Bolu'da medfun bulunan Hak dostlarından Sâfî Âmidî Bolevî hazretleri, bir sohbetinde; - Kardeşlerim, kendinin ve çoluk çocuğunun ihtiyaçlarını helâlden kazanmak ve kimseye muhtaç olmamak için çalışmak, "cihâd etmek"tir, buyurdu. Ve ekledi: - Bu hâli, birçok ibâdetlerden daha sevaptır. Sonra şunu anlattı: Resûlullah Efendimiz, bir sabah Eshâbıyla konuşurken, kuvvetli bir genç, erkenden dükkânına doğru geçti. Onlardan bâzısı; - Erkenden dünyâlık kazanmaya gideceğine, buraya gelip birkaç şey öğrenseydi iyi olurdu, dediler. Resûlullah Efendimiz; - Öyle söylemeyiniz! buyurdu. Eğer kimseye muhtaç olmamak, ana babasını, çoluk çocuğunu da muhtaç etmemek için gidiyorsa, her adımı ibâdettir. Ve ilâve ettiler: - Eğer herkese öğünmek, keyif sürmek niyetindeyse, şeytanla berâberdir. ? Emîn olan tüccar Bir gün de sohbetinde "Helâl kazanmak"tan bahsediyordu ki; - Efendim, özü sözü doğru olan tüccâr mı, yoksa geceleri namaz kılan, gündüzleri oruç tutan âbid mi yüksektir? diye sordular. Cevabında; - Emîn olan tüccâr daha kıymetlidir, buyurdu. Şaşırdılar. - Hikmeti ne efendim? - Çünkü böyle olan tüccar, her an şeytanla uğraşmakta, cihâd etmektedir. Anlayamadılar. - Cihat mı dediniz? - Evet. Çünkü şeytan, alışta, verişte, tartmada onu aldatmaya uğraşmakta, o ise şeytana uymayıp Allahü teâlânın emrini, rızâsını gözetmektedir. - Böyle yapmak cihat mıdır yâni? - Evet. Şöyle bitirdi: - Hazret-i Ömer; "Alışveriş ederken, helâl kazanırken cân vermeyi, başka şekilde ölmekten daha çok severim" buyuruyor. > E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com