Fener neden turlamasın?

A -
A +

"Tur bizim neyimize?"
Bir ümitsizlik hâli ki çok şaşıyorum.
Ne oldu size böyle? 
Ölü toprağı mı serpildi üzerine.
Niçin bu kabullenilmişlik? 
Daha maç oynanmadı.
Sevilla 2-0'lık avantaj yakaladı ama turu henüz garantilemedi.
Daha önemlisi Fenerbahçe rövanşı kaybetmedi.
Fırsat hâlâ Fenerbahçe'nin avuçlarında yeter ki inansın, yeter ki istesin, yeter ki o hedefi zorlasın. 
Diyeceğim o ki; sen teslim olmadığın sürece Sevilla seni eleyemez. 
Sen, maçı maçtan önce kafada kaybetmediğin sürece Sevilla seni yenemez.
Sen, cesaretini toparlayıp var gücünle mücadele ettiğin sürece inan bu takıma iki de atar, üç de atar ve turu yakalar.
İmkansız mı, bu?  
Hayır; deplasmandaki maçın ilk yarısını düşünün Fenerbahçe en az 4 pozisyon bulmadı mı buldu, King birini gole çevirmiş olsa şimdi ne konuşuyor olurduk, acaba?
"Yandık!", "Bittik", "Kül olduk" mu yoksa tur ve final hesapları mı yapardık?
Yine Ferdi o maçta topla gösteriye yeltenmese de ilk anda golü düşünse Sevilla'ya dünyayı dar etmez miydik?
Maalesef! Öyle cesaretsizlik ve çöküş yaşıyoruz ki anlamak mümkün değil.
Yanlışa bakar mısınız?

 

Fener neden turlamasın?

 

Fenerbahçe bu akşam Sevilla önünde çok kritik bir maça çıkacak memleketteki spor gündeminde Portekizli teknik adam "vur abalıya" misali Jorge Jesus yerden yere vuruluyor.
Neymiş, "Jesus, Fenerbahçe'yi çoktan bıraktı".
Portekizli gazetecilere yaptığı açıklama da bunun ispatıymış.
Heyhat! Yapmayın beyler... Hangi teknik adam böyle bir akşamda tarih yazmak istemez, hangi futbolcu çeyrek finali arzulamaz? 
Affedersiniz; Portekizli teknik adamın tek suçu var ne biliyor musunuz, doğruları yüzümüze karşı haykırmak. 
"Türk takımları büyük hedeflere oynamayı aklından geçirmiyor" diyerek.
Yalan mı, değil ama "Nene gerek senin efendi!" tarz bu, tavır bu, yaklaşım bu. 
Ne fena ve ne sığ bir mantık!
Söyleyin lütfen, Fenerbahçe'nin Avrupa'da kupa kazanmışlığı var mı, keşke evet diyebilseydim ama nafile.
O hedefe odaklandığı hiç oldu mu, hayır.
Bütün gaye; varsa yoksa Süper Lig şampiyonluğu.
Asıl hedef bu mu olmalı? 
Kendimiz çalıp kendimizin oynadığı bir platformda dev aynasına bakıp "Bu kanarya ne kadar da büyük" diye çaka satsak ne olacak?
Edirne'den ötede esamen okunmuyorsa ki, okunmuyor.
Söyleyin... Bu anlayış mı büyük yapacak Fenerbahçe'yi?
Maalesef!
İlk defa bir yabancı teknik adam çıkıp dobra dobra diyor ki, "Büyük düşünün. Büyük oynayın. Büyük kazanın".
Biz ne yapıyoruz, yerden yere vuruyoruz Jesus'u.
O da gidiyor kendisini iyi anlayacak ve anlatacak Portekiz basınına döküyor içini; "Türkiye'de üşüyorum adepte olamadım, Mayıs'ı bekliyorum" diye. 
Bunu demeye hakkı yok mu?
Sözün özü; bu gece Jorge Jesus'un gecesi ya bize "Büyük düşünmeyi öğretecek ya da 'Siz küçük derelerde boğulmaya devam edin ben büyük okyanuslara açılıyorum" diyecek.
Bekleyelim görelim Fenerbahçe, Sevilla karşısında devleşip tarihe mi geçecek yoksa kendi liginde debelenmeye devam mı edecek?
Kanaatim o ki, tur ufukta gözüküyor, siz ister inanın ister inanmayın!

Maçın kilit adamı

Bu turu getirecek oyuncu kim mi?
Sıkı durun: Ferdi Kadıoğlu.
Onun Valencia’yı da, Batshuayi de gole koşturacak olan üstün oyun görüşü, akıcı ve akılcı futbolu. Dahası iki ayağını da ustalıkla kullanabilen tekniği. Sağ ön, sol ön ve de hücum bölgesinde etkili pasları ile maça tempo kazandıran joker özelliği.
Ona bu özelliği kazandıran şey ise Fenerbahçe'deki 5 yıllık geçmişi değil, Jorge Jesus'un dokunuşudur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.