Hasan Sarıçiçek

UEFA Uluslar Ligi’nde güle oynaya kazanmamız gereken bir maçı az daha mahvedecektik… Sağ olasın Kerem… Var olasın Orkun ve İrfan Can…

Konya dünyanın en prestijli pist bisikleti yarışlarından biri olan UCI Pist Bisikleti Uluslar Kupası'nda dünyanın en iyilerini ağırlayacak.

Trabzonspor geriye düşse de, iki penaltı pozisyonu iptal edilse de, ne evinde ne dışarıda tam bir Karadeniz fırtınası demek zor, olamıyor. 

Türk sporunun en köklü paydaşlarından olan Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi son yılların en heyecanlı yarışına hazırlanıyor.

Yazık oldu Kayserispor’a… Çıkıştaki iki takımın mücadelesinde kazanan hem kalede hem de son vuruşta etkili olan Beşiktaş’tı. Ancak bir noktaya dikkati çekmek istiyorum.

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nde genel kurul öncesi seçim yarışı hızlandı. Mecvut başkan Prof.Dr. Uğur Erdener’e karşı adaylığını açıklayan Ahmet Gülüm dün bir spor kanalında neden başkan olduğunu ve neler yapacaklarını açıkladı.

Jose Mourinho mu çok zeki yoksa mal bulmuş mağribi gibi hemen oltaya gelen Galatasaray yönetimi mi çok alıngan ve de fırsatçı?

Fenerbahçe çok büyük bir fırsatı kaçırdı. Oğuz’un şık vuruşu gol olsa ya da Kostic’in ortasına En-Nesyri yetişebilse… Bitmedi, Dzeko’nun kale önündeki vuruşunu kaleci Muslera kurtaramasa şu an Süper Lig’de bugün çok başka bir hikâye konuşuyor olacaktık.

Her zamanki gibi mükemmeldi Kayserililer zirvesinin 7. de. Nasıl mükemmel olmasın?

Biri bana yalan söylesin, “Mattia Ahmet Minguzzi ölmedi, yaşıyor!” desin. Belki acı diner, teselli bulur hüzünlü gönüller.

Okan Buruk yönetimindeki Galatasaray düşüyor, Jose Mourinho yönetimindeki Fenerbahçe yükseliyor. Oysa sezon başında rüzgâr tam tersine esiyordu.

Beşiktaş zorlu Sivas deplasmanında istediğini aldı, galibiyet serisini başlattı ve Ole Solskjaer’in eli biraz olsun rahatladı. 

Kim alınacaksa alınsın. Kulüpler Birliği futbolumuzda UEFA standartlarında bir devrim planlıyor ama bu o kadar zor ki...

Eğer söyleyebilecek bir şeyiniz yoksa hiçbir şey söylemeyin.  Okan Hoca dinlemede kalın... Zira; yaşananlar sizin adınıza her şeyi anlatır, anlatıyor da.

Atmosfer muhteşemdi, Galatasaray mı?  Osimhen ile küllerinden doğdu. Şöyle ki; Osimhen’in iki golünün ofsayt gerekçesiyle sayılmadığı maçta Galatasaray, Konyaspor karşısında bulduğu penaltı golüyle rahatladı ve elini daha da güçlendirdi. 

Hızlı, çabuk ve etkili... Ah bir de o golü yemeseler daha da mükemmel olacaktı sonuç.

Yazıya soruyla başlayayım… Yeni Beşiktaş hikâyesinin kahramanı sizce Solskjaer mi? Samsunspor maçı gösterdi ki; bu sistem ve futbolla Beşiktaş’ı ayağa kaldırmak çok zor. Neredeyse  imkansız. Fakat küçük de olsa bir ümit var.

Eğer; Gedson’un sakatlığı ve Al-Musrati’nin zorunlu değişikliği sonunda Rafa Silva’nın ortasına Cher Ndour’un enfes kafa golü olmasa ligde var olma mücadelesi veren Bodrumspor önünde Beşiktaş ne o tempoyu yakalar ne de bu sonucu üretebilirdi. 

Öyle amansız bir yarış ki; 8 puan öndeki takımın hocası Okan Buruk bile bugünden ''Galatasaray şampiyon olur'' diyemiyor. Niye, takımına, oyuncularına, taraftarlarına ve yöneticilerine güvenmiyor mu, güveniyor ama futbol bu, evdeki hesap çarşıya uymadığı çok oluyor, en küçük taş baş yarabiliyor. O yüzden Okan Hoca, 'Temkinli olmakta'' çok haklı, matematik olarak ''şans'' olduğu sürece ''Biz şampiyonuz'' diyemez. Daha açık ifadeyle; kupadaki 2-2'lik Başakşehir beraberliğine benzer sonuç, Ligin dengesini bozup, Galatasaray'ı sarsabilir.

Yazarımız Hasan Sarıçiçek hakem tartışmalarına açıklık getirdi.