Anadolu iftar geleneği Kırgızistan’da…

A -
A +

İşte bu… Sürekli söylediğim şeyi, nihayet birileri duymuş ve harika bir iş çıkarmışlar...

 

Geçtiğimiz gün Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi, Manas Kampüsünde bir ilke imza attı ve Anadolu’ya mahsus sokak iftarı geleneğini Kırgızistan’a götürdü. Bu ilk iftar programına yaklaşık beş bin kişi katıldı.

 

Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alpaslan Ceylan ve Rektör Vekili Prof. Dr. Almaz İbrayev’in girişimleriyle gerçekleştirilen iftar programı çok renkli geçti. 

 

Türkistan’dan gelip Anadolu’yu Türkleştiren atalarımızın geride bıraktığı ak toprakların bugün Anadolu’da şekillenen o kutlu mayaya ihtiyacı var. Ahmet Yesevi’nin ve Türkistan ilim ehlinin hamurunu yoğurduğu o “mana, kültür ve irfani derinlik”, Anadolu topraklarında Tabduk Emre’nin, Yunus Emre’nin, Hacı Bektaş’ın, Hacı Bayram Veli’nin ve daha nice gönül adamının elinde şekillendi, renklendi ve "Anadolu irfanı" dediğimiz o muhteşem gelenek çıktı ortaya.

 

Bugün o derinliğin yine geriden geriye Türkistan’a, ata yurduna götürüldüğü, Nasrettin Hoca’nın “Göle maya çalmak” kabilinden bir meşalenin tutuşturulduğu günlerden geçiyoruz. Türkistan ve Anadolu arasında asırlarca süren ayrılıkların ortaya çıkardığı kültürel boşlukların, unutulmuşlukların elden geçirildiği bir sürecin içindeyiz.

 

Diyar-ı Rum’u Anadolu yapan, Türkleştiren, İslamlaştıran ve bir imparatorluk coğrafyası yapan o ruh, bugün hâlâ ayaktadır. Tek sorun bu ruhun farkına varmak ve bu ruhu bütün Türkistan coğrafyasına teşmil kılmaktır.

 

Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler arasında ekonomik, askerî, siyasi ve diplomatik ilişkiler ilerledikçe yumuşak gücün etki alanı da genişleyecek ve kardeş topluluklar sosyokültürel anlamda da yakınlaşacak ve unutulmuş her ne varsa yeni baştan hatırlanacaktır.

 

İşte bugün İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde, AK Parti Türk Devletleri İlişkiler Başkanlığı’nın hazırladığı bir program var. Haliç Kongre Merkezi’nde yapılacak etkinlik; “21 Mart Bahar Bayramı” AK Parti tarihinde ilk kez bir anma programı şeklinde kutlanacak.

 

21 Mart; Suriye, Irak, İran gibi ülkelerde ve kimi topluluklarda baharın gelişi olarak yorumlanırken; Orta Asya’da, Rusya Federasyonundaki Türk topluluklarında, Türklerin dört yüz yıl kaldıkları Ergenekon’dan çıkış olarak kabul ediliyor.

 

Yaklaşık 300 milyonluk bir Türk dünyası gerçekliğimiz var. Ağız, lehçe gibi dil farklılığımız başta olmak üzere birçok sorunumuz var ve bu sorunların giderilmesi yumuşak güç dediğimiz ‘Kültür ve Sanat’ etkinlikleriyle aşılabilir. Türk topluluklarının entegrasyonu hayati önem taşıyor zira.

 

Bugün Kırgızistan’da verilen iftar yemeği insanların sadece yemek yediği herhangi bir organizasyondan çok daha büyük anlamlar taşıyor. Bu kabilden etkinliklerin artması gerek.

 

Türk Devletleri artık kitle programları yapmalıdır.

 

Yani ilgili ülkelerdeki Hariciyelerde görev yapan kıdemli memurların bu ülkeler arasında gidip gidip geldiği, rapor yazdığı ve her şeyin kâğıt üzerinde kaldığı bir durağanlıktan daha aktif, büyük halk kitlelerini içine alan, sanat ve kültür ehlinin içinde bulunduğu çok boyutlu organizasyonlara ihtiyaç var. Aslında her şey hazır! Zaman hazır, toplumlar hazır, imkân ve şerait hazır… Zaman, Türk asrı başlasın artık diyor. Küçük küçük dokunuşlara ihtiyaç var sadece.

 

Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alpaslan Ceylan Hocaya buradan sonsuz teşekkürlerimizi gönderiyoruz. Umarız ki bu iftar programını geleneksel hâle getirmeyi başarırlar.

 

Darısı diğer kurum ve kuruluşların başına diyelim...

 

 

 

Meryem Aybike Sinan'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.