Bir takva örneği...

A -
A +

Hazret-i Ömer'in çok sevdiği bir genç ve buna musallat olan bir "kötü kadın" vardı. Kadın, çok uğraşıp genci elde edemeyince, kendi gibi ahlâksız bir kocakarıya başvurdu: - Beni falan genç ile buluşturabilir misin? - Tabii, niye olmasın! - Ama hemen istiyorum. Sabrım kalmadı. - Tamam tamam, sen o işi bana bırak. Delikanlı, yakışıklı olduğu kadar da takva sahibiydi. O gece yatsı namâzını Halifenin arkasında kılmış evine dönüyordu. Tam bu kadının evi önünden geçiyordu ki, kocakarı bahçe kapısından seslendi kendisine: - Evladım bakar mısın biraz? - Buyur anne, bir şey mi istedin? - Evet yavrum, koyunu kaçırdım elimden. Yardım et de birlikte yakalayalım şunu. Delikanlı aldanıp girdi bahçeden içeri. Tuzağa düşmüştü! O girince, kapı arkasındaki öbür kadın, kapıyı acele kilitleyip kuvvetle sarıldı delikanlıya. - Günlerdir sana kavuşmak için çırpınıyorum. Sen ise yüzüme bile bakmıyorsun. Genç tuzağa düştüğünü anlayınca gözünü yumup yalvardı: - Yâ Rabbî! Bu kadının şerrinden sana sığınıyorum! Günah işlemekten koru beni! Kadın umduğunu bulamayınca tehdit etti bu defa: - Bak dediğimi yapmazsan, bağırır çağırırım. Rezîl olursun el âleme. Genç umursamaz bir tavırla mırıldandı: - Ahirette rezîl olacağıma, bu dünyâda olayım, hiç mühim değil. Kadın baktı ki olmayacak, başladı feryât figana. Sesi duyanlar koştular hemen. - Ne var, ne oldu? Niye böyle bağırıyorsun? Kadın, delikanlıyı gösterdi onlara. Sıkılmadan iftira etti! - Bu adam zorla evime girip tecâvüze yeltendi bana! İnsanlar fena halde dövdüler zavallıyı. Sonra ellerini bağlayıp hazret-i Ömer'in huzuruna çıkardılar. O kadın da ahaliyle birlikte gelmiş, feryat figan ediyordu bir kenarda. Halîfe genci görünce tanıdı. - Korkma evlâdım! Sana itimadım var. Doğrusu neyse anlat bana. Genç, başından geçeni arz edince sordu: - Peki, görsen tanır mısın o kocakarıyı? - Evet efendim, tanırım. Bunun üzerin emretti Halife. Şehirde ne kadar yaşlı kadın varsa, huzuruna getirdiler. Delikanlı bir görüşte tanıdı onu. - İşte efendim, bu kadın aldattı beni. Kocakarı, korkusundan itiraf etti suçunu. Halife rahatlamıştı. Varıp çözdü delikanlının bağlarını ve alnından öptü. - Aferin evladım. Haramdan böyle kaçılır işte. Senin halin, kıyamete kadar örnek olsun herkese.