Önceki gün İstanbul’da çok önemli bir zirve vardı.
Türk Devletleri Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Olağanüstü Toplantısı’na; Türkiye, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Macaristan ve Türkmenistan Dışişleri Bakanları katıldı...
Bu toplantıdan önce de Semerkant’ta Türk Devletlerinin Yüksek Memurları toplanarak gündem belirleme çalışmaları yapılmıştı. Türk Devletleri Teşkilatı, toplantı faaliyetlerini ve içeriklerini aşağıdan yukarıya doğru bir hiyerarşik çalışma yöntemiyle belirliyor. Ve uzun zamandır TDT bünyesinde gerçekleşen bu çalışmalar Zirve’nin ön hazırlıkları niteliğinde. Yine Teşkilat ile ilişkili kurumlar olarak TÜRKSOY, TÜRKPA, Türk Akademisi, Türk Kültür ve Miras Vakfı da görüş sunuyor.
Bu yıl Türk Devletleri Liderler Zirvesi 11 Kasım 2022 tarihinde Özbekistan’ın Semerkant şehrinde yapılacak. Semerkant Zirve’sinde çok önemli konular ele alınacak. Bunların başında ekonomi, askerî, ticari, kültür, spor, bölge siyaseti, ulaşım ve Asya Stratejisi gibi çok sayıda başlık yer alıyor. Geçen yıl açıklanan vizyon belgesinde yer alan konuların pratikteki sonuçlarının da ele alınacağı toplantının ev sahibi Özbekistan...
Bu zirvede ilgili başlıklar konusunda pek çok karar alınacak ancak kamuoyunun en çok merak ettiği iki husus var. Birincisi KKTC’nin tanınması konusunun masaya gelip gelmeyeceği meselesi nitekim bu husus uzun zamandır kamuoyunu meşgul ediyor.
KKTC bu zirvede artık masaya yatırılmalı ve kardeş ülkeler yavru vatanı tanıyarak birlik ve beraberliği, kardeşlik hukukunu bütün dünyaya göstermelidir. Bu elbette Türkiye’nin baskısıyla değil, Türk Devletlerinin kendi rızalarıyla gerçekleştirmeleri gereken bir jest olmalıdır. Neredeyse bu devletleri tanıyan ilk ülke konumundaki Türkiye bu desteği ziyadesiyle hak ediyor.
Son günlerde AB ve NATO’nun Güney Kıbrıs’a destek mahiyetindeki tutum ve açıklamaları karşısında Türk Cumhuriyetlerinin KKTC’yi tanıması Türkiye’nin elini güçlendirmekle kalmayacak, adadaki “denge” konusuna da resmiyet kazandıracaktır.
Özellikle geçmiş yıllarda Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in KKTC’yi tanımaya yönelik cümleleri hafızamızdaki yerini koruyor. TDT çatısı altındaki bütün devletlerin artık bu kararı verme zamanı gelmiş de geçiyor!
İkincisi de Türkmenistan’ın teşkilata tam üyelik konusu.
Türkmenistan’ın genç Cumhurbaşkanı Serdar Berdimuhammedov, bu aralar kardeş cumhuriyetlerle sıkı ilişkiler içinde. Geçen hafta gittiği Kazakistan’da Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile çok önemli kararlara imza atan Berdimuhammedov, ülkede büyük ilgi gördü. Berdimuhammadov’un daveti üzerine önümüzdeki hafta da Tokayev, Türkmenistan’a gidiyor.
TDT fikrinin kurucusu, ideoloğu Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev’in Semerkant’a gidip gitmeyeceği de henüz kesinleşmiş değil.
Türk Devletleri Teşkilatının bütün kardeş ülkeleri yakınlaştıran, her anlamda güçlendiren bir çatı kuruluş olduğu artık ispatıyla ortada. Rüşdünü ispatlamış olan bu güzide kurumun elbette zamanın ruhuna binaen her anlamda daha da olgunlaşması gerekiyor.
TDT Genel Sekreteri Bağdat Ambrayev’in, bu görevi Semerkant’ta Kırgızistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Kubanıçbek Ömüraliyev’e devretmesi bekleniyor. Yine görev süreleri dolan genel sekreter yardımcılarının da değişimleri söz konusu.
Hasılı "Semerkant Liderler Zirvesi’nde KKTC’nin tanınması yönünde kararlar alınacak mı?" sorusu bu Zirve’nin en can alıcı sorusu olacak gibi görünüyor. Bu kez hayal kırıklığı olmaz diye umut ediyoruz...
Semerkant, büyük komutan Emîr Timur’un huzurunda KKTC diyecek inşallah...