Asları görelim!

A -
A +

Ne İtalya kaybetti ne Türkiye… Bologna, Renato Dell’Ara stadyumunda dostluk kazandı… 

 

Öncelikle şunu söyleyeyim, “EURO 2024 öncesi; ay yıldızlı ekip, İtalya önünde mükemmele yakın oynadı”, demeyi o kadar çok isterdim ki... Hatta, “Bu cesur takım bizi Almanya’da Portekiz, Çekya ve Gürcistan’ın olduğu gruptan çıkarır” demeyi de… Maalesef henüz istenen noktadan çok uzağız. Kolay da değil, karşıdaki takım dünya devi İtalya. 

 

 

Oğuz da Yusuf da olmadı

 

 

Vincenzo Montella adı “Hazırlık” olan bu maçta hem takımı görmek hem de rakibin değişken oyununa vereceğimiz taktik karşılığı test etmek istiyordu, etti de. 

 

Sonuç! Memnun mu? Değil ama başka ne yapsın? Bu arayış atıl kapasite ve potansiyeli ölçmek için şarttı. 
İtalyan teknik adam ilk on birde yedi değişiklik yaptı. Doğru mu bu? Riskli ama doğru. 
Montella, Altay’ı bu maçta görmeyecekti de ne zaman görecekti? 

 

Yazık; Oğuz ve patlama yapması gereken Yusuf verilen şansı değerlendiremedi. 

 

 

BU TAKIMA SEMİH ŞART

 

 

Sürekli yaptığımız şey neyse aslında biz oyuz. Mükemmellik yolunda Vincenzo Montella ile ilklere imza atmak istiyorsak bu takımda Semih’in ilk on bir oynaması şart! Niye? Barış, Kenan ve Abdülkadir Ömür’e rağmen İtalyan savunmasını aşamadık.

 

Oysa taktik net… En önde Barış, Oğuz,  Yusuf Yazıcı  ve Kenan gerisinde Kaptan Hakan Çalhanoğlu’dan oluşan beş hücumcu üstüne kurulu oyunun amacı rakibi önde karşılayıp, topu kalemizden uzak tutmak ve ilk fırsatta da golü bulmaktı. Olmadı. 

 

İtalya, Pellegrini ile bir iki hücum denemesinde bulunsa da iki takım da net bir pozisyon üretemeden oyun bitti.

 

 

Maçın adamı: Abdülkerim Bardakcı

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.