"Onlar seni göremezler"

A -
A +

Abdurrahman Tırsî hazretleri İznik'te yaşıyan bir Allah dostudur. O devirde bir genç iftiraya uğradı. Yakalanıp cezası verilecekti hemen. N'apsın garip? Düşündü, taşındı, gidip sığındı bu zatın hanesine. Eh, başı sıkışan ona koşuyordu zaten. Derken memurlar haber alıp geldiler o eve. Hızlı hızlı çaldılar kapıyı. Mübarek içerde rahatlandırdı genci: - Korkma evladım, onlar seni göremezler. Sonra açtı kapıyı. - Buyurun, ne istiyorsunuz? - Efendi Baba, bir suçlu arıyoruz, senin evine girdiğini öğrendik. Büyük Veli gayet sakindi. - Buyurun girin. Bulursanız alıp götürün tabii. Adamlar bir hışımla girip aradılar her yeri. Ama göremediler. Halbuki aradıkları genç oturmaktaydı aynı odada. Geldikleri gibi döndüler tabii. Hakiki Cennet nimeti Bir gün de, sevdiği bir genç gelip dert yandı: - Hocam, hanımla geçinemiyoruz, ne yapayım? Mübarek sevgiyle süzdü genci: - Hanımın müslüman mı evladım? - Elbette hocam. - Namazını kılıyor mu? - Muntazaman kılıyor. - Tesettüre riayet ediyor mu? - Evet, ediyor. - Mübarek olsun evladım. Hanımın bir Cennet nimeti öyleyse. Hem de hakiki Cennet nimeti. Genç, bir şey anlamamıştı. Sordu hemen: - Nasıl yani hocam? - Evladım, bu dünyada bir tane hakiki Cennet nimeti vardır. O da senin hanımın gibi Allaha iman eden, namazını kılan ve tesettüre riayet eden saliha bir hanımdır. - Öyle mi hocam? - Evet. İyi bilesin o hanımın kıymetini. - Peki hocam. Madem öyleymiş, el üstünde tutacağım onu artık. Şükretmek nasıl olur? Bir gün de sordu bir talebesi: - Hocam, "Çok şükür" demekle Allaha şükredilmiş olur mu? - Olmaz evladım. - Şükür ne demek öyleyse? - Şükür demek, bir nimet ne için verilmişse, onu o yolda kullanmaktır. - Nasıl mesela? - Mesela "Göz" nimetinin şükrünü yapabilmek için helal ve mubah olan yerlere bakılır, günah ve haram olan şeylere bakılmaz. Çünkü gözü, güzel ve faydalı şeylere bakmak için yaratmıştır Hak teala. Onunla harama bakılırsa, o nimetin şükrü yapılmamış olur. - Öbür uzuvlar da öyle mi hocam? - Evet evladım. Her uzvu, yaratılış maksadına göre kullanmak lâzım. Kim bunu başarırsa, o nimetin şükrünü yapmış olur.