Vehbi Tülek

"Hâlis olarak evliyâlık yolunda bulunmanın alâmeti, fakr hâli, yâni varlığını Allah yolunda harcamaktır."

İslâm âlimleri, her zaman Resûlullahı vesîle ederek, Allahü teâlâdan merhamet dilemişlerdir. 

Cenâb-ı Hak, velî kullarını korur, onlara eziyet edenlerden intikam alır. Onları sevenleri ise muhafaza eder...

"İhlâs ile yapılan ibâdet, kalbe, rûha rahatlık ve lezzet verir. Ucb durumu olursa bu tat kalmaz!"

"İşlenen kusur ve kabahatlerden ötürü her zaman gönlü kırık olmak lâzımdır..."

"Her zaman nefsini suçlamayıp, ona muhâlefet etmeyen aldanmıştır..."

"Onlar; Allahü teâlânın kendilerine korku vermediği velî kullarıdır. Onlar mahzûn olmazlar..."

"Edebi terk edenler, Allahü teâlâya yakın olduklarını zannettikleri hâlde, O'ndan uzaktırlar..."

Ebû Hamza Horasânî hazretleri, bir gün tevekkül ederek çölde sefere çıkmayı nezreder...

"Sâdık ve samîmî bir sûfînin alâmeti; aziz iken zelil, zengin iken fakir, meşhûr iken meçhûl olmasıdır."

Zekât vermek, hicretin ikinci senesinde ramazan ayında farz oldu. Zekâtın farzı birdir...

"Yol hediyem şu sözümdür: Eğer bir arkadaşınız size saygısızlık ederse, onu özür dilemeye teşvik edin!"

"Israr ile devâm edilen küçük bir günah, pişman olunmuş, tövbe edilmiş büyük bir günahtan daha büyüktür."

Haddâd el-Kebîr hazretleri, gıybet edenler hakkında ibretlik bir hâdise nakleder...

"Yeterli ilme sâhip ve ehil olmadan kelâm ilmiyle uğraşmak, insanı dinsizliğe götürür."

Muhammed bin Ömer Verrâk hazretleri Hızır aleyhisselâmla görüşmeyi çok istiyordu. Ve bir gün...

"Nefsinin istediği işlere değil, nefse aykırı olan işlere gönül ver..."

"Nefis, bir ateş gibidir; yanar durur. Bir yandan söndürülse de başka taraftan parlar..."

"Âlimler, tasavvuf büyükleri bu hatm-i tehlîl okunmasına çok ehemmiyet verirlerdi..."

Ebû Bekr es-Sekkâf, talebelerine çölde acıktıkları zaman, henüz fırından çıkmış ekmek ikrâm ederdi...