Artık hakemler TFF'nin değil (!)

En basit tarifiyle şu oldu!

 

Yeni TFF ve yeni MHK şunu hayata geçirdi; "Artık TFF'nin hakemleri yok, benim adamlarım, benim gözlemcilerim var!.."

 

Türk hakemlik tarihinde böyle bir haksız hukuksuz kıyım yaşanmamıştır!

 

İçeride kalanlar neye göre kaldı, dışarıda kalanlar neye göre kaldı?

 

Bunların cevabı yok!

 

28 Ağustos'ta yayınlanan hakem ve klasman listelerine "TFF'nin kurumsal kimliği altında yayınladığı isimler" olarak bakan yok!

 

"Bunlar bizim adamlarımız" diye bakılıyor.

 

Dışarıda kalanlar maç mı sattı? Atletik testi mi geçemedi? Sınavda mı kaldı? 

 

Bu bir kul hakkıdır, bu ailelerin gözyaşı ve ahı kimseyi iflah etmez!

 

Şu günlerde kulağa hoş geliyor; MHK kadroları yeniliyor vs.

 

Gerçekler anlaşıldığında çok geç kalınmış olacaktır. 

 

Öyle bir talimat yayınlandı ki, daha içeriye hak eden, etmeyen çok "adam" alınacak!

 

Şu anda olup bitenden, hakemler ve biraz da hakemliği takip edenler dışında farkında olan yok.

 

Devir "masada güçlü" olan kulüplerin devri!

 

 

Bu yayınlanan "klasman listesini" asla MHK yapmamıştır!

 

Bunu mevcut MHK geçmişte itiraf etmişti.

 

2020'de dönemin MHK Başkanı Serdar Tatlı'ya verilen liste güncellenerek yayınlanmıştır.

 

Bundan böyle gözlemciler, MHK'yı arayarak not vereceklerdir.

 

Bu başlamıştır. Üç haftada, bu hissedildi.

 

Bu yıl masada güçlü olan kulüplerin sezonuna şahitlik edeceğiz.

 

Hakemler de "kim güçlü, kim değil" bunun farkındalar! Hepsi cin gibi!

 

İnsan haklarına aykırı!

 

 

MHK hakemi klasman düşürmüyor, yok sayıyor!..

 

İsmini silip atıyor! Hiçbir gerekçe sunamadan.

 

Tugay Kaan Numanoğlu geçen sezon son Konyaspor-Galatasaray maçının hakemi idi. Şampiyonluk

 

maçının altından başarı ile kalktı. Zorlu maçlarda akla gelen ilk isimdi.

 

Bahattin Şimşek FIFA idi. Bir hafta Galatasaray bir hafta Fenerbahçe maçı alıyordu.

 

Burak Şeker, Murat Erdoğan, Mert Güzenge geçen sezonun çıkış yapan hakemleri idi. 

 

Hepsi kapı dışarı edildi.

 

Kulüplerden mi öğrendiniz?

 

 

MHK Başkanı ile üç yıllık sözleşme imzalanmış! Örneği yok!

 

Memlekette MHK'ların ömrü belli... TFF'lerin de belli!

 

Son yıllarda süresini tamamlayan kaç tane TFF ya da MHK gördük?

 

Bu neyin acelesi?

 

Kulüpleri batıran bu hep 3-4 yıllık kontratlar!

 

Zaten "ana statü"ye göre MHK'nın görev süresi TFF'nin görev süresi kadardır. PFDK ve Tahkim Kurulları hariç.

 

Bu sistemden hakem çıkmaz!

 

 

Birkaç hafta önce MHK'nın "havuz sistemine" geçeceğini bu sütunlarda "Havuzlu günler yakın" başlığıyla paylaşmıştım.

 

Süper Lig ile 1. Lig hakem kadrosunu birleştirdiler. 47 hakem bir havuzda!

 

Bu geçmişte birkaç defa denenmiş ancak hiçbir fayda sağlanamamış bir metot.

 

Avrupa'da bunun örneği yok. 47 hakem aynı anda eğitilemez ve gelişemez.

