Vehbi Tülek

Cemâleddîn Geylânî hazretlerine, vefatından kısa bir zaman önce bir kimse gelip şöyle sordu: "Sizin yolunuzun esâsı ne üzere kurulmuştur?"

Amr bin Mürre (radıyallahü anh), Eshâb-ı kiramdandır. Tirmizi başta olmak üzere birçok âlim ondan hadîs-i şerîf rivayet etti.

Buyurdu ki: "Bid'at sâhibini üstün tutan, dînin yıkılmasına yardım etmiş olur. Kim bid'at ehline güler yüz gösterirse, dîni hafife almış olur..."

Buyurdu ki: "Sâhib olduğun zamanların en üstünü, nefsinin istek ve arzularından kurtulduğun ve halk için kötü düşünmediğin vakittir."

Es'ad Efendi, 1848 senesinde Erbil'de (Musul) doğdu. 1931'de mahkeme edilmek üzere getirildiği İzmir'in Menemen kazâsında vefât etti...

Destîna Hâtun'un bedeni çok zayıf idi. Onu, eski elbise ile post üzerine oturduğunu görenler "Size birkaç elbise ile yaygı alsak" dediler...

Es'ad Efendi, Sofiyye-i aliyyenin büyüklerinden, İslâm bilgilerinin mütehassısı Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin sevenlerinden idi...

Hamîdüddîn Nâgûrî'ye "Peygamber efendimiz; (Ölüm kefârettir) buyurdu. Ölüm günahlara kefâret olunca, âhiret rüsvâlığının mânâsı nedir?" diye sordular...

Buyurdu ki: "Dünyâda Allahü teâlâdan hayâ edenleri, Allahü teâlâ kıyâmet gününde azarlamaktan ve gazab etmekten hayâ eder."

Buyurdu ki: "Kişi ancak şu iki hasletle üstün olur: Biri insanlardan bir şey beklememek, diğeri insanlardan gelen sıkıntılara katlanmaktır..."

Fâris bin Îsâ Bağdâdî hazretleri buyurdu ki: "Ârif, her gün korku içindedir. Çünkü o, hesap vaktinin her saat yaklaştığını yakînen bilmektedir..."

Büyük velî Muhammed bin Ömer buyurdu ki: "Yapılan amelin maksada ulaştığının alâmeti, o amelde acz ve kusurdan başka bir şey görmemektir."

Ailesi, Celâl Ali Efendiyi komşuları olan bir Rum kızıyla evlendirmek ister. Fakat o, bunu kabul etmez ve evden kaçarak Atina'yı terk eder...

Buyurdu ki: "Aklınızı başınıza alınız. Allahü teâlâdan korkunuz. Şeytan sizi aldatmasın. Şeytan ve onun yardımcıları, Allahü teâlânın huzûrunda perişan olacaklardır!.."

Buyurdu ki: "Ümmetlerin her biri, Rahmânın yolu üzerine oturmuş kötü âlimler yüzünden helâk olurlar. Onlar habis amelleri ile Allahü teâlânın yolunu kesmiş, insanlara engel olmuş olurlar."

Kadın evliyadan olan Fâtıma binti Müsennâ buyurdu ki: "Kendi arzularından ziyâde Allahü teâlâyı isteyenin kalbinde Allah sevgisi doğar..."

Uşâkî hazretlerinin dergâhı yakınlarında Ali Efendi isminde bir zât vardır. Bu Ali Efendi, hac farîzasını yerine getirmek için Mekke-i mükerremeye gider...

Buyurdu ki: "Müminlere önce lâzım olan, Ehl-i sünnet ve cemâat âlimlerinin bildirdikleri şekilde îtikâd etmektir. Çünkü doğru îtikâd, herkes için temeldir..."

Ahmed Sa'îd hazretleri, otuz iki yaşında iken Abdullah-ı Dehlevî'den mezun oldu ve talebeleri mânevî olarak terbiye edip, yetiştirmek üzere vazîfelendirildi...

Buyurdu ki: "Allahü teâlâ, günah işlemekten kurtardığı kulunu malsız olarak zengin yapmış, aşîretsiz olarak aziz ve şerefli kılmış, kimsesi olmadığı halde onu arkadaş eylemiştir."