Daha sezon başlamadan haksız, hukuksuz, sebepsiz ve adaletsiz yapılan hakem kıyımlarının diğer hakemlerin de dengesini bozduğu muhakkak.
Elde kalan hakemler içinde maç trafiğine bakılarak Atilla Karaoğlan’ın bu maça atanacağı 2 hafta önceden belli olmuştu.
MHK’nın tuhaf ve anlaşılmaz uygulamalarının sonuçları Atilla Karaoğlan’ın yüzünden okunuyordu. 4. hakemin de yardımıyla kulübelere gösterdiği sarı kartlar ve oyunun sık durmasından faydalanarak tansiyonun yükselmesini engelledi.
G.Saray’ın 2 temiz gol ile öne geçmesi hakemi biraz daha rahatlattı.
35. dakikada Dzeko’yu ceza sahasına girmek üzereyken Sanchez indirdi ve sarı kart gördü. Bu müdahale yapılmasaydı Dzeko bir vuruşta gol yapma şansına sahip olabilirdi.
Pozisyonun yakınındaki Abdülkerim’in yetişmesi zordu. Bu yüzden hakemin kırmızı kart vermesi daha doğru olacaktı. Ama pozisyon çok net olmadığı için VAR’ın karışmaması da doğru.
61. dakikada Abdülkerim’in Fred’in ayağına dikkatsizce basması sebebiyle Atilla Karaoğlan penaltı noktasını gösterdi. Bu penaltı için “yanlış” diyemeyiz. Ama skor 3-0 olmasaydı, Karaoğlan bence bu penaltıyı çalmazdı.
67. dakikada Yunus’un attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptal edilmesi doğru idi.
Maç boyunca Atilla Karaoğlan’ın sarı kartı neredeyse hiç cebine girmedi. Ancak gösterdiği sarı kartlar için de “yüzde 100 hatalı” diyeceğimiz bir kart yok!