Vehbi Tülek

Hamza bin Abdülmuttalib, Resûlullah Efendimizin amcasıdır. Uhud Savaşında müşriklerin çoğunu öldürmüş, ancak kendisi de şehid olmuştur...

Mâlik bin Dînâr hazretleri, evliyânın büyüklerindendir. Basra'da doğdu. Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir. 748 (H.131) târihinde aynı yerde vefât etti...

Leys bin Sa'd hazretleri, fıkıhta ve hadîste Mısır halkının imâmı (âlimi) idi. Mutlak müctehidlerden olup, mezhebi kitaplara yazılmadığı için unutulmuştur...

İsa aleyhisselam bir delikanlı ile karşılaşır. Genç, "Ya İsa, Rabbinden, sevgisinin zerre ağırlığındaki bir kısmını bana bağışlamasını dile" diye bir istekte bulunur...

Büyük velî İbn-i Cevzî buyurdu ki: "Kim kanâat ederse, geçimi iyi olur. Kim tamah ederse (dünyâ lezzetlerini haram yollardan ararsa), geçim sıkıntısı çeker."

Büyük velî Seyyid-i Sırdan hazretleri, Horasan'a gitmişti. Oranın bütün ileri gelenleri onu karşılamaya geldiler. Ancak engin bilgili "Şeyhül-İslâm" lakablı bir adam kibirlenip gelmedi...

Dün bahsettiğimiz gibi, Fatih Sultan Mehmed Han, bir ihtiyarın kendisine "şehit oğlumun size yazdığı mektup" diyerek getirdiği kağıdı ulemâ meclisinde okuyordu...

Konstantiniyye fethedilmişti... Sultan Fatih, tefekküre dalmıştı ulemâ meclisinde... O anda bir ihtiyar girdi içeriye... Bir kağıt parçasını sımsıkı tutuyordu nasırlı elinde...

Mehmetçikler, şiddetli bir taarruzla Manalusa Tepesi üzerindeki Yunan birliklerini püskürterek, Türk bayrağını diktiler. Ancak çok sevdikleri Cavit Paşa şehit olmuştu...

Hayber fethedilmiş, herkes ganimet için sıraya dizilmişti. O sırada genç bir çoban "Ya Resûlallah ben ganimet istemiyorum, bir okun beni şehid etmesini bekliyorum" dedi...

Sâbit bin Eslem hazretleri, Kur'ân-ı kerim okuyacaktı. Mü'minûn sûresini açıp okumaya başlayınca, yanında o güne kadar hiç tanımadığı bir kişi peydâ olup onu dinlemeye başladı!..

Fudayl bin İyâd, bir talebesi son nefesini vermek üzere iken, Kelime-i tevhîdi telkîn eder. Ancak genç, şehadeti getiremeden vefât eder. Mübarek, çok üzülür ve onu rüyada görür...

Ebû Süleymân Dârânî buyurdu ki: "Ben öyle insanlara yetiştim ki, onlar açlığı kendileri için ganîmet sayardı. Tıpkı şimdikilerin tokluğu ganîmet saydığı gibi!.."

Muhammed Huccetullah, Hindistan'ın büyük velîlerinden ve İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin torunu ve Urvet-ül vüskâ Muhammed Ma'sûm Fârûkî hazretlerinin ikinci oğludur...

Büyük veli Şeyh Safvetî, Emir Ahmed Hayâlî'nin oğludur. 1596 (H.1005) senesinde vefât etti. İlim tahsîline başlayıp başta tefsîr olmak üzere çeşitli ilimlerde yetişip yükseldi...

Bir ramazan günü, Müslümanların komşusu olan bir Mecusi'nin çocuğu, ekmek yiyordu. Bunu gören babası hemen oğlunu azarladı ve eve gönderdi. Daha sonra neler oldu dersiniz?!.

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesini kuran ünlü doktor Mazhar Osman, 1884 senesinde dünyaya geldi, 31 Ağustos 1951'de vefat etti... Bugün onun vasiyetini paylaşmak istiyoruz sizinle...

Abdülvâhid bin Zeyd hazretleri, bir rahibin kapısına yaklaşıp, "Ey râhip!" diye üç defa seslenir. Ancak üçüncü seslenişinde içeriden "Ey kişi! Ben rahip değilim" diye cevap gelir...

İbn-i Fârid, Mısır'da yetişen büyük velîlerdendir. Asıl ismi Ömer olup; "Sultân-ül-âşikîn" ve "İbn-i Fârid" diye meşhur oldu. Bugün onunla bereketlendirmek istiyoruz köşemizi...

Abdullâh bin Zeyd el-Ensârî hazretleri, Resûlullâh efendimize; "Yâ Resûlallâh! Eğer, gelip de seni görme gibi bir nîmet olmasaydı ölmeyi arzu ederdim" der ve ağlamaya başlar...