Ayı tuzağı

Piyasalar geçtiğimiz haftayı, IMF'in 5. Gözden Geçirme çalışmaları, Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonuçları ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Rize'de yaptığı konuşmalara yönelik ufak tefek tepkilerle tamamladı. Başbakan'ın Rize konuşmasında "faizlerin düşmesi gerekiyor" sözü birçok ekonomist tarafından, "Merkez Bankası'na emir veriyor. Merkez bağımsızdır. Emirle faiz indirilemez" şeklinde eleştirildi. Aynı ekononimstler, dövize sıra geldiğinde, doların çok düşmemesi için Merkez Bankası günlük alım ihalelerini 20 milyon dolardan daha fazla artırması gerektiğini savunuyorlardı. "El insaf!" Bu zat-ı muhteremler, icranın başı Başbakan'ın piyasalarda güven ortamını sağlamak için söylediği birkaç cümleyi çekip uzatıyorlar da, peki kendi yaptıkları ne oluyor? Döviz piyasasında dalgalı kur politikası uygulaması yok mudur? Piyasa kendi içinde değerini bulmuyor mu? Faturayı hep siyasilere kesmiyor muyuz? Sayın Başbakan'ı savunmak bana düşmez ama benimkisi biraz da vicdan borcu. Dövizde düşüşe devam Doların seyrine bakarsak geçen haftalarda bahsettiğimiz gibi, hafta ortasına kadar 1.450 bin TL desteği çalıştı ancak hafta sonuna doğru bu destek kırıldı. Bundan sonraki desteği 1.400 bin TL seviyesi ki, bu seviyelerin de kırılmasından sonra 1.300 bin TL seviyelerine kadar gevşeyebilir. Ama 1.400 bin TL seviyesinde bir müddet tutunabileceğini düşünüyoruz. Euro da 1.700 bin TL'yi kırdı. İlk desteği 1.650 bin ve 1.600 TL seviyeleri olan Euro'nun da gevşek seyri bir müddet devam edebilir. Faizler de ise, bir önceki haftada tepki satışları gelmişti. Bileşik faizler yeniden % 53 seviyelerine kadar yükselmişti. Geçen hafta ise yatırımcılar hükümetin ekonomik programdan sapma yapmayacağının anlaşılması ve dövizin düşüşünü sürdüreceğine inanması üzerine alışlar geldi ve faizler de yeniden % 50 bandının altına indi. Sırada enflasyon rakamları Önümüzdeki Salı günü Mayıs ayı enflasyon rakamları açıklanacak. Piyasalarda genel beklenti Mayıs ayı enflasyon rakamlarının düşük çıkacağı, yıllık % 20 enflasyon rakamlarında ise sapma olmayacağı yönünde. Faizlerin de enflasyon rakamlarından sonra Merkez Bankası tarafından düşürülebileceğini bekliyor. Faiz indirimi yapılmadan önce beklentim bileşik faizlerin %45-%50 bandında hareket edeceğini düşünüyorum. Tahmin ettiğimiz gibi... İMKB de ise beklediğim gibi endeks en düşük 10.975 seviyesini gördü. Bu seviyeden gelen alımlarla önce 11.200 seviyesini denedi, direnci geçmeye zorlandı ve hafta ortasında bu seviyeyi de geçti. Zorlu direnç seviyemiz olan 11.500 seviyesini de perşembe günü ikinci seansın açılışı ile birlikte gelen alışlarla kırmayı denedi. Endeks haftanın en yüksek seviyesi olan 11.613 puana kadar çıktı. Bu seviyelerde gelen satışların etkisi ile yeniden 11.200-11.500 bandına geri geldi. Endeks bu gelişmelerle haftayı 11.341 seviyesinden kapadı. Endeksin 11.200 ve 10.800 seviyelerinde desteği şimdilik uzun vadede çıkış trendini sürdüreceğin yönünde. Kısa vadede ise biraz kâr realizasyonu yapılıyor gösterilip, ucuz fiyatlardan hisse toplanmaya çalışılıyor. Teknikte buna 'ayı tuzağı' diyoruz. (Yani büyük çıkıştan önce küçük yatırımcıya hisse sattırmanın yoludur.) Yatırımcılara tavsiyem bu tuzağa düşmememiz, yani bu düşüşle hisse satmamanız hatta mümkünse destek seviyelerine yaklaştıkça hisse almanız. Endeksin hafta boyu 11.000 ile 12.000 seviyeleri arasında 1.000 puanlık bantta hareket edebileceğini düşünüyorum. Hayırlı ve bol kazançlı günler dilerim