25 Ocak 2004

Bazı tarihler, bazı maçlar, bazı kararlar bir hakem için dönüm noktası olabiliyor. Cem Papila'yı 38 yaşına kadar ne MHK, ne medya, ne de kamuoyu fark etmişti. 25 Ocak 2004 tarihindeki Beşiktaş - Samsun maçı Türkiye'de Cem Papila isminde bir hakemin var olduğunu ortaya koydu. Papila, "hak ettiği" şöhreti bu maçla yakaladı. Şimdi MHK'ya sorsan, Papila ile gurur duyar, sahip çıkar. İyi de, bu hakemi 38 yaşına kadar niye görmediniz? Elinizde iki tane FIFA kokartı vardı, birini de Cem Papila'ya taksaydınız. Beşiktaş - Samsun maçı yaşanmasaydı, Papila bu kadar maç alabilir miydi? Papila'nın yıldızı bu maçla parlamıştır. Bazı maçlar, bazı hakemlerin sonu olmuştur. Bu maç ise Papila'nın başlangıcıdır. Son günlerde okullar Cem Papila'yı misafir etmek için yarış içinde. 25 Ocak'tan önce bir okul Papila'yı ağırlasa öğrenci ilgi duymazdı, öğrenciyi salona çekemezdiniz. Cem Papila, Düzce'de katıldığı bir sempozyumda öğrencilerin soruları karşısında terlemiş. Papila, Düzce Atatürk Lisesi, Cumhuriyet İlköğretim Okulu ve Düzce Beşiktaşlılar Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen "Bilgili Hakem, İlkeli Yönetim, Cesaretli Kararlar" konulu sempozyumda ilgi odağı olmuş. Atatürk Lisesi ve Cumhuriyet İlköğretim Okulu'nda yapılan ankette 2003-2004 sezonunun en iyi hakemi seçilen Cem Papila'ya Cumhuriyet İlköğretim Okulu Müdürü Muhammet Yılmaz tarafından plaket verilmiş. Papila da, öğrencilere hakem düdüğü hediye etmiş. Hüseyin Göçek Mayıs ve haziran aylarında bir çok kuruluşun düzenlediği futbol turnuvaları oluyor. Çok ciddi turnuvalar organize ediliyor. THY mensupları da 16 takımın katıldığı bir turnuva düzenlemiş. Finale gelmişler. Final maçı için, bizim yardımcı olabileceğimizi düşünerek hakem istediler. İlgili yerlere bu talebi ilettik, sağolsun kırmadılar. 2 A hakemi Hüseyin Göçek'i gönderdiler. THY mensupları Hüseyin Göçek'i çok beğenmişler. Hatta şunu ifade ettiler: "Hüseyin Göçek'i gördükten sonra, hakemlere karşı itimadımız arttı. Mükemmel bir maç yönetti. Müthiş bir kişilik. Herkes çok sevdi ve beğendi." Bu görüşe biz de aynen katılıyoruz. Hüseyin Göçek, 27 yaşında. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden mezun Yüksek İnşaat Mühendisi. Basketbol oynamış. İngiltere'de bir yıl dil eğitimi alırken, bu ülkede de hakemlik yapmış. Fizik, boy - pos yerinde. Çok iyi yerlere gelmemesi için hiçbir sebep yok. Yolun ve şansın açık olsun Hüseyin Göçek diyoruz. MHK zaten profesyonel! MHK'nın profesyonel olmasını isteyen bir görüşün karşısına ısrarla karşı çıkanlar da var. Her iki görüşün de kendine göre haklı ya da haksız tarafları var. Ama ismi bizde saklı olan bir "duayen" çok isabetli bir yorum getirdi: "MHK zaten profesyonel. Gözlemci listelerine bak. MHK üyelerinin boş geçtiği hafta var mı? 34 hafta dolu. Kupa maçları yine öyle. Her MHK üyesi, ayda birkaç milyar parayı zaten alıyor." Bize aktarmak düştü. Elçiye zeval olmaz! Kısa kısa... H 7 Haziran 2004: İl hakem kurullarının bütün klasman, klasman aday hakem - gözlemciler ile il hakem gözlemcilerinin belgelerini hakem - gözlemci işlerine göndermesinin ve yazılı sınava başka bölgede katılma başvurusunun son günü. H TFFHGD İstanbul Şubesi'nin tertiplediği 1. Futbol Turnuvası yarın başlıyor. Açılış maçı yarın saat 16.00'da Serhad Ürkmez'in takımı Dayanışma İdman Ocağı ile Zafer Şentürk'ün takımı Kızılyıldız arasında. Hilmi Ok 9. defa geliyor Demirel'den Ecevit'ten vazgeçemiyoruz ki, Hilmi Ok'tan vazgeçelim. Tecrübe ile enerjik - dinamik insan seçiminde hep bocalar dururuz. Hilmi Ok hocanın tecrübesine saygı duyarız. İyi de bir eğitimci. Ama bu camia Hilmi Ok'tan başkasını çıkaramıyorsa, diyecek bir sözümüz yok. Hilmi Ok'un MHK'ya gidiş-gelişleri sayın Demirel'e benzetilirdi. 8 defa gitti, 9. defa geliyormuş. Tek aday ve liste olursa, Hilmi Ok'u olmuş bilin. Bu konuda emin ve ciddi kaynaklar öyle diyor... Hayırlı olsun. Bugün (4 Haziran) itibariyle; MHKstar yarışı da şöyle: Ali Aydın'ı MHK Başkanlığı için pompalayan bir çevre var. MHK için çok sessiz ve derinden gidenler var. Anadolu'daki kulüplerin nabzını tutup, yön belirleyenler var. Yusuf Namoğlu, bütün hızıyla çalışıyor. Sabri Çelik ismi ciddi şekilde seslendirilmeye başlandı. Kendisi uzak durduğu ve hatta habersiz olduğu halde bazı kesimlerin öne çıkarmak istediği Oğuz Sarvan var. Kanuna göre MHK ayrı seçilecek. Ama işin şimdilik tek aday olan Haluk Ulusoy'da biteceği bir gerçek.