Evliyâyı sevmek şart

A -
A +

Mazhar-ı Cân-ı Cânân rahmetullahi aleyh hazretlerinin kendi üstâdına olan ihlâsı, sevgisi ve muhabbeti fevkalâde çoktu. Bir gün sevdiklerine; - Her neye kavuştuysam, hocamın sâyesinde kavuştum. Bir Müslüman ne kadar ibâdet etse de "Allahın rızâsı"na ermesi yine zordur, buyurdu Ve ekledi: - Ama bir "Allah dostu"na, "Sevgi muhabbet" beslerse, o zâtın bereketiyle Allahın rızâsına kavuşması kolay olur. Sordular: - Hikmeti ne efendim? - Çünkü evliyâ zatlar Allahü teâlâya çok yakındırlar. Asıl mesele, Onların kalblerine girmektir. Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretleri, birkaç talebesiyle kabristana gitmişti bir gün. Kabir ziyareti yapacaklardı. Bir kabrin başında oturup içeriye teveccüh eyledi. Yâni bu kabirde "Nîmet" mi var, "Azap" mı? Bunu anlamak istiyordu. Hak teâlâ gözünden perdeyi kaldırınca gördü kabirdeki mevtânın hâlini. Talebeye dönüp; - Bu kabir, büyük günah işleyen bir kadına âit. Şu anda kabrinde "Cehennem ateşi" var. Ama kendisi îmanlı mı, değil mi, belli değil, buyurdu. Ardından; - Benim, önceden okuduğum yetmiş bin adet "Kelime-i tevhîd" var. Bunu, bu kadının rûhuna bağışlıyorum. Îmanı varsa tesirini gösterir, buyurdu Sonra tekrar mezara teveccüh edip; - Elhamdülillah îmanı varmış, buyurdu. Kelime-i tevhid tesirini gösterdi ve Hak teâlâ affetti günahlarını. Sordular: - Azâbı kaldırıldı mı efendim? - Evet. Azabtan kurtulup, büyük sevince garkoldu kadıncağız. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com