Azerbaycan-Ermenistan arasında sular durulmuyor…
Şımarık Ermenistan her zamanki gibi ortalığı birbirine kattıktan, Azerbaycan’dan güzel bir sopa daha yedikten, Rusya’nın da gözünden düştükten sonra yine Batılı devletlere yanaşıp yalvardı yakardı, uzaktaki abilerini yardımına çağırdı...
5 Ekim’de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan İspanya’nın Granada kentinde bir araya gelecekler. Ve Batılı devletlerden Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel de bu toplantıya tabiri caizse Ermenistan’ın hamisi sıfatıyla katılacaklar!
Bu toplantının ön hazırlığı için Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Haciyev ve Ermenistan Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Armen Grigoryan, diğer ilgili ülkelerin danışmanları ile Brüksel’de bir araya gelecekler.
Bu toplantı mevzuu medyaya düşünce aklıma AGİT Minsk Grubu denen saçmalık geldi. 24 Mart 1992 tarihinde Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı tarafından güya Azerbaycan-Ermenistan arasındaki Karabağ sorununu çözmek için kurulan Minsk, ne yazık ki meseleyi çözmediği gibi alabildiğine derinleştirmişti.
Uzun yıllar meseleyi çözemeyen Batı devletleri şimdi neyi, nasıl çözecekler acaba? Aslında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan net mesajı verdi. “Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan bir araya gelip meseleyi konuşmalıdır” derken pratik ve gerçekçi bir diplomatik yolu tarif ediyordu.
Nitekim aynı yorum Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in basın sözcüsü Dmitri Sergeyeviç Peskov’dan da geldi. Peskov, önceki gün Rusya’nın bu husustaki görüşlerini açıklayarak batılı devletlere net mesaj verdi. Peskov açıkça;
“Ara buluculuk kapasitesi olmayan üçüncü tarafların, Kafkasya'daki varlıklarını sağlamaya yönelik boş girişimlerinden kaçınmak çok önemlidir. Rusya, Türkiye ve Azerbaycan ile yakın ilişkilere sahip!” dedi.
Peskov, burada demek istiyor ki bölge ile alakasız ülkelerin bölgede ne işi var? Bu mesele sadece dört ülkeyi ilgilendiriyor, Avrupa devletleri gelip de bölgeyi karıştırmasınlar!
Dmitri Peskov, çok önemli bir diplomat olmanın yanında Türkiye Türkçesini ana dili gibi konuşan bir Türkolog aynı zamanda. Türk dünyasına da hâkim olan Peskov, 2012 yılından beri Putin’in basın sözcülüğünü yapıyor.
Öte yandan İran da kenarda nefesini tutmuş bekliyor. Bu meselede İran Mollaları ile ABD’nin yolları kesişir mi peki? Diplomaside dostluk yoktur, menfaat vardır. Kesişir mi kesişir! Bu çarpık çağda aklımıza gelmeyen her ne varsa başımıza geliyor bir bir!
Nahçıvan Zirvesi bütün dünyaya çok şey anlattı aslında. Gerekirse ifadesinin sonunu hiç kimse düşünmek bile istemez! Bu saatten sonra Zengezur Koridoru'nun açılmasına gölge düşürecek hiçbir menfi olay asla kabul edilemez. Karabağ bundan böyle gerçek sahibinin bayrağı altına girmiştir. Karabağ Azerbaycan’dır.
Orantısız güçten bahseden ABD, aba altından sopa göstermeye başladı! Biden, Ermenistan’a yardım edeceklerini açıkladı. ABD, ne yazık ki Ermenistan’da da Suriye’de de terör faaliyetlerini masum göstermeye ve destek vermeye devam ediyor!
Azerbaycan, ara buluculuk kapasitesi olmayan ülkelerin yeni bir Minsk oyununa gelmemeli! Açıkça bu masada dik durmalı ve ara buluculuk kapasitesi olmayan bu ülkelere hiçbir kapıyı aralamamalıdır.
Hasılı, Granada’da yapılacak bu toplantı bire karşı dört ülke olarak yani orantısız bir güçle masaya oturacak Ermenistan. Ara bulucu ülkeler bırakınız ara bulmayı ortalığı fena hâlde kızıştıracaklar!
Yani Peskov burada haksız mı?
Elbette haklı, hem de sonuna kadar haklı.
