Yatırımcılar ikiye bölünmüş

A -
A +

Siyasi istikrar ve ekonomideki olumlu gelişmenn ardından piyasaların önünde kısa vadeli beklentinin kalmaması piyasalardaki yatırımcıları ikiye böldü. Bir bölümü, "Siyaset ve ekonomideki gelişmeler piyasalardaki fiyatlara yansıdı, bu olumlu gelişmelerin neticesinde TL'nin değeri arttı, borsa endeksi 27000 puanı aştı" diyor ve borsanın bu seviyelerinin çok tehlikeli olduğunu savunuyorlar ve borsanın 27 binli seviyelerini satış firsatı olarak değerlendirmek gerektiğini söylüyorlar. Hatta son günlerde aracı kurumlarda artan hisse bazlı fısıltı haberlerinin de ( piyasa tabiriyle tüyolar) tamamen hisse satma operasyonlarının bir parçası olduğunu savunuyorlar. "Daha yükselir" diyenler Diğer yatırımcılar ise para piyasalarında dövizin ve faizin düşmesini ve yurt dışında Türk tahvillerine gelen yabancı alımlarını referans göstererek borsanın da seçici olmak kaydıyla daha da yükselebileceğini savunuyorlar. AB'den müzakere tarihi almış Türkiye'ye yabancı sermayenin hem portföy hem de uzun vadeli yatırım amaçlı gelebileceğini söylüyorlar. Son günlerde çıkan fısıltı haberlerinden kaynaklanan beklentilerin de gerçekleşebileceğine inanmış görünüyorlar. Aslında 2 beklentinin de haklılık payı var. Tüyolara inanmayın Geçmiş yazılarımda da tereddütlerimi sizlerle paylaşmaya çalıştım. Endeksin 2 cent seviyelerine kadar belirli 15-20 yirmi hisse ile geldiğini hepimiz gördük. Ayrıca bu yükselişte küçük yatırımcının olmadığını ve olanın da pek para kazanamadığını bize gelen maillerden biliyoruz. Geçmiş yıllardaki tecrübelerimizden de tüyoların hepsinin aldatmadan ibaret olduğunu hatırlıyoruz. Ancak Türkiye'de yıllardır özlemini duyduğumuz siyasi ve ekonomik kararlılığın yeni yeni farkına varılıyor. Ülkede ekonomideki olumlu gelişmelerin yanı sıra işsizlik başta olmak üzere çok ciddi problemler var. Bugün için bu problem dünyanın gelişmiş ülkelerinin de en en ciddi problemlerinden biri. Yatırımlar artabilir Bunun aşılabilmesi için yeni istihdam alanlarına ihtiyaç var. İstihdamın da ençok olduğu sektör tabi ki inşaat sektörü. Siyasilerin de ucuz konut kredisi ve toplu konut projeleri üretme gayretleri de bu sorunu çözebilir. Ayrıca büyük holding, banka ve şirketlerin yabancı ortaklıkları yeni istihdamlar kazandıracaktır. Yabancı yatırımcıların aralık sonuna kadar portföylerini artırmalarının nedeni bu beklenti. 2005 yılında da çok dikkatli olmakla beraber bu yatırımların artarak devam edebileceğini düşünüyoruz. Endeksin 2 cent ve 27000 destek seviyesinin üzerinde kalması halinde ufak tefek ayarlamalarla dedikodulara kulak asmadan pozisyonların korunmasından yanayım.

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.