Piyasalarda teknik olarak ciddi bir realizasyona ihtiyaç var

29 Aralık 2011 tarihinde başlayan ralli çok küçük realizasyonlarla ocak ayının tamamından sonra şubat ayının üç gününde de devam etti. Beklentilerle birlikte artan risk iştahı, ABD'ye sığınan sıcak parayı yeniden Avrupa ve gelişmekte olan ülke piyasalarına geri döndürdü. Öyle ki, Yunanistan'dan siyasi desteği olmayan, atanmış başbakanın istifa haberi dahi piyasalardaki olumlu havayı bozamadı. Asparagas habere rağmen uluslararası piyasada (FED'in arzu ettiği gibi) dolar yeniden değer kaybederken, altın ve hisse senedi piyasalarında yükseliş devam etti. Yaklaşık 35 gündür satışların hemen karşılandığı borsalarda yüzde 20'nin üzerinde primler oluştu. 1.522 dolara kadar düşen altının ons fiyatı geçen hafta 1.7633 dolara kadar yükseldi. 1.3221 seviyesine kadar yükselen euro-dolar paritesinin bir ara 1.31 seviyesinin altına sarkması altın yatırımcısını korkuttu. Altın piyasasındaki satışlar hızlandı. 1.922 dolar fiyatlardan beri her yükselişin satış fırsatına dönüştüğü altın piyasası bu sefer beni şaşırtmadı. 1.522 dolardan sonra 1.760 doların hemen üzerine çıkan piyasaya, cuma gününü gelen satışlarla 1.741 dolar haftalık ortalama seviyesinin altında 1.733 dolar 80 cent'ten?kapadı. BONO VE DOLARDA GEP ALTINDA GEP Avrupa ile birlikte hareket etmeye alışan borsa, ABD'den esen sıcak rüzgarın etkisiyle ısınmaya devam etti. Döviz ve bono piyasalarında ise düşüşler sürüyor. ABD'den kaçan sıcak dövizler TL yatırımı için bankalararası işlemlerde ve Tahtakale'de satış baskısı oluşturunca, dolar-TL paritesi gep altında gep yaparak hızla düşmeye devam etti. Önceki haftayı 1.7825 TL'den kapayan piyasa cuma günü 1.7465 TL'den işlem gördü. Yabancı yatırımcının ilk baktığı piyasa olan spot bonolarda ise gösterge kağıdın faizi cuma günü bir ara 9.1 bileşiğe kadar gevşedi. Dolar gibi bono piyasası da geçen hafta 10.24 ile 10.05 arasında kocaman bir gep bırakarak düşüşe devam ediyor. FED'in işi çok zor ABD'de haftalık tarım dışı istihdam rakamlarının beklentilerin üzerinde geliyor olması ekonominin toparlandığını gösteriyor. Veriler sonrası yüzde 3'e çıkan büyüme beklentisi seçim öncesi Amerikan Başkanı Obama'nın yeniden seçilme şansını yükseltiyor. Ekonomik verilerin olumlu gelmesi, hele hele yüzde 3 civarında büyüme beklentisi Amerikan Merkez Bankası FED'in işini ise her geçen gün zorlaştırıyor. Yıllardır düşük kur politikasında başarılı olabilmek için iki defa karşılıksız para basmak zorunda kalan FED Avrupa'daki kötü gidişle dolara gelen talebi kırmak ve piyasaların ihtiyacı olan likiditeyi sağlamak için faizi minimum seviyede tutup üçüncü kez para pompalamak zorunda bırakıldı. Aylardır ekonomideki toparlanma sinyalleri sonrası bırakın para pompalamayı, nerdeyse 2013'e kadar minimum seviyede tutulacağını açıkladığı faizde yeniden artış gündeme gelecek gibi. Beklentilerimiz Haftalık bazda 2.971 puan primle 60.000 psikolojik direncinin hemen üzerinde hisse bazlı alımlara sahne olan İMKB, haftayı 60.178 puandan tamamladı. Yılın ilk çeyreğinde düşecek diye yorum yapanların kulakları çınlasın, sıcak para girişi sonucu ani yükselen hisse fiyatlarıyla zevk veren bir haftayı daha yatırımcılar geride bıraktı. Satışların kısa sürede alındığı çok sert yükselişlerin yaşandığı İMKB'nin kısa vadeli 60.000 (psikolojik) - 58.920 - 54.650 (5-22 günlük, günlük yükselen ortalamaları) destek ve 61.700 - 62.800 (ara) -65.000 direnç seviyeleri var. Borsa gibi ciddi bir realizasyon yaşamayan, olan satışların da hemen karşılandığı spot-bono piyasasında ise dış gelişmelerin yanı sıra piyasaların teknik görüntülerini göz ardı edemeyiz. Piyasaya gelebilecek kâr satışları sırasında 9.36, (5 günlük, günlük düşen ortalaması) üzerinde 10.24 (gep) seviyelerine doğru yükselme potansiyeli var. Haftalık ortalama ile aylık ortalama seviyeleri arasında yeniden alım yapılabilir. Satış için 8.8 ile 9 aralığı uygun diye düşünüyoruz. Tahtakale'de ise 1.92 TL'den 1.75 TL'nin altına doğru gerçekleşen hızlı düşüşün bir düzeltmesi olacaktır. Piyasalarda havanın değişmesiyle birlikte dolar 1.82 TL direnç seviyesine doğru yükselişe geçebilir. Ancak yükselişlerin satış fırsatına dönüştüğünü de unutmamak gerekiyor. Cuma günü Yunanistan başbakanının istifa haberi pek kafaya takılmadı gibi. Ancak dün gelen gerçek haberin içeriğine baktığımızda Troyka ile hiç bir konuda anlaşma sağlanamıyor olması piyasalarda beklediğimiz kâr satışlarını getirebilir.