İklim Anlaşması meclisten geçti mi? İklim Anlaşması ilk 4 maddesi gündemde!
Türkiye iklim değişikliğiyle mücadelede yasal çerçeveyi şekillendirecek önemli bir adım attı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gündeme gelen İklim Kanunu Teklifi'nin ilk dört maddesi 11 Nisan 2025 tarihinde kabul edildi. Yaşanan gelişme çevre politikalarında yeni bir dönemin kapılarını aralarken, düzenlemenin tamamı ise Meclis’teki görüşmeler sonucunda yasalaşmayı bekliyor. İklim Anlaşması meclisten geçti mi, yasalaştı mı soruları ise gündemde yer tutmaya devam ediyor.
İKLİM KANUNU MECLİSTEN GEÇTİ Mİ?
Türkiye, çevre politikalarında tarihi bir dönüm noktasına doğru ilerliyor. Uzun süredir gündemde olan ve kamuoyunun dikkatle takip ettiği İklim Kanunu Teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmeye devam ediyor.
Bayram tatilinin ardından 8 Nisan Salı günü yeniden çalışmalarına başlayan Meclis Genel Kurulu kritik düzenlemeyi ele aldı. AK Parti tarafından hazırlanan ve Türkiye’nin ilk iklim kanunu olma özelliğini taşıyan teklifin bazı bölümleri üzerinde oylamalar tamamlandı.
Fakat iklim yasası henüz tümüyle yasalaşmadı. Şu an itibarıyla sadece ilk 4 maddesi Genel Kurul’da kabul edilen teklif, ilerleyen günlerde diğer maddeleriyle birlikte yeniden Meclis gündemine gelecek.
Kabul edilen ilk maddelerle birlikte Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde yeni bir yasal temel oluşturulmuş oldu. Geriye kalan bölümler ise TBMM’de yapılacak yeni görüşmelerle şekillenecek.
İKLİM KANUNU İLK 4 MADDE NEDİR?
Türkiye’nin iklim yasası çerçevesinde atılan ilk somut adımlar 11 Nisan 2025 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda gerçekleşti. Kabul edilen ilk 4 madde ülkenin çevre politikalarının yasal altyapısını oluşturmayı hedefliyor.
İlk maddelerde ön plana çıkan temel unsur, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda yürütülecek çalışmaların planlanması ve uygulanmasına dair genel ilkelerin belirlenmesi oldu.
Yasalaşan maddeler Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelede “adil geçiş”, “iklim adaleti” ve “emisyon ticaret sistemi” gibi kavramları hukuki temele oturtuyor. Bu sayede sadece çevresel sürdürülebilirlik değil, aynı zamanda sosyal eşitlik ve ekonomik denge de iklim mücadelesinin merkezine yerleştiriliyor.
Öte yandan sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklime uyum sağlanması yönündeki faaliyetlerin nasıl yürütüleceği, hangi kurumların ne şekilde sorumluluk alacağı gibi konular da bu çerçevede tanımlanıyor.
İlk dört madde iklim politikalarının planlama aşamasından uygulama ve denetime kadar tüm süreci kapsayan bir anlayışla hazırlandı. Aynı zamanda kamu ve özel sektörün bu alanda nasıl bir rol üstleneceği ve hangi yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiği de açıkça ifade edildi.
İKLİM KANUNU NEDİR?
İklim Kanunu Türkiye’nin iklim değişikliğiyle sistematik ve sürdürülebilir bir şekilde mücadele edebilmesi amacıyla hazırlanan kapsamlı bir yasa teklifidir. Yeni düzenleme sadece çevresel kaygılarla değil ekonomik, toplumsal ve kalkınma hedefleriyle birlikte şekillendirilmiş bir stratejiye dayanıyor.
İklim kanunu Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda sera gazı salınımlarını azaltmayı, çevre dostu büyümeyi teşvik etmeyi ve karbon salınımını fiyatlandırmaya yönelik mekanizmalar kurmayı hedefliyor.
İklim Değişikliği Başkanlığı'nın koordinasyon rolüyle yürütülecek olan süreçte sanayiden enerjiye, tarımdan ulaşıma kadar pek çok alanda yeni düzenlemeler hayata geçirilecek. Yasa kapsamında kamu kurumları ve özel sektör, alınan kararlara zamanında uymakla ve uygulamakla yükümlü tutulacak.
'da Takip Edin!
