"Muhammed Buhârî ile evlen!"

A -
A +

Hindû Fâtıma Sultân, Yıldırım Bayezid Hân'ın kızıdır. Bir gece Efendimiz, bu kızın rüyasına girip; - Evlâdımdan Muhammed Buhârî ile evlen! buyurmuşlardı kendisine. Ama o, edebinden bu rüyayı kimselere açamıyordu. Nihayet bir gün, gizlice açtı bunu güvendiği bir hizmetçisine. - Git, bu rüyâyı anlat kendisine. Bakalım ne cevap verecek? Hizmetçi, gidip anlattı rüyayı. Emir Sultân; - Mâlûmumuzdur, buyurdu. Nikâhımız rüyada kıyılmıştır. Dînimiz üzre de kıyılmalıdır. Peşinden dünür gönderdi saraya: Dünürcüler gidip istediler. Lâkin Vâlide Sultân, hemen "Evet" demedi. "Hayır" da demedi. İşi yokuşa sürdü. - Kırk deve yükü altın getirirse veririm! dedi. Bu, "Vermem!" demenin öbür adıydı. "Göndersinler develeri!" Gelip haber verdiler bunu Emîr Sultân'a. - Pekâlâ, buyurdu. Göndersinler develeri! Koşup, Vâlide Sultâna söylediler bunu. İnanmadı. - Nasıl olur? dedi. Bir fakîr dervîş, kırk deve yükü altını nereden bulacak? Ama söz vermişti bir kere. Dönmedi sözünden. Emretti: - Kırk deve yola çıksın hemen! Deveciler gelince, Emîr Sultân; - Şu çayın kenarında develeri durdurun! buyurdu. Sonra yerdeki kumları gösterdi onlara: - Şunları doldurun çuvallara! Şaşırdılar. - Şu kumları mı? - Evet. Onları doldurun! Hayret ve şaşkınlık içinde çuvalları "Kum" ile doldurup develerin sırtına yüklediler. Ve saraya vardılar. Saray halkı meraklı gözlerle bakarken emretti Emir Sultân: - Boşaltın çuvalları! Çuvallar açılıp boşaltıldı hemen. "Çil çil altın"lar döküldü içlerinden. Vâlide Sultân mı? - "Tamam, verdim" dedi mecburen. "Devamı yarın" -------- E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com