34 gözlemcili maç!

A -
A +

Bu akşam oynanacak olan G.Birliği-Trabzon maçını Hüseyin Göçek yönetecek. Maçta önemli bir ayrıntı var. Bu mücadeleyi Süper Lig kadrosunda bulunan 34 gözlemci de tribünden izleyecek. MHK, UEFA ile işbirliği yaparak G.Birliği-Trabzon maçına UEFA Hakem Kurulu üyesi Jaap Uilenberg'i davet etti. UEFA'da gözlemci eğitiminden sorumlu Uilenberg, maçı Türk gözlemcilerle birlikte izleyecek. UEFA normlarına uygun rapor yazmanın tatbiki olarak eğitimini verecek. MHK Süper Lig'deki bütün gözlemcileri bugünkü maçta eğitime tabi tutabilmek için G.Antep-A.Gücü maçına, bu kadroda olmayan tecrübeli bir isim Münir Takpak'ı göndermiş. Gelir dağılımında adalet! Türkiye'de şu cümle çok beyliktir: "Gelir dağılımında adaleti sağlamak." Futbol Federasyonu maalesef adaleti sağlamakta zorlanıyor. 1 Eylül'den geçerli olmak üzere hakemlere yüzde 30, gözlemcilere yüzde 10 zam yapıldı. Temsilcilere ise yüzde "0" zam! Bu üçü arasında böyle bir ayrım olmamalı. Sayın Lütfi Arıboğan, Sayın Ahmet Güvener iş hayatından gelme isimler değiller. Ancak Sayın Mahmut Özgener iş dünyasından gelen, birikimi olan bir yönetici. Böyle bir ayrımcılığa nasıl onay verdi? Şaşılacak iş!. Başka bir konu da şu: MHK üyeleri temmuz ayından bu yana ücret almıyor. Temmuzdan önce gittikleri maçlardan Süper Lig gözlemci statüsünde bir ücret alıyorlardı. Bu uygulama kaldırldı. Eğer bir MHK üyesi maça giderse sadece otel ve yemek parası ödeniyor. Yani MHK üyesine para ödenmiyor. Bu adil bir uygulama değil. Bir MHK üyesi ciddi bir mesai ve emek veriyor. TFF bu kadar harcama yapıyor. MHK üyelerine de mutlaka ama mutlaka bir ücret ödemelidir. Gerçek kurumsallaşma, MHK üyesinin istismar edilmeyecek bir ücret almasını gerektirir. İlker Meral kendini yeniler İlker Meral kötü bir maç yönetmiştir. Doğrudur!. İlker Meral ismini ben ilk defa Ufuk Özerten MHK'sı döneminden hatırlıyorum. O dönem B Klasmanı'ndan A'ya yükselemediği için Tahkim Kurulu'na gitmişti. Hakkını söke söke aramıştı. Tahkim, MHK'nın kararını haksız bulmuş, İlker de Süper Lig'e demir atmıştı. Balıkesir'in Savaştepe ilçesinde kendisine ait bir eczanesi var. Bu şirin ilçede çok sevilen ve saygı duyulan bir kişiliğe sahip. Ekranlar İlker Meral'in kilosundan başladı. İlker Meral'in fiziği, kemik yapısı gereği kaslıdır. Ancak fazla kilosu yoktur. İlker Meral hatalarından ders çıkarabilecek nitelikte bir hakem. Analiz gücü var. Kendini sorgulayabilir. Medeni cesareti var. Yaş ve sosyal olarak olgunluğu avantaj olacaktır. Gelelim hakemlerin telefonla aranıp aranmadığına... Oğuz Sarvan ve Yüksel Okçuoğlu bir hakemi asla ama asla maçtan önce ya da maçın devre arasında aramaz. Bu konuda kefaletimi açıkça koyarım. Ben dün nabzı da tutmak istedim. Taraflı tarafsız camianın çok sayıda önde gelen isimleriyle konuştum. Bir tanesi ama bir tanesi Sarvan'ın hakemi arayacağına ihtimal vermedi. En düşmanından, en dostuna... Ama geçmiş yıllarda