FUTBOLUMUZ ÇAĞ ATLIYOR
Türk futbolunun hem kıt'a futbolu üzerindeki itibarı hem de etkisinin artıracak olam UEFA'nın 3. dış merkezi Londra ve Brüksel temsilciliklerinin ardından İstanbul Ofisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açıldı.
Bu onur; hiç şüphesiz hayali gerçek kılan spor adamı ve ülke futbolunun sektörel anlamda küresel güç olması için risk alıp, irade ortaya koyan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a ait.
BAYRAK YARIŞI
Nereden nereye?
''Büyük düşün büyük kazan'' derdi rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal... Hiç unutmuyorum...
Rahmetli Özal, FIFA Üyesi Necdet Çobanlı'yı Harbiye Ordu evine çağırmış ve ''Türkiye'nin bir futbol ülkesi olduğunu dünyaya en iyi şekilde anlatabilmek için ne yapmamız lazım'' sorusunu sormuştu.
O heyecan dolu görüşmenin ardından Taksim'deki meşhur otelin suitine çekilen Çobanlı dönemin HUMK uzmanı Ekrem Amaç'ı çalışma gurubuna katarak öncelik sırasına göre yapılması gerekenleri tek tek not ettirmişti.
Her şey özerklikle başladı
Çobanlı'nın ilk arzusu; TFF'nin 3530 sayılı dernekler statüsünden çıkıp; atama yerine kendi yönetimini kendi genel kurulunun seçeceği, kendi kaynaklarını kendi sağlayacağı; her türlü futbol faaliyetlerini milli ve milletlerarası kurallara göre yürütmek, teşkilatlandırmak, geliştirmek ve Türkiye’yi temsil etmek üzere, özel hukuk hükümlerine tabi, tüzel kişiliğe sahip, özerk Türkiye Futbol Federasyonu'nun kurulması, teşkilat, görev ve yetkilerine ait bir kanunla desteklenmesiydi.
O hayal; devrim gibi bir şeydi, çok zordu... Rahmetli Özal, o gün Çabanlı'ya ''İmkansız diye bir şey yok. Büyük futbol ülkesi olacaksak yapılması gereken ne ise yapacağız!'' talimatını vermişti.
A'DAN Z'YE DEĞİŞİM
Mevcut kanun; taşları yerinden oynatan A'dan Z'ye deişimle; 3813 sayılı TFF'nin kuruluş ve görevleri ile başlayan taslak süreci ile bugün en olgun şekline kavuştu.
Merhum Çobanlı'nın ikinci arzusu; FIFA ya da UEFA'nın İstanbul Ofisi'ni açmaktı ama ömrü vefa etmedi.
Bayrağı Şenes Erzik devraldı o da çok çaba sarf etti. Olmadı.
Ardından Levent Bıçakçı, Yıldırım Demirören ve Nihat Özdemir başkanlar özellikle de hakkını teslim edelim Servet Yardımcı çok ama çok çaba sarf etti UEFA İstanbul Ofisi'ni açmak için.
Ancak vakti gelmeden çiçek açmazmış; o hayal bugün gerçek oldu.
Diyeceğim o ki...
UEFA'nın, Londra ve Brüksel temsilciliklerinin ardından 3. dış merkezi olan İstanbul Ofisi'nin açma onuru; Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TFF Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanıoğlu ve ilk günden beri Türkiye'ye her konuda samimiyetle destek veren UEFA Başkanı Aleksander Ceferin'e nasip oldu.
Doğrusu; ulular arası organizasyonlar adına çok büyük iş kutlarım.
Hayırlı olsun.
Şimdi diyeceksiniz ki iyi de bize ne kazandıracak?
İnanın çok şey.
Prestij, sistem, organizasyon, oyun, ulular arası güç birliği ve temsil açısından çok şey kazandıracak.
Mesela; 2005 ve 2023'teki unutulmaz UEFA Şampiyonlar Ligi finalleri, 2009'da UEFA Kupası ve 2019 UEFA Süper Kupası ile turnuvaları başaran bir ülke olarak; 2026 UEFA Avrupa Ligi ve 2027 UEFA Konferans Ligi finallerinin ardından İtalya ile birlikte 2032 Avrupa Şampiyonası finalini organize etme fikri bile futbolda çağ atladığımızın göstergesidir.
TÜRK KULÜPLERİ FİNAL OYNAMALI
Nitekim UEFA Başkanı Aleksander Ceferin, "Prestijli turnuvaların kusursuz sunulması amacıyla İstanbul'da bir ofis açmaya karar verdik" diyor ve ekliyor:
''Türk kulüplerinin 2026'daki Avrupa Ligi finali ve 2027'deki Konferans Ligi finaline çıkmasını bekliyorum.''
UEFA Başkanı Ceferin bir hakkı da teslim ediyor:
''Hükümetinize, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, TFF ile başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'na ve bize verilen tüm desteğe derinden minnettarız."
Teşekkürler.