samdan
camii
hayirli-ramazanlar

Katılım Emeklilik’e çok teşekkür ediyoruz

A -
A +

Katılım Emeklilik AŞ’den önceki yayınımız ile ilgili bilgilendirici bir açıklama geldi:

 

"Gazetenizin 8 Ocak 2025 tarihinde 'Bir Derdim Var' köşesinde yayınlanan tüketici mektubunda yer alan Katılım Emeklilik ile ilgili yanlış anlamalara yol açabilecek bilgiler hakkında sizi ve sizin nezdinizde okurlarınızı bilgilendirmek isteriz.

 

Mektupta söz konusu sigortalı, Huzurlu Yuvam Ferdi Kaza Sigortası kapsamında belirtilen Asistans hizmetlerine ulaşamadığını ve bu konudaki şikâyetini iletecek muhatap bulamadığını belirtmektedir. Asistans hizmetleri, kurumumuzun anlaşmalı işletmeleri tarafından verilmektedir. Mektubun yayınlanmasının ardından Asistans hizmet sağlayıcı oluşan aksaklıklar konusunda uyarılmış, sorumlular hakkında prosedürler doğrultusunda gerekli süreç başlatılmıştır.

 

Ayrıca söz konusu sigortalımız hizmetlerimize nasıl ulaşacağı konusunda bilgilendirilmiş; tüm hak ve hizmetlere kesintisiz erişimini sağlamak adına gerekli düzenlemeler yapılmıştır.

 

Web sitemiz, çağrı merkezimiz, sosyal medya hesaplarımız gibi pek çok kanaldan kurumumuz ulaşan tüm şikâyet ve öneriler mümkün olan en kısa zamanda çözülmekte, sağladığımız hizmet ve sözleşme çerçeveleri içerisinde hiçbir şekilde mağduriyet oluşturulmamaktadır.

 

Ülkemizin değerli ve köklü gazetelerinden birinde böyle bir haberle anılmaktan dolayı üzüntü duyduk. Katılım Emeklilik olarak her ürünümüzü gönül rahatlığıyla milletimize sunduğumuzu belirtmek isteriz. Bireysel emeklilik planlarımız ve sigorta ürünlerimizle hem milletimizin hem de devletimizin geleceğe yönelik tasarruf ve güvence sistemlerinin güçlenmesi için çaba sarf ediyoruz. Sigortalılarımıza en kapsamlı, en kaliteli ve en hızlı hizmetleri sunma kararlılığıyla, hizmetlerimizi geliştirme çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Saygılarımızla.” Katılım Emeklilik

 

Bu vesileyle biz de Katılım Emeklilik’e çok teşekkür ediyoruz. Okuyucumuz da çok memnun olmuş. İlgililerin derhal iletişim kurarak gerekli prosedürü yerine getirdiklerini belirterek hem Katılım Emeklilik yetkililerine hem gazetemize teşekkür ettiler. Zaten ülkemizin böyle güzide bir kurumunda müşteri memnuniyetinin esas olduğunu belirtmiştik. Tahmin ettiğimiz gibi aynı gün içinde müşteri memnuniyeti sağlandı. F.A.

 

 

 

 

Biz ki...

 

 

“Renkli geldik, renksiz gidiyoruz. Değişen biz iken zamana aralıksız veryansın ediyoruz. Biz ki; salçalı ekmek yiyip sokağa koşmanın mutluluğunu yaşatamadık çocuklarımıza. Bir çift ayakkabının sevinci cüzdanlarımızdaki kartlarla harcandı. Heves etmek, beklemek, ümitlenmek eski mektup zarflarında postalandı.

 

Komşuda kahve eşliğinde iki kelam etmenin kıymetini bilemedik biz. Hâlbuki kahvelerin kırkar yıldan bir sürü seneleri vardı... Bahçelerimizde büyüyüşünü izlediğimiz domatesi soğanı yabana attık; organiği lüks marketlerden satın almayı yeğledi egolarımız… Türlü türlü otlarımızı da bilemedik, üstüne bastık da geçtik. Patlıcan, kabak, biberde sıkıştık kaldık... Ellerimize dünyaya açılan kapılar aldık. Başka yalan hayatları izleyerek zamanımızı çaldırdık. Oturduğumuz yerde üzüldük, güldük, yorulduk… Kendi ömrümüzden verdik; yazık ettik…

 

Denizin dalgasını, düşen yaprağın salınışını, hayatın renklerini, hatta evladımızın ilk adımlarını bile kamera ekranları kadar izleyebildik. Bilinçsizce paylaştık; bilmediklerimizle bile… Kendini şov dünyasında sandı; bir garip ruhlarımız…

 

Dostluklarımız… Ah dostluklarımız… Sunum çılgınlığı altında ezilmiş, telefonların kapsama alanında kalmış dostluklarımız.

 

Biz ki ağzı dualı yaşlılarımızı ziyaret yerine tatili seçmiştik hâlbuki. Çok eğlenecek, mutlu olacağız sanmıştık hani. Neden mutsuzuz? Şimdi kendimize, çevremize ve büyüklerimize gösteremediğimiz saygıyı, bunu görmeyen çocuklarımızdan neden bekliyoruz?

 

Biz yanlıştayız, biz yanıldık…

 

Biz bilemedik… Biz bilemediğimizi de hiç kabul edemedik…

 

     Tuğba Uysal Karaca

 

 

 

Siz de kendinizi kontrol edebilirsiniz

 

 

“Aşçı değilim. Gastronomi üstadı havası basanlardan da olmadım. İstanbul, Edirne, Manisa, Tokat, Artvin, Lefkoşa, Zonguldak, Ankara gibi illerde, evimden uzakta yaşadım/yaşıyorum. Hâliyle mecburen temel yemekleri yapmayı öğrendim. Son birkaç aydır da bir yapay zekâ uygulamasına sorarak mütevazı tarifler buluyorum. Ona “En iyi bulgur pilavı nasıl olur?” diye sorduğumda mükemmel bir metin sundu. Denedim. Yarım asırdır yediklerimin aslında bulgur pilavı olmadığını idrak ettim. Ömrümün ilk 15 yılı ormanlık alanların çok olduğu bir dağ köyünde geçti. 1970’li yıllarda günün üç vaktinde en temel yiyecek çorba idi. O şartlanmışlık nedeniyle her öğün çorba tüketiyorum diyebilirim. Sıcak bir çorba olmadan doygunluk hissetmiyorum. 40 yaşıma kadar bize dayatılan kanserojen, hasta edici, çelimsizleştirici, tembelleştirici şeyleri (margarin, asitli içecek, reçeller, tatlılar, kızartmalar, hamur işleri) yedim. 2012 yılında 120 kiloyu geçtim. 2 katlı binaya çıkınca bile dermanım kalmıyordu.

 

Sonra değerli tıp otoritelerinin doğal beslenmeyle ilgili yazılarını, kitaplarını okudum. Videolarını izledim. Onların tarif ettiği gibi doğal beslenmeye başladım. Şimdi çok şükür şu anda hiçbir ilaç kullanmıyorum. Günde 16-18 saat okuyup yazsam, inşaatta elektrik işleri yapsam da asla halsizlik duymuyorum.

 

     Ali Özdemir

 

 

 

Anlat Derdini Feridun Ağabey'de önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Hüseyin şahin10 Ocak 2025 19:07

Ali ozdemir abim maşallah tavsiyelerinizi dikkate alacagim