Antipatik olmanın yolları

A -
A +

Bir Federasyon, bir MHK, bir GTK, bir kulüp başkanı, bir antrenör antipatik olmak için özel çaba sarfetmemeli. Mahmut Özgener; alçak gönüllü kişiliğiyle iletişim gücü yüksek bir yönetici. Kemal Dinçer; net tavrı ile, lâfı eğip bükmeyip içindekini söyleyerek tarafsızlığını kabul ettirdi. Tıpkı Ufuk Özerten gibi, tıpkı Ömer Üründül gibi camia dışından olmasına rağmen kabul gördü, sempati topladı. Her gözlemci, her temsilci kendisine duygularını rahatlıkla iletebildi. MHK maalesef bu konuda sınıfta kaldı. Geçen yıl 300 hakemin ipini çektiler. Radikal bir karardı. Cesaretle yaptılar. Olması gerekendi. Ama bu yıl, rekabeti bitirdiler. Düşünebiliyor musunuz, klasman atlamak bu MHK'nin kitabında yok. Herkes yerinde kalacakmış! Artık hakemin hayalinde Süper Lig yok. Gözlemci notuymuş, sıralamaymış, atletik testmiş, kural sınavı, İngilizce... bunların hiçbir manası yok. Çünkü emeğe saygı yok! 5 yıldır, 8 yıldır B hakemi olan ve bütün şartları tutan bir hakemin yüzüne bütün kapılar kapanmıştır. Üstelik bazılarına bir de mentör verilerek adeta dalga geçilmiştir. Hayallerle böyle oynanmamalı. MHK üyelerine şunu teklif ediyorum. Bölgenizde bir kamuoyu yoklaması yaptırın, sizi seven kaldı mı? Haa, sizin insanlara kendinizi sevdirme gibi bir mecburiyetiniz yok. Doğrudur! Ama hakemlik, moral ve motivasyon işidir. Ekip ruhu olması gerekir. Bana göre 100'e yakın klasman hakeminin hayal ve heyecanını tüketmek için sizin bu formülden daha iyisi olamazdı. Bence Süper Lig için artık il hakemi ya da eski C'lerin belki biraz heyacanı kalmıştır. Sizden kimse kadroları şişirmenizi beklemiyor. Ama bir yüzde 5 -10 sirkülasyon olmalıydı. Bence 20 Temmuz'da kamp için klasman hakemlerini tekrar Silivri'ye çağırmayın. Çünkü hiç sempatik gelmeyeceksiniz onlara! Haftanın sorusu: MHK Süper Lig'den iki hakem düşürseydi, bu iki hakemin de İzmir'den olacağı söyleniyor. Bu doğru mu? Çizgiyi çekince son iki hakem İzmir'den mi sahi? Düştük Anadolu yollarına Her yıl temmuz bizim için tatil ayı. Ama Hakem Odası hiçbir tatilde kepenk indirmedi. Bu yıl da kısmet olursa cuma günleri hep açık olacağız. Tatile bu yıl Çorum Kargı'dan başladık. Bugün 1860 metre rakımdan Sinop'a, ardından Samsun'a iniyoruz. Hafta başı da Erzincan'a. Şimdi memleketim Erzincan'ın en güzel mevsimi. Hormonsuz ve güneşi bol alan kiraz ve kaysının en kalitelisini dalından yiyeceğiz kızmet olursa. Daha sonra Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin... Karadeniz turunu tamamlayacağız. Trabzon'dan sonra Marmara ve Ege programımız var, kısmet olursa. Anadolu'daki dostları özledik. Hasret gidereceğiz. Dertleşeceğiz. Nabzı yerinden tutacağız. Penaltı - penüstü Genç hakem, ilk kez bir büyük takımın lig maçına tayin edilmişti. Heyecanı büyüktü. Eşi ve küçük oğlu gurur ve sevinç yaşıyordu. Mahcup olmamak için karı-koca dua ediyorlardı sürekli. *** Maç büyük takım için deplasmandaydı. Anadolu halkı bu randevuya çok ilgi göstermiş, tribünleri doldurmuştu. Yine o "çarpık aşk" söz konusuydu; kendi takımlarını desteklemeye, ama aynı zamanda rakip takımın şöhretlerini görmeye gelmişlerdi. *** Karşılaşma başladığı gibi, golsüz ve kartsız bitti. Genç hakem süper bir maç yönetmenin keyfiyle neredeyse bütün futbolcularla el sıkıştı. Maçın tek tartışmalı poziyonuna giren büyük takım golcüsü, genç hocanın koluna girip birkaç adım yürürken şöyle dedi: - İyi bir maç yönettin hoca... Benim pozisyonumu da çok iyi süzdün; temas yoktu, penaltı değildi. Hoca iyice mutlu olmuştu. Heyecandan ünlü golcünün koluna sarılıp, gereğinden fazla iltifat etti: - Çok sağol (....ciğim), çok teşekkür ederim, sizlerin sayesinde... *** Hakem duşunu aldıktan sonra taksiye binip evine ulaşmak üzere hava limanının yolunu tuttu. *** Gece keyifle televizyonun karşısına oturdu genç hakem... Kendi yönettiği maçın kasete alınmış görüntülerini izlemeye fırsat bulamadı. Çünkü bir başka kanalda maç sonrası röportajlar veriliyordu. Konuşulanların ve konuşmaların bir yerinde, genç hakem televizyonun uzaktan kumandasını elinden düşürdü. Korkuyla etrafına bakındı, eşinin mutfakta, çocuğunun ise kanepede uykuya dalmış olmasından dolayı sevindi. Çünkü, gündüz kendisini "Pozisyonu çok iyi süzdün, penaltı yoktu" diye tebrik eden futbolcu, "Tecrübesiz hakemler bizim takımın maçlarında staj yapıyor nedense... Bir penaltımız gitti" diyordu bu kez... (Sadık Söztutan, Spor Bir Hikayedir, BKY yayınları) Ne oldu şu İngilizce sınav sonuçları? 4 Haziran Perşembe günü bütün klasman hakemleri İngilizce ve kural bilgisinden sınava girdi. Kural sınavı sonuçları 1-2 gün içinde açıklandı. 22 gün oldu, İngilizce sonuçları açıklanmadı. Hiç böyle olmazdı. Bu kadar gecikmezdi. Şeffaflık iyidir. Kulağımıza gelen, FIFA hakemleri başta olmak üzere hakemlerin İngilizceden döküldüğü. MHK çözüm veya formül arıyormuş.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.