Duası makbul zattı

A -
A +

"Garip Baba", Keşan'da yaşamış bir Allah dostu... Bir gün, talebesinden biri geldi yanına. Ama üzüntülüydü. Mübarek bir bakışta anladı iç halini: - Üzgün gibisin evlat. - Evet hocam. - Neden? - Bu gece babamı gördüm rüyada. - Hayırdır inşallah, nasıl gördün? - Azab içindeydi hocam. N'olur, dua edin de kurtulsun azaptan. Buyurdu ki: - Allah kerimdir evladım. Dilediğini affeder elbet. Çocuk sevinerek gitti eve. Ertesi gece yine gördü babasını. Ama neşeli ve yeşillikler içindeydi bu defa. Sordu hemen: Nasıl kurtuldun? - Babacığım, nasıl kurtuldun? Sevinçle cevap verdi babası: - Garip Baba'nın duasıyla. Uyandığında şükretti Rabbine. *** Bu zat, "İhlas"tan bahsederdi sık sık. Sordular bir gün: - İhlas nedir hocam? - Her işi, yalnız Allah için yapmaktır. Ve ekledi: - Nice oruç tutanlar vardır ki, o oruçtan kârları, yalnız açlık ve susuzluk, nice ibadet yapanlar da vardır ki, kârları, sadece yorgunluktur. *** Bir ramazanda, on kişi iftara çağırdı bu zatı. Ama birbirlerinden habersiz aynı gün çağırmışlardı. Kırmadı hiçbirini Sonra ne mi oldu? Ertesi gün, şoktaydı hepsi de. Çünkü her biri "Garip Baba, dün iftarı bizde yaptı" diyordu. Anlaşamayınca koştular hizmetçisine. - Dün akşam Garip Baba nerde iftar etti? - Kendi evinde. Hayretle birbirlerine bakıştılar. - Nee! Kendi evinde mi? - Evet. Birlikte iftar ettik hocamla. *** Bir gün de, bir talebesi sordu bu zata: - Hocam, insanların en akıllısı kimlerdir? - Zahidler. - Zahidler mi? Neden? - Çünkü onlar dünyaya kıymet vermez. Dünyaya düşkün olmamaları, akıllı olduklarını gösterir. Ve ilave etti: - Akıllı insan, önce ahiretini düşünür evladım. Orası için hazırlık yapar şimdiden.