Vehbi Tülek

Ahmed Diyobendî buyurdu ki: "Kalbinde bir katılaşma gördüğünde, sâlihlerle sohbet et, onlarla bulun, yemeği azalt, nefsinin isteklerini yapma ve onu sıkıntılara alıştır."

"Bir mü'min kardeşine ait hoş olmayan bir iş duyarsan, birden yetmişe kadar özür kapısını araştır. Bulamazsan belki benim anlamadığım bir özür kapısı vardır de ve kapa!.."

Muâfî bin İmrân buyurdu ki: "Uzun emele dalan bir kul, üzerindeki kul borçlarını unutur ve tövbe etmeyi sonraya bırakır. Siz böyle yapmayınız."

"Bir iş, ancak emrolunduğu şekilde yapılırsa, ibâdet olur. Bu da ancak ilimle bilinir. Peygamber efendimiz; (İlim öğrenmek, her kadın ve erkek Müslümana farzdır) buyurdu..."

Ahmed bin Ebû Verd buyurdu ki: "Mârifetin hakîkati, Allahü teâlâyı kalb ile sevmek, dil ile anmak ve Allahü teâlâdan başka her şeyden ümidini kesmektir."

Ahmed Cüzeyrî (Cezerî) 1480-1580 seneleri arasında Cizre'de yaşamış olan evliyânın büyüklerindendir. Kabri, Şırnak'a bağlı Cizre'de Kırmızı Medresededir...

Bilâl bin Sa'd hazretleri buyurdu ki: "Sana Allahü teâlânın emirlerini hatırlatan, nasîhat eden bir kardeşin, sana altın hediyye edenden daha hayırlıdır..."

Ebû İshâk hazretleri, zamanında Kûfe'nin en büyük âlimi idi. Hazreti Ali'nin zamanına yetişti. O'nu hutbe okurken gördü ve dinledi. Arkasında Cum'a namazı kıldı...

Ahmed Âsım Antâkî buyurdu ki: "İnsanın, hevâ ve arzularına uyması, kendisine büyük bir zulümdür. Farzları yapmak gibi tâat yoktur. Günahı küçük görmek gibi musîbet yoktur."

Ahmed bin Hüseyin Ayderûsî, "Allah" dediği zaman elindeki tesbih tanelerinden her biri dört parçaya bölünürdü. Orada bulunanlar, kırılan parçaları toplar, yaralarının tedâvîsi için kullanırlardı...

Şeriflerden olan Ahmed bin İdris Hasenî, evliyânın büyüklerindendir. 1758 (H.1172)'de Fas'ta doğdu. 1837 (H. 1253)'de Yemen'in Subye köyünde vefât etti...

Yemen'de yaşamış olan evliyânın büyüklerinden Alevî bin Muhammed buyurdu ki: "Muhabbet edene muhabbet edilir. Seven sevilir. Unutmayan, unutulmaz..."

İslâm âleminde, namaz vakitlerini anlamaya yarayan "usturlab" âletini ilk yapan ve kullanan zât, Ebû İshâk el-Fezârî hazretleridir.

Abdullah Menûfî hazretleri buyurdu ki: "Âlimleri hafife alanların âhireti, ümerâyı hafife alanların dünyâsı, dostlarını hafife alanların mürüvveti yıkılır."

"Ey oğul! Senin dilin güzel ve tatlı; yüzün ise kötülüklerden kurtulmuş gibi gülüyor, ya kalbinin hâli nasıl? Cemâat içinde iyi görünüyorsun, ya yalnız iken nasılsın?"

Kânûnî Sultan Süleymân Hanın Irakeyn seferine katılan Sârbânbaşı Ahmed Sârbân'ın çok huysuz ve geçimsiz bir hanımı vardı. Ömrünün sonuna kadar onun eziyetlerine katlandı. Ve bir gün...

"Gözünü ten elbisesinden çek de o libasın içindekine dikkat et. Şekle değil manaya bak. Eğer şekilce benzerlik insan olmaya yetseydi iyi de kötü de bir olurdu..."

Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadîs-i şeriflerinde buyurdular ki: "Selâmı yayınız, selâmet bulursunuz. Boş şey kötüdür."

Ebû Recâ buyurdu ki: "Öldükten sonra güvenebileceğim, benim arkamdan gelecek, yüzümü topraklara sürerek Rabbim için kıldığım beş vakit namazdan başka, beni kurtaracak hiçbir şeyim yoktur."

Habîb bin Ebî Sabit, Tâbiîn devrinde Kûfe'de yetişen meşhûr hadîs ve fıkıh âlimlerindendir. 119 (m. 737) târihinde vefât etti. Kûfe'nin meşhûr fakîhlerindendi...