Ekrem Bey 2019’da İstanbul’u kazanarak AK Parti’nin 25 yıllık hâkimiyetini yıktı. Ekrem Bey’e büyük ümitler bağlanmıştı. Ama beklendiği gibi çıkmadı.
Ekrem Bey’in aklında hep cumhurbaşkanlığı seçimi vardı. Bir türlü İstanbul’a konsantre olamadı. Sürekli eleştirildi. Mahkemelerde haksız suçlamalara da maruz kaldı.
14 Mayıs seçimlerinde en güçlü aday oydu ama Kemal Bey baskın çıktı. Ekrem Bey de Kemal Bey’i desteklemek zorunda kaldı. Seçim sonucunda muhalefet ağır bir yenilgi aldı.
İşte 29 Mayıs sabahı yani cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu bitip Sayın Erdoğan’ın kazandığı kesinleştiğinde Kemal Bey için aslında her şey bitmişti.
İlk birkaç gün büyük şok yaşayan muhalefet, seçimin mağlubiyetini Kemal Kılıçdaroğlu’na kesti. Herkesin bir numaralı hedefi oydu. Sonun başlangıcıydı Kemal Kılıçdaroğlu için.
İşte tam bu noktada gözler İmamoğlu’na çevrildi. “Ben CHP’nin Genel Başkanlığı’na adayım dese” iş bitmişti. Türkiye’de bütün muhalefet arkasından gelirdi. Kemal Bey istifa eder, CHP delegesi arkasından gelirdi.
Ekrem Bey ne yârden geçti ne serden. Meydan okuyamadı. Sonunu düşündü. Elindeki büyük fırsatı kaçırdı.
Dün Haliç Kongre Merkezinde konuşurken ne diyeceği merak ediliyordu Ekrem Bey’in. Anladık ki amacı İstanbul yerel seçimleriymiş. Onu da şuradan anlıyoruz: “Şimdi seçimlerde İstanbul'u tekrar kazanmak için bir araya gelmeliyiz, aramızdaki tartışmaları bir kenara bırakıp, milletçe bu sürece odaklanmalıyız. Bu büyük başarı için, parti ayrımı yapmadan, beraberce hareket etmemiz gerekiyor. Ben, 2019 seçimlerindeki gibi, partiler ötesi İstanbul ittifakını kurmak için elimden geleni yapacağım.”
CHP Genel Başkanlığı işinden vazgeçmiş Ekrem Bey. Amacı belediyeymiş. Zaten ilçe kongrelerinde ağırlıklı Kemal Bey’in ekibi kazançlı çıktı.
Ekrem Bey bütün muhalefeti toparlarız diyor. HDP aday çıkardığında geçmiş olsun. Tabii hizmeti de onaylanacak Ekrem Bey’in.
Benim anlamadığım eline gelen değişim fırsatının mimarı olacakken neden bunu elde edemedi? Acaba etmek mi istemedi? Bunu bilmiyoruz. Ama az kararsızlık bile sendelemeye yeter. Halk belli süre cesaret göstermeyen lideri de, siyasetçiyi de zihninde eler. Halk cesur adamı sever. Halk zincirlerini kıran adamı bağrına basar. Benden demesi. Örnek mi? 21 yıldır ülkeyi yöneten ve her seçimi kazanan Tayyip Erdoğan.
ABD derin devleti Elon Musk’a karşı
Dünkü New York Times gazetesi manşetten açıkça Elon Musk’ı hedef aldı. Musk’ın Starlink şirketinin uzayda tekel olduğunu ve bunun da küresel manada endişeye sebep olduğunu yazdı.
Aslında o yazı ABD yerleşik düzenine yol gösteriyordu. Yani Musk’ın gücünü kırın diyordu. Belli ki ABD içinden birileri New York Times üzerinden mesaj veriyordu.
Malum Elon Musk, Twitter’ı satın aldı. Amerikan devletinin Twitter’ı nasıl kullandığını örneklerle gösterdi. Tek tek anlattı. Twitter’ın algoritmasıyla oynayarak istediği gündemi ayarladığını ispatladı.
Sonra Elon Musk, Cumhuriyetçilere destek oldu. Tucker Carlson gibi gazetecilere alan açtı. Hiç dokunulamayan ünlü kişilere dokunulmaya başladı.
Elon Musk’tan rahatsızlık duyulduğu kesin. New York Times bunu gösterdi. Bakalım aradaki rekabet nerede bitecek? Elon Musk’ın şirketlerinin akıbetini hep beraber göreceğiz.
