Herkes bana Galatasaray - Fenerbahçe maçını soruyor. Oysa ben rekabeti daha farklı bir boyutta hayal ediyorum. Nasıl mı, anlatayım:
Bu ülkeye UEFA ve Süper Kupa'yı kazandırmış olan Galatasaray için 23. kez ulaştığı Süper Lig şampiyonluğu asla nihai hedef olmamalı!
...Ki o, sadece asıl hedef Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu için sarı kırmızılılar adına bir basamak olmalı.
Durmak yok; değişim, gelişim ve ilerlemeye devam şart! Yüz eskimesi, fikir eskimesi, heyecan eskimesi yerine taze, yeni ve daha dinamik yapılanma şart.
Nitekim ''Galatasaray gübür gümbür geliyor buradan herkese duyurulur'' diyen Dursun Özbek başkan da öyle düşünmüş olmalı ki, Türk futbolu adına çıtayı yükseltirken şimdiden daha geniş bir vizyon ve daha büyük bir hedef çiziyor sarı kırmızılılara.
Başkan Özbek'i anlıyor, Başkan'a inanıyor ve ''Yolunuz açık olsun'' diyorum.
''Hangisi daha iyi teknik direktör'' diye soruyorlar.
Ne cevap vermemi beklersiniz?
Süper Lig şampiyonluğunu Okan Hoca kazandığına göre ''Buruk'' dememi mi?
Yoksa Fenerbahçe'yi lig, kupa ve Avrupa'da uzun süre 3 yarışın içinde tutan ve dünya çapında bir teknik direktör olan ''Jorge Jesus'' dememi mi beklersiniz?
Hayır, ikisi de değil. Doğrusu, ''Galatasaray'ı şampiyon yapan Jesus'un yanlışları, Buruk'un doğruları.''
Peki nedir, Jesus'un yanlışları? Portekizli teknik adamın bu ligi ve rakipleri yeterince tanımamasından kaynaklanan belli başlı yanlışlarını sıralayayım.
1. Üçlü savunmada inadı
2. Çift forvet ısrarı.
3. Arda Güler'e ''Henüz hazır değil'' diye uzun süre forma vermemesi
4. Kapalı savunmaları açacak taktik anlayışı geliştirememesi.
5. Derbi zaafiyeti ve Galatasaray gibi tarihi rakibi önünde orta alanı 5'e 2 rakibe teslim eden oyun anlayışı.
6. Ligin son sıralarında yer alan takımlara karşı beklenmedik puan kayıpları yaşaması.
7. Teknik adamlıktan çok halkla ilişkiler uzmanı gibi çalışmasına rağmen penaltı kaçırdığı için Fenerbahçe tribünleri tarafından en önemli golcüsü Valencia'nın ötekileştirilmesinin önüne geçememesi ki Icardi Karagümrük maçında penaltı kaçırdığı halde Galatasaraylı hiçbir taraftar futbolcusuna sırtını dönmedi. Başarı ayrıntıda gizlidir.
Peki, Jesus kalmalı mı gitmeli mi?
Seçim de tercih de sizin...
Şu günlerde en çok muhatap olduğum soru; Ali Koç istifa eder mi?
Malum; Galatasaray şampiyon oldu ya, Fenerbahçe tribünlerinde bir grup taraftar, başkanı istifaya davet etti. Bir grup işi daha da ileri götürerek oturma eylemi yaptı.
Şimdi bu tepkili Fenerbahçelilere soruyorum.
''Siz mi Fenerbahçe'nin başarılı olmasını daha çok istiyorsunuz yoksa Ali Koç Başkan mı?
Ayrıca ''Ali Koç istifa'' diyenlere sesleniyorum, Fenerbahçe'nin borcunun ne kadar olduğunu biliyor musunuz?
Diyelim Ali Başkan istifa etti, yeni başkan kim olacak ve o ateşten gömleği kim giyecek?
Var mı, öyle bir babayiğit?