Yaren Dede ve âmâ çocuk!

A -
A +

Balıkesir'in Sındırgı kazası Pürsünler köyü yanındaki tepenin üstünde bir türbe var. Allah dostlarından "Yaren Dede" yatıyor bu kutlu türbede. Bir gün dergahının önünde otururken bir kimse, hanımı ve on yaşlarındaki çocuğuyla birlikte geldi bu zata. O sevimli çocuğu gösterip arzetti: - Efendim, bu çocuğumuz âmâdır. Gözleri görmüyor. Gitmediğimiz tabip, başvurmadığımız yer kalmadı. Lakin çare bulamadı hiç kimse. En son size geldik. Çocuğumuzun göz nuruna kavuşması için bir dua ederseniz bahtiyar oluruz. Yaren Dede çaresizler gibi ellerini iki yana açtı. - Evladım, ölüleri diriltmek, körlerin gözünü açmak gibi işler, İsa aleyhisselamın mucizesiydi. Ben kim oluyorum ki buna çare bulayım? Adamcağız ısrar etti - Olsun hocam, siz bir dua edin yine de. Mübarek acıdı adama. - Pekâlâ madem geldiniz, bir dua edelim buyurup, çağırdı çocuğu yanına. Mübarek elleriyle gözlerini meshedip niyazda bulundu: - Aziz ve celil olan Allah'ın izniyle açılın! Ellerini yüzüne sürerken açıldı çocuğun gözleri. Bunu gören anne ve baba sevinçten şaşkına döndüler. Ancak merak etmişlerdi bir hususu. Hemen sordular: - Efendim, önce "Bu iş bizim işimiz değil" dediniz. Sonra dua buyurdunuz. Hikmeti neydi acaba? Buyurdu ki: - Evet, önce öyle dedim. Ama o sırada cenab-ı Hak kalbime ilham etti ki, "Ölüleri İsa aleyhisselam mı diriltiyordu? O mu açıyordu körlerin gözlerini? Elbette biz diriltiyor ve biz açıyorduk. Bu çocuğun gözlerinin açılması için de seni sebep kıldık. Sen dua et. İcabını biz yaparız." Bunun üzerine dua ettim. Allahü teâlâ kabul etti ve açtı çocuğun gözlerini. "İlahlık davasında bulunma!" Yaren Dede'nin hikmetli sözleri, tesirli nasihatleri vardı. Bir gün talebesinden birini bir yere gönderirken buyurdu ki: - Evladım, sakın ola, gittiğin yerde ilahlık ve peygamberlik davasında bulunmayasın. Talebe şaşırdı. - Tövbe hocam! Hiç öyle şey olur mu? Buyurdu ki. - Evladım, her istediğinin olmasını istemek, ilahlık iddiasında bulunmak, her sözünün dinlenmesini istemek de Peygamberlik dâvâ etmektir. Çünkü biz kuluz. Yalnız Allahü teâlânın istediği olur ve yalnız Peygamberin sözüne mutlak itaat edilir.Balıkesir'in Sındırgı kazası Pürsünler köyü yanındaki tepenin üstünde bir türbe var. Allah dostlarından "Yaren Dede" yatıyor bu kutlu türbede. Bir gün dergahının önünde otururken bir kimse, hanımı ve on yaşlarındaki çocuğuyla birlikte geldi bu zata. O sevimli çocuğu gösterip arzetti: - Efendim, bu çocuğumuz âmâdır. Gözleri görmüyor. Gitmediğimiz tabip, başvurmadığımız yer kalmadı. Lakin çare bulamadı hiç kimse. En son size geldik. Çocuğumuzun göz nuruna kavuşması için bir dua ederseniz bahtiyar oluruz. Yaren Dede çaresizler gibi ellerini iki yana açtı. - Evladım, ölüleri diriltmek, körlerin gözünü açmak gibi işler, İsa aleyhisselamın mucizesiydi. Ben kim oluyorum ki buna çare bulayım?