İbre artık Sayın Erdoğan’dan yana

Millet İttifakı’nın hiçbir konuda anlaşamadığı muhakkak. Tek anlaştıkları parlamenter sisteme dönüş... Bunu referanduma götürmek için en az 367 vekil lazım. Anayasa değişikliği için 400. Almaları mümkün değil.

 

CHP ve İyi Parti’nin özellikle Cumhurbaşkanı adaylığında anlaşamadıkları bilinen bir gerçek. İyi Parti Kemal Bey'i istemiyor. CHP de Kemal Bey dışında aday istemiyor. Durum bu. Diğer dört parti önemli ama aday konusunda çok bir şey demeleri mümkün değil.

 

Seçimlere 7 ay var ama muhalefet hâlâ ipe un seriyor. Sayın Akşener "Seçim günü ilan edilsin, adayı üç günde açıklarız" diyor. Seçimin ne zaman olacağı belli. Eğer adaylık konusunda muhalefet böyle davranmaya devam ederse masa dağılır.

 

Tüm dünyanın darboğazdan geçtiği bir dönemde Sayın Erdoğan’ın atılımları kendisini bariz öne çıkardı. Bir yıldan fazla zamandır hayat pahalılığı var. Dünyadan daha fazla enflasyon var. Bunlar doğru. Ancak çözüm sunan ve somut adımlar atan da Sayın Erdoğan.

 

EYT, TOKİ, 3600 ek gösterge, yapılan yardımlar, doğalgaz ödemeleri, asgari ücret zammı konusunda millet Başkan Erdoğan’a güveniyor. Görünen o ki, hem çözüm önerileri hem de muhalefetin yalpalaması Millet İttifakı’nın şansını azaltıyor.

 

İşin bir de dünya kısmı var. Halk bunları da görüyor. Rusya-Ukrayna meselesinde Sayın Erdoğan’ın akılcı ve pragmatik tavrı insanların hoşuna gidiyor. Avrupa enerji krizi yaşarken Türkiye’nin böyle bir sıkıntı yaşamaması Sayın Erdoğan’ın başarısı.

 

Etyen Mahçupyan’ın dediği gibi "Biden ve Putin’le masaya kim otursun istersiniz?" diye sorulsa çoğunluk Sayın Erdoğan der. Mansur Yavaş, Kemal Kılıçdaroğlu bu konuda o güveni vermiyor insanlara.

 

Mart ayında TOGG’un satışa çıkacak olması, Karadeniz gazının evlere verilecek olması da büyük olay... Cumhuriyet tarihi boyunca hep istenilen ama yapılamayan şeydi bunlar. Sayın Erdoğan bu hayalleri de gerçekleştirdi.

 

Aşağıdan da baksanız yukarıdan da, sağdan da gözlemleseniz soldan da, ekonomi sıkıntılı olsa da millet hâlâ Sayın Erdoğan diyor. Seçime yedi ay kala hâlâ muhalefetin tek önerisi yok. Bu da onların dezavantajı. Son kararı haziranda millet söyleyecek...

 

 

 

 

 

Avrupa Merkez Bankası da faiz artırdı

 

 

 

Avrupa Merkez Bankası da faizleri artırdı. Amerika’nın yolundan giden Avrupa Merkez Bankası faizleri 75 baz puan artırdı ve yüzde 2 oldu. Böylece 2009’dan bu yana en yüksek seviye oldu.

 

Peki çare mi? ABD de çare olmadı. BM, Dünya Bankası faiz artırmanın işe yaramadığını söyledi. Hatta durum daha kötü oldu. Zaten hem ABD hem de AB’de durgunluk bekleniyor.

 

Türkiye ise faizi indiriyor. Geçen seneki gibi döviz de çıkmadı. Kasımda faiz tek haneli olacak. Eğer Türkiye bu politikanın meyvelerini alırsa yepyeni bir ekonomik dönem olur. Faiz artırmak dışında bir şey bilmeyen içerideki muhalif ekonomistler ve Batı, dut yemiş bülbüle döner. Şayet tutmazsa yüksek enflasyon devam eder.

 

Türkiye’nin sorunu yüksek enflasyon. Üretim var, ihracat iyi. Çarklar dönüyor. Yani iş var. Ama maliyetler yüksek ve pahalı. Garip gurebaya devlet gereken desteği veriyor. Yüksek enflasyon çözüldü mü, sıkıntı kalmaz.

 

Bakalım faiz artıran AB ve ABD mi haklı çıkacak, yoksa düşüren Türkiye mi?