Günah işlemeyin!

A -
A +

Edirne'de yaşayan bir Allah dostu. Hıdır Baba. Asırlar önce, bu yörede yaşamış. Kalpleri aydınlatmış. Günümüze kadar ulaşan nasihatları var Şöyle ki: -Günah işlemeyin! dermiş sık sık. Günah ateştir, sizi yakar. Bir gün de, -İnsan, hem kendine merhamet etmeli buyurmuş, hem de çocuklarına. Çocuğunu seven, ona önce dinini öğretir. Küçükten namaza alıştırır. Bir sohbette, -Ey insanlar! buyurmuş. Çocuğuna islamiyeti öğretmeyen anne baba, onun en büyük düşmanıdır. Çünkü: Onun Cehenneme yanmasına sebep olmaktadır. Yoksa siz de yanarsınız! Bir gün de, -Aman kardeşlerim! buyurmuş. Çocuklarınıza islamiyeti öğretin. Namaza alıştırın. Yoksa, ahirette siz de onlarla birlikte yanarsınız. * * * O devirde bir kadın, bir meyve bahçesinin önünden geçerken durur birden. Dikkatini çekmiştir meyveler. Olgunlaşmış, neredeyse düşmek üzeredirler. Ve sanki, -Al beni! ye beni! demektedirler kendisine. "Birkaç tane koparsam mı?" diye geçirir içinden. Şeytan da fit verir: -Kopar canım! bir şeycik olmaz! Hiç zahmet etme Uyar şeytana, asılır bir dala. Ama ne mümkün. Bir türlü kopmaz meyveler. Halbuki olgundurlar . Dokunmak kafidir almak için. Bir daha asılır. Olanca kuvvetiyle çeker. Ama nafile. Bir tane bile koparamaz. O dalı bırakır, başkasını çeker. Yine koparamaz. O ağacı bırakır, başkasını dener. Durum değişmez. Kopmamak için sanki inad etmiştir meyveler. Kadın şaşkın ve acizdir. O esnada biri gelir yanına. -Bacım! der, hiç zahmet etme. Bu bahçe, Hıdır Baba'ya aittir. Koparamazsın. Kadıncağız mahcup halde uzaklaşır oradan. Bu, iyi bir ders olur kendisine. Bir daha da tevessül etmez böyle bir işe.