Niye bu kadar merak ediliyor anlamadım; sokakta kiminle karşılaşsam aynı soruyu soruyor:
''Beşiktaş, Hüseyin Yücel başkanla mı yükselişe geçer yoksa Serdal Adalı ile mi?''
''Pazar ola hayrola'' diyeceğim ama hayır cevabım ''Kim kazanırsa kazansın ne fark eder? Sonuçta, Mayıs 2025'teki kongreye kadar ikisi de emanetçi değil mi?''
O halde bu baskın seçime ne gerek vardı, diye soruyorlar.
ARAT'IN DERDİ BÜYÜK
Haklılar; zaten 'Hodri meydan... Kaçmadık, Beşiktaş için biz buradayız' diyen emanetçi bir yönetim varken beş ay için ne diye olağanüstü seçim istedi ki Hüseyin Yücel başkan onu da anlamış değilim.
Üç dört yönetici değişikliği ile Beşiktaş'taki meseleler kökünden hallolacak mı, hayır! O halde bu palyatif hamle niye?
Bu arada gerçeği artık bütün Beşiktaşlılar bilmeli. Çünkü ''Kaçtı'' yaftası vurulan Hasan Arat Başkan'ın sağlık sorunu kendi özeli olmaktan çıktı, bütün Beşiktaş'ı derinden etkiledi. Yeri gelmişken söyleyeyim, Arat, Beşiktaş'ın o 6 haftalık o çöküş sürecinde maalesef tedavisi için sürekli yurt dışına gidip geliyordu ve Beşiktaş'ı da ''eş başkan'' konumundaki Hüseyin Yücel Başkan idare ediyordu.
Aslında Hüseyin Başkan'ın ''Kan kustuk kızılcık şerbeti içtik'' dediği süreç, ''Birinci adam gibi davranmanın ne kadar zor'' olduğunu itiraftan başka bir şey değildir.
Bir şey daha; Beşiktaş'ın Çilekli tesisleri ve Fulya ile ilgili iddialar ki; neyse onu seçimden sonraya saklayayım.
Bu arada; Serdal Adalı, Beşiktaş'ın küllerinden doğuşu için aranan kan mı, derseniz. Ondan da emin değilim. Çünkü; ortada Beşiktaş'a boyut atlatacak büyük projeler yok.
İşte Serdal Adalı'nın yönetim kurulu adayı:
İşte Hüseyin Yücel'in yönetim kurulu adayı:
Sonuç, ''Büyük'' demişken... Beşiktaş'a asıl boyut atlatacak çıkışı yapabilmesi için siyah beyazlı camiadan tabandan tavana büyük heyecan uyandırabilecek çok daha güçlü, karizmatik ve holding gibi yönetebilecek yenilikçi ve katılımcı bir başkana ihtiyaç var.
O isim kim mi?
Fısıltıları duyar gibiyim...