 

Halil Umut Meler ile en alttaki 47. sıradaki hakemi bir torbaya koymak; hiçbir Avrupa ülkesinin aklına gelmemiş. Bizim geldi!

 

Eskiden köy okullarında 1, 2, 3 sınıflar bir derslikte, 4 ve 5'ler bir derslikte okutulurdu. Şimdi tam da ona döndük!

 

Hakemlik bir gelişim, bir olgunlaşma, bir tecrübe kazanma işidir.

 

Kısa sürede gelenler, çok kısa süreler içinde yok olmuşlardır.

 

Olgunlaşarak gelenler, uzun ömürlü olmuştur.

 

Var mısınız çıkıp soralım!

 

 

Hakem camiasından, etliye sütlüye karışmayan, suya sabuna dokunmayan, tarafsız, objektif, aklıselim bu saydığım kriterlere uygun 10 kişiyi toplayın!

 

Şu yapılanları sorun bir tanesi onaylamaz!

 

VAR'da nereden nereye geldik?

 

 

Bu yıl, Süper Lig'de VAR'ın 7. sezonu! 

 

Altı yılda ülke olarak öyle ya da böyle bir mesafe almıştık.

 

Geçen sezon 32. haftadan itibaren seçilen belli maçlara yabancı VAR gelmişti.

 

Düşme hattında ve şampiyonluk mücadelesinde neticeye tesir eden hatalar yaptılar.

 

Kulüplerin sesi çıkmadı, çünkü kendileri istemişti. Sineye çektiler.

 

Yabancı VAR gelsin, olsun! Bütün mesele iyisini getirebiliyor musun? Orijinalini vermiyorlar! Yan sanayi geliyor, o da başımıza iş açıyor.

 

Bir tespit yapalım;

 

Bugüne kadar VAR'ı bilenler ve emek verenler çeşitli sebeplerle bugün yoklar!

 

1) Cüneyt Çakır yurt dışını, Fırat Aydınus, Bülent Yıldırım medyayı tercih etti.

 

2) Murat Ilgaz, Barış Şimşek gözlemci olarak bile kalamadılar.

 

3) Avrupa'da en çok VAR görevi alan Abdulkadir Bitigen, Mete Kalkavan dışarı atıldı. Alper Ulusoy bıraktı.

 

4) 2024 FIFA VAR kadrosundaki Hakan Ceylan, Serkan Tokat, Koray Gençerler hakemlikleri bitirildi.

 

Bu yukarıdaki isimler İngilizce bilen, UEFA'yı takip eden önemli değerlerdi.

 

Bakın Halil Umut Meler'in bu hafta Şampiyonlar Ligi play-off maçında VAR'daki ekibi İtalyan'dı.

 

Dün akşam Trabzonspor'un Konferans Ligi maçında hakem ve VAR Letonyalı idi.

 

Letonya'nın gerisine düştük!

 

Şu yukarıdaki örnek çok şeyi anlatmaya yetiyor da artıyor bile...

 

Mevcut MHK içinde VAR eğitimi almış ya da VAR sertifikası olan tek bir kişi yok.

 

Temsilciler Kurulu da istediği gibi at oynatıyor!

 

 

TFF Güvenlik ve Akreditasyon Temsilci talimatı çok açık!

 

Kısa adı (FGAT) olan Federasyon Akreditasyon ve Güvenlik Temsilcisi kadrosunda görev alanlar, (ÜKT) kadrosuna alınamaz ve bu ünvanda görev alamaz, terfi edemezler. 

 

Bu hafta içinde talimatlara aykırı bir şekilde; FGAT kadrosunda görev yapan "iki emniyet mensubu", ÜKT kadrosuna yükseltildi.

 

Hâlbuki talimatta bu konu açık! Olmaz, olamaz!..

 

Şimdi bütün "Üst Klasman Temsilcileri" yerlerinin emniyet mensupları ile talimatlara aykırı olarak değiştirileceği endişesini taşımazlar mı?