2010 yılında altın, borsa ve dolar yükseldi, euro düştü

ABD başta olmak üzere birçok ülkenin borsası kriz öncesi seviyelerine geri dönerken, dünya ekonomisinde ciddi söz sahibi olan Çin ve Japonya borsası henüz toparlanamadı. 2009 yılında dünya lideri olan İMKB ise 2010 yılı ekim ayına kadar sert yükselişini sürdürdü. Kriz öncesi seviyelerini 2009 yılında aşan İMKB, 2010 Ekim ayı ortalarında dolar bazında da tarihi zirveler denedi. 19 Ekim 2010 tarihli yazımızda belirttiğimiz gibi gelinen seviyelerin yeni yatırımcıyı korkuttuğunu, piyasanın 4 cent ile 5.5 cent aralığında kâr realize etmesi gerektiğini, iki üç ay gibi bir süre içinde de endeks hareketlerinden çok piyasada hisse değişimleri olacağını sizlerle paylaşmıştık. Teknik olarak ihtiyaç olan bu beklentimiz zaman içinde bir bir çıkıverdi. Endeks 5.9 cent civarına geldiği sırada banka hisselerindeki satışlar arttı. Önce 4.5 cent gep'inde tutunan piyasa 4.6 cent seviyelerini aşamayınca, endekse göre çok çok pirimli hisselerdeki satışlar ağırlaştı. İki ayı aşkın süreden sonra 3.99 cent'e kadar gevşeyen piyasa 20 Aralık 2010 tarihinde yeniden yukarı döndü. Hisse bazlı da olsa yılı yüksekten kapama gayretiyle İMKB, Arjantin'in ardından yüzde 25'lik getiriyle dünyanın ikinci kazandıran borsası oldu. Dünya çapında ikinci sıraya oturan İMKB, TL yatırım bazında da altından sonra ikinci sıraya oturdu. PARA ÇIKIŞI DÖVİZİ YÜKSELTTİ Uluslararası piyasada yüzde 29.5 yükselen altının fiyatı Tahtakale'de dolardaki yıllık yüzde 3'e yakın artışla birleşince Kapalı Çarşıda cumhuriyet altını yüzde 32 arttı. Tahtakale'de 2010 yılı Kasım başına kadar düşüş eğilimini sürdürerek 1.4 TL'nin hemen altında 1.3895 TL'ye kadar gevşeyen dolar ise borsadaki kâr satışları ve yıl sonu hesap kapamak isteyen yabancı yatırımcıların para çıkışları sonrası 1.6115 TL'ye kadar yükseldi. Son 10 gün içinde yabancı yatırımcının piyasalardan çekilmesi sonrası dolar yeniden TL karşısında değer kaybetmeye başladı. 1.53 TL desteği ile 1.58 TL direnci arasında dalgalanan dolar 1.5475 TL'den yılı kapadı. Euroya gelince... Avrupa ülkelerindeki borç krizi uluslararası piyasalarda birlikte Tahtakale'de euro üzerinde baskı oluşturdu. 2009 yılını 2.1485 TL'den kapayan euro 1.897 TL ile 2.1425 TL arasında dalgalandıktan sonra yatırımcısına yüzde 4 kaybettirerek 2010 yılını 2.0665 TL'den kapadı. Altın yüzde 29.5 arttı 2009 yılını 1096.9 dolarla kapayan altın ons fiyatı 1.044.52 dolar ile 1.431.3 dolar fiyatları arasında dalgalandığı 2010 yılını yüzde 29.5 pirimle 1.421.4 dolardan kapadı. 1250 dolar desteği üzerinde tutunan altının 1598 dolar orta ve uzun vadeli direnç seviyesi öncesi yükselişini sürdürecektir. Uluslararası piyasada işlem gören ve altından daha fazla dikkatle takip edilen diğer bir emtia da tabiki ham petrol fiyatı oldu. 78.1 dolar varil fiyatla başladığı yıl içinde 67.76 dolar ile 95.21 dolar arasında dalgalandı. 90 dolar desteğinin üzerinde tutunmayı başaran İngiliz Brent petrolü önümüzdeki yıl likidite bolluğunun getireceği fazla tüketim beklentisiyle artışını sürdürerek son 2.5 yılın en yüksek seviyesine yakın 94.48 dolardan kapandı. BEKLENTİLERİMİZ 4 cent gep'i kapadıktan sonra aylık ve haftalık ortalama seviyelerinin de üzerine çıkmayı başaran İMKB, yılın son cuma günü piyasaya gelen satışlarla 66.004 puandan kapandı. Kısa vadeli 66.000-65.000 (22-100 günlük, günlük yükselen ortalamaları) destek ve 66.500 (5 günlük ortalaması)-68.500 (bollenger üst sınırı) direnç seviyeleri var. Uzun vadede, daha doğrusu 2011 yılı içinde ise endeks hareketlerinden çok Kasım 2010'da başlayan primli hisselerden endekse göre çok ucuz kalmış hisselere kaçışın devamını bekliyoruz. Ayrıca Çin'in başlattığı faiz artırım kararları dünyada yeni bir akım başlatırsa banka hisselerine satış getireceğini hiç unutmamak gerekiyor.