Allah affetmeyi sever

A -
A +

Kum Baba "rahmetullahi aleyh", Uzunköprü'de yaşamış Allah dostlarındandır. Herkesi affetmesiyle meşhurdu. Bir gün sevenleri geldi yanına. - Hocam, herkesi affediyorsunuz. - Evet, öyle. - Neden ama? - Çünkü Allah affetmeyi seviyor. Siz de affedin! *** Talebesinden biri ziyarete gelmişti bu zatı... Bir müddet sohbet ettiler. Bir ara kütüphaneden Arapça bir kitabı çekip rastgele açtı bir sayfayı. Sonra uzattı bu gence. - Oku şu sayfayı. - Peki hocam. Çat pat okumaya çalıştı genç. O, yanlışlarını düzeltip tekrar okuttu aynı yeri. Ta ki yanlışsız okuyuncaya kadar. Şimdi tercüme et! Sonra buyurdu ki: - Şimdi de tercüme et! Genç başladı tercümeye. Tabii yarım yamalak. O yine yanlışlarını düzeltip tekrar okuttu aynı yeri. Bir daha, bir daha... Öyle ki, hiç yanlışı kalmadı. Adeta ezberlemişti o sayfayı. İyi de, niye böyle yapmıştı? Anlayamadı. Kendi kendine: "Elbet bir hikmeti vardır" diye düşündü. Aradan uzun yıllar geçti. Hocası göçtü bu âlemden. Bir gün "Kütüphane müdürlüğü" için imtihan açıldı o yörede. Bu da gidip girdi imtihana. Çünkü iş arıyordu. Hocalar, bir Arabi kitaptan, rastgele bir yer açıp, uzattılar bu kimseye. - Şu sayfayı oku bakalım. Görünce çok şaşırdı Sayfayı görünce donup kaldı. Neden mi? Çünkü yıllar önce hocasının tekrar tekrar okutup ezberlettiği o sayfaydı bu. Bir çırpıda okudu tabii. Hiç takılmadan. Hocalar takdir ettiler. - Okuman çok güzel. Ve ilave ettiler: - Şimdi de tercüme et! Takır takır yaptı tercümeyi de. Yine hiç takılmadan. Netice mi? Birincilikle kazandı imtihanı. Evine gelince hüngür hüngür ağladı. Fatihalar gönderdi bu büyük zatın ruhuna.