletvekilinin milletvekilliğinin düşürülmesi sonrası çıkan tartışmayı biliyorsunuz. En başta CHP'li tayfa savunmaya geçti ve HDP'nin PKK ile bir bağı, bir bağlantısı olmadığını iddia etmeye başladı.

​Yazıya oturmadan önce CHP liderinin grup toplantısında yaptığı konuşmayı seyrettim. Birileri Netflix falan diyor ama yok abi. Asıl film bu adam! Adam Türkiye gerçeklerinden tamamen kopmuş. Uzay mekikleri uzaya yaklaşırken fırlatılmasına neden olan çeşitli parçaları arkasında tek tek bırakır ya hani. Bununki de o durum.

Aylardır Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında olan ve yanında sağlam duran isimlere yapılmak istenen operasyonlara dikkat çekmeye çalışıyorum.

Enis Berberoğlu ile birlikte iki HDP'li milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesi son yıllarda görülen en çarpıcı siyasi hamle olarak tarihe geçecek gibi görünüyor.

Demiştim size… "Ayarı kaçtı" demiştim. "Ne yapacağını, ne yazacağını bilemez hâle geldiği için saçmalıyor" demiştim de inanmamıştınız.

Türkiye gerek sağlık altyapısı gerekse aldığı erken önlemler sayesinde koronavirüs ile mücadelede parmak ısırtan bir başarıya imza attı. Bunu ben söylemiyorum, dünya söylüyor.

Koronavirüsün bütün dehşetiyle üzerimize çöktüğü günlerden geçtik, geçiyoruz. Ama derdi, tasası korona olmayan birileri var...