Ah şu futbol!
Son dakikalara 2-0 geride giren Trabzonspor beraberliği sağlamasa yorumum şu olacaktı, bu maça: “Avcı idi av oldu”, derler ya Şenol Güneş gibi bir kurt hoca da zamana yenik düşüp, futbolun temel prensiplerini öğrettiği talebesine dün fena halde teslim oldu...
Fakat Umut, bitmiş maçı yeniden başlattı.
Şimdi Trabzonsporlular Savic’in sakatlandığı Bardhi’nin direğe takıldığı ve Orsic’in sönük kaldığı, Dragus’un skor üretemediği, Ozan Tufan’ın çare olmadığı Visca’sız oyunda evinde kaybettiklerine üzülsün mü yoksa kadrosu ve gücü sınırlı Kayserispor’u Burak Yılmaz’ın nasıl şaha kaldırdığını görüp “uzayan kol bizden yana” diye sevinsin mi?
Bravo!.. Burak Hoca’m
Takımına “kazanacak futbolu” oynatmak için risk almaktan asla çekinmeyen ve sarı kırmızılı camiadaki onca kaosa rağmen Trabzon deplasmanında seyrine doyum olmayan Kayserispor’u vitrine çıkaran başarılı teknik adam yönetimiyle bu alanda âdeta yeni bir çığır açan Burak Yılmaz’ı yürekten kutluyorum.
Penaltı motive etti sanki!
Daha maçın başında Attamah penaltıyı gol yapabilse; pardon penaltı kurtaran adam Uğurcan’a takılmasa iki dakika sonra Hasan Ali ile golü bulan Kayserispor inanın skor olarak da uçardı.
Bir takım penaltı kaçırır da demoralize olmaz mı, olmadı. Aksine Kayserispor oyuna daha fazla motive oldu. Boa Morte ile ikinci golü de üretti ve “Artık Kayserispor büyük düşünüyor” derken uzatmada yorgun düştü.