Kâmil imanın işareti

A -
A +

Sinan Efendi, Balıkesir evliyasındandır. Bir talebesi sordu bir gün bu zata: - Hocam, imanın kâmil olmasının işareti nedir? - İmanı kâmil olan müminin Allahü tealaya karşı korku ve ümidi eşit miktarda olur. - Nasıl yani hocam? - Evladım, Aynı suali hazret-i Ömer'e de sordular bir gün. Buyurdu ki: Cehenneme bir tek kişinin gireceğini bilsem, günahlarımın çokluğuna bakıp "O kişi benim" derim. Yine bir tek kişinin Cennete gireceğini bilsem, Rabbimin sonsuz ihsanını düşünerek "O kişi belki benim" diye ümit ederim. Genç talebe sordu yine: - Hocam, günahımız ne kadar çok olsa da, yine ümitli olacağız, öyle mi? "Benden ümit kesmeyin!" - Elbette. Allahü teala "Benden ümit kesmeyin" buyuruyor. - Aynı zamanda çok da korkacağız değil mi? - Evet ama gençlikte korku, ihtiyarlıkta ise ümit daha fazla olacak evladım. - Hocam, ölümü de çok hatırlamamız gerekiyor, öyle değil mi? - Evet evladım, Peygamberimiz, eshaba karşı "Lezzetleri yıkanı çok yadedin!" buyurunca, eshab-ı kiram, "Lezzetleri yıkan nedir yâ Resulallah?" diye sordular. Peygamberimiz, - Ölümdür, buyurdu. O, bütün lezzetleri temelinden yok eder. Yine Peygamberimiz, - Ey eshabım, size iki vâiz bırakıyorum. Biri konuşur, öbürü susar buyurunca, eshab-ı kiram, - Bunlar nedir yâ Resulallah? diye sordular. Buyurdu ki: - Konuşan vaiz "Kur'ân-ı kerim", susan vaiz ise "Ölüm"dür. "Ölümü çok yâd edin!" Hazret-i Ömer, Resulullahın "Ölümü çok yâd edin!" emrine uyarak, ücretle adam tutup ona buyurdu ki: - Her gün gelip bana ölümü hatırlatacaksın. Karşılığında sana şu kadar ücret vereceğim. O kişi her gün gelir, (Ölüm var yâ Ömer!) der ve o günkü ücretini alıp giderdi. Bir gün yine geldiğinde, hazret-i Ömer, - Tamam kardeşim, buyurdu. Artık hatırlatmana lüzum kalmadı. Adam merakla sordu: - Neden yâ Ömer? - Sakalıma ak düşmüş de ondan. - Hiç bir şey anlamadım. - Kardeşim, saç sakal ağarması "Ölüm" habercisidir. Her aynaya baktıkça hatırlıyorum. Ve adam, son ücretini almıştı o gün. Bir daha da gelmedi.