bu olmuştur. Ekranlarda maç, saat, tarih hafta vererek konuşuldu. Belgelendi. Kimileri "Maçı iyi yönet, akıllı ol" şeklinde direktif veriyordu. Kimileri Ufuk Özerten gibi tebligattan hemen sonra arayıp moral veriyordu. Sarvan hatalı tayin yapabilir. Ama benim bildiğim Oğuz Sarvan hakemi aramaz. Üstelik öyle bir çağda yaşıyoruz ki, baz istasyonları vasıtasıyla hangi gün, nerede gezdiğiniz bile tespit edilebiliyor. Artık art niyetlisi, iyi niyetlisi kim olursa olsun hiçbir yönetici kimseyi aramaz. Arayan ve imada bulunan yönetici, artık o hakemin "ömür boyu" oyuncağı olur. Murat Şahin iyi örnek Murat Şahin Süper Lig Yardımcı hakemi idi. Aynı zamanda Silahlı Kuvvetler bünyesinde bir memurdu. Kendisine "Ya işin ya da hakemlik" denildi. Murat Şahin, işini tercih etti. Hakemliği bıraktı. Direnmedi, seri bir şekilde kararını kamuoyuyla paylaştı. Hakemliğin garantisi yoktu, demek ki işinden memnundu, düdüğü bıraktı. Murat Şahin hakemler için güzel bir örnek. MHK da bunu karşılıksız bırakmamalı. Onore ederek bir jübile imkânı vermeli. Haftanın dikkat çekenleri - Cüneyt Çakır için G.Saray-Eskişehir maçı, 4 gün sonra yöneceteği Valencia - Genova maçı öncesi bir moral ve prova niteliğinde. - Hüseyin Göçek geçen sezonki formunu sürdürüyor. Üst üste 4'üncü maçına çıkıyor bu akşam. - MHK, başarılı olan ve 8.3 ve üzeri not getiren hakemi mutlaka ödüllendiriyor. Bu hafta Hüseyin Göçek ve Kuddusi Müftüoğlu'nu örnek olarak gösterebiliriz. Yine yardımcı hakemlerden daha önce Volkan Narinç, bu hafta da Ömer Faruk Yeşil ödüllendirilen hakemlerden. - MHK Bünyamin Gezer, Yunus Yıldırım gibi çok tuttuğu hakemlerin yanına Deniz Çoban, Suat Arslanboğa, Koray Gençerler ve İlker Meral'i ilave etmek istiyordu. Bu hakemlerde bir ışık görmüştü. Ancak 4'ü de MHK'yı mahcup etti. Verilen şansları iyi kullanamadılar. Ancak bu 4 ismi birbirinden ayırt etmek gerekir. Detayı bizde saklı kalsın. - G.Saray-Kayseri maçını Halis Özkahya yönetmişti. 4.hakemi de Gökhan Güneşer'di. 4.hakemin Tolunay Kafkas'la ciddi tartışması olmuştu. Özkahya'ya bu hafta af çıkmış. Toplam 3 hafta dinlendi. Yani Kayserispor hakemi yiyemedi. MHK dinlendirdiği hakemleri Bank Asya'dan başlatırken, Halis'i direkt Süper Lig'e verdi. Bu da hakemi korumak adına başarılı bir uygulama. Halis Özkahya ve Gökhan Güneşer'in G.Saray-Kayseri maçından sonra Denizli - Manisa maçına birlikte çıkmaları hoş bir tayin değil. - Bu hafta Bank Asya 1.Lig'de 4 maçın 4'üncü hakemi İzmir'den. Bir tane İstanbul yok. Bu arada İzmir'den A gözlemcisi M.Ali Akmısır'ın siftahı yok. Münir Takpak G.Antep-A.Gücü verilince dikkatimizi çekti. İzmir'de bu yıl Hakem Derneği iftar vermemiş. Geleneksel olan bu uygulama birilerini rahatsız ediyor galiba!. - Tolgaz Özkalfa F.Bahçe - Manisa (4.hafta) maçından sonra bu haftayı da bay geçti. Biz bu hafta bir Bank Asya maçı bekliyorduk. 34 gözlemcili maç!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.