Vehbi Tülek

​"Ey oğlum! Kur’ân-ı kerîm okumaktan gâfil olma! Çünkü Kur’ân-ı kerîm, ölü kalbi diriltir."

Hafnâvî hazretleri bir gün âlim bir zâtla yolda giderken, karşılarına kendisinin velî olduğunu iddia eden birisi çıkar!..

​"Her şeyden önce sana; seni nefsine itâattan kurtaracak bir üstâd, hoca lâzımdır."

​“Ey Âdemoğlu! Hiçbir şeyin olmadığı bu kabre, dünyâdaki zenginliğinden ne getirdin?”

“Ben hakîm olan kişinin hikmetli sözlerine değil onun kalbine ve himmetine bakarım.”

Allahü teâlânın indinde ondan daha üstün birisi yoktur. O Allahü teâlânın habîbi, resûlü, nebîsidir.

Mâlik bin Enes’in yanında, Resûlullah anıldığı zaman rengi değişir, iki büklüm olurdu.

​Cenâb-ı Hak bir kuluna hidâyet murâd ederse, o kimseye rahmet-i ilâhiyye gelir.

"Rüküda ve secdelerde, belini yerine yerleştirip biraz durmayan kimsenin namazını Allahü teâlâ kabul etmez."

​"Haset etmekten sakınınız. Biliniz ki, ateş odunu yok ettiği gibi, haset de hasenatı yok eder!"

​"Allahü teâlâ, ilmi âlimlerden çekip almaz. Ancak âlimi, ilmiyle beraber çekip alır."

Allahü teâlâ, Resûlullah efendimize en büyük mucize olarak Kur'ân-ı kerimi vahyetmiştir.

“Ben, kulumun beni zannettiği gibiyim ve kulum beni andığında, onunla beraberim."

"Allah için, Kitabı için, Resûlü için, ümerâ için ve bütün Müslümanlar için din nasihattir."

Namazı terk eden, namaz kılmamakla bütün Müslümanlara zulmetmiş bulunuyor.

​Allahü teâlâ ilmi, zulmetin temizlenmesine, cehli de günah işlemesine sebep yaptı.

İnsanlara eziyet etmemek ve hep iyilikte bulunmak, ömrün uzamasına sebeptir.

​"Saâdet" Cennetlik olmak demektir. "Şekâvet", Cehennemlik olmak demektir.

İyi bir Müslüman, güler yüzlü, tatlı sözlü, açık gönüllü, açık elli, sabırlı olur.

"Sebepsiz kızma, faydasız yere konuşma, yersiz nasîhatte bulunma, sırrını herkese söyleme!"