Bakın "Kınalı" ne diyor?

A -
A +

Çarşamba günü milli maç için İzmir'deydim. Kendisi için çok ağır yazılar yazıp hatta mahkemelik olduğum Mevlüt Güzel'i ziyaret ettim. Basmane'de çok özel ve güzel bir börek yedik. Ofisinde 2 saate yakın sohbet ettik. Kayıt cihazı yoktu. Ben sordum, o cevap verdi. Hiçbir cümlesi için de, duymaya çok alışkın olduğum "Aman sakın yazma. Off the recort" demedi. Güzel'in çizgisi bellidir. Haluk Ulusoy'la gelir, Haluk Ulusoy'la gider. Kimseden bir görev beklemez. Ahmet Çakar tam sayfaya yakın bir yorum haberinde Mevlüt Güzel'i Türkiye'ye "Kınalı" diye maletmişti. Türk hakemliğinde son 10 yılı iyi biliyor. Hatta bence bir karakutu. Önemli tespitleri var. Diyor ki, "Çok acil en az 10 tane yardımcı hakemin kafası koparılmalı. Bunlar baba olmuşlar, artık hakemi dinlemiyorlar." (İsimleri bende saklı.) "Süper Lig'de görev yapan 35 hakem arasında içinin rahat etmeyeceği hakem var mı?" diye soruyorum. "Dürüstlüklerine söz söyletmem. Ama şöyle bir tehlike var. Her maça giden hakem var. Bence gitmemeli. O maçı kabul etmeyeceksin. Ben hakem olsam bir süre F.Bahçe maçlarına çıkmam. Hatta bir tanesine geçenlerde haber gönderdim çıkma diye. Sen iyi bir adam da olsan, karşı taraf seni yanlış anlıyor. Sürekli F.Bahçe maçına çıkan için söylüyorum." Mevlüt Güzel, Türkiye'deki iki ünlü hakem yorumcusunun Türk hakemliğine en fazla zararı verdiğine dikkat çekiyor. "Bu pazar bir tanesini dinliyorum. Kafasından öyle senaryo yazıyor ki... İlişkiler, ince hesaplar... Hayallerini gerçek gibi anlatıyor." Maç verilmeyen 5 hakemi soruyorum. Hepsinin yöneticiliğini yapmış bir isim Mevlüt Güzel. Cevabı şöyle: "Belki 1-2 tanesinde haklı olabilirler. Benim görev yaptığımı ya da sorumlu olduğum dönemlere bakarsanız, biz de görev vermedik. Bir tanesini, yediği bir yemek yaktı. Duyduğumda çok öfkelenmiştim. Hatta Sayın Ulusoy'a da söylemiştim. Duyulursa, ciddi sıkıntı olur dedim. Nitekim duyuldu ve çocuğun hakemliğine maloldu." Mevlüt Güzel hakem ve gözlemci tayinlerinin uzun uzun tartışılarak ve değerlendirilerek yapılmasını söylüyor, "MHK da GTK da dikkat etmiyor. Bu haftaki tartışmaların yegane sebebi tayinlerdeki dikkatsizliktir. Kör gözün parmağına tayinler var. Daha çok başları ağrır. Bizim zamanımızda hiç affetmezdin. Hepsini yazardın. Yapılan hataları çok iyi biliyorsun ama sevgili Ömer yazmıyorsun!" diye ekliyor. Mevlüt Ağabeyin şekerli kahvesini içip vedalaşıyorum. >> Yorumlar hastanelik ediyor! 29 Ocak Perşembe: Kayseri-Sivas maçına hakem Cüneyt Çakır, gözlemci Murat Ilgaz atandı. 5 Şubat Perşembe: G.Saray-Kayseri maçına hakem Selçuk Dereli, gözlemci Serdar Çakır atandı. Belediye-F.Bahçe maçına hakem Cüneyt Çakır, gözlemci Erol Ersoy atandı. Maçlardaki hatalar, kartlar, ofsayt goller... Yorumlar, analizler... Hakem ve yardımcılarının notları... Yazılan çizilen senaryolar... 11 Şubat Çarşamba, Serdar Çakır hastaneye kaldırılıyor. Anjiyo oluyor. Daha önce stent takılan damar açılıyor. Geceyi yoğun bakımda geçiriyor. Cüneyt Çakır babasının başında... O gün bile gazetelerde ipe sapa gelmez yorumlar. Bu yorumları yapanlar, bir tane hakemi dinlemez, bir gözlemci ya da kurul üyesini dinlemez. Olan biteni ancak senaryo yazarak yuttururmaya çalışır. Nasıl olsa yutanlar var! Hiçbir hakem hiçbir maça önyargı ile çıkmaz. Hiçbir gözlemci de hiçbir maça önyargı ile gitmez. Selçuk Dereli G.Saray-Kayseri maçını en iyi şekilde yönetip, bir sonraki maça ya da derbilere çıkmak ister. Bu hakaret ve insafsız yorumlara muhatap olmak ister mi? Ya da Cüneyt Çakır? Bu işi doğasında hata var. Aleks Taşçıoğlu ve Serkan Ok Türkiye'nin en iyi iki yardımcı hakemi. Bu sezon 8.5'un üzerinde bir sürü notları var. Derbilerdeki bayrakları ders niteliğinde. Bu camia içinden veya dışından, bu iki yardımcının kişilikleriyle ilgili en ufak bir şüphesi olan insan bulamazsınız. Peki bu çocuklara yazık değil mi? Selçuk Dereli, Lincoln'ü kasten atarak bu kadar gerginliğin yaşanmasını ister miydi? Kendinizi Selçuk Dereli'nin yerine koyun. Moda tabirle bir iki dakika empati yapın! Ne dersiniz? Bu arada Fatih Tanfer'in kara defteri var diye biliyorduk. Ama tayinlere bakılınca kara defter kaybolmuşa benziyor. Ya da kabahati Cem Tosyalı'ya mı yüklesek acaba? >> İl gözlemcileri çok mutlu İstanbul'da 120 kadar il gözlemcisi geçtiğimiz hafta Kemal Dinçer ile birlikte yemek yiyor. Yemeğe Yüksel Okçuoğlu ve Osman Avcı da katılıyor. Yapılan konuşmalar dakikalarca alkışlanıyor. İl gözlemcisi deyip geçmeyin. Bugün FIFA'lar, Süper Lig hakemleri, yardımcı hakemler bu il gözlemcilerinden ilk eğitimi almaya başladılar. Her bir hakemde emekleri var. Belki de ilk defa bir GTK Başkanı il gözlemcilerini muhatap alıyor. MHK sezon başında çok kadroları çok azalttı. GTK da aynı şekilde. MHK il hakemlerini onore etmek için zaman zaman profesyonel maçlara gönderiyor. Osman Avcı, yemekte Kemal Dinçer'den gerekli talimat değişikliğinin yapılarak iyi rapor yazan, başarılı olan il gözlemcilerinin hiç değilse hayatlarında birer ikişer defa profesyonel maçlara gönderilmesini talep etmiş. İl gözlemcilerinin bu istekten çok mutlu olduğunu gören Dinçer, hazırlıklara girişmiş bile... >> HAKEM - METRE Maç Hakem Maç KK SK Penaltı Eskişehir-G.Birliği Tolga Özkalfa 9.maçı 1 22 2 Ankaragücü-G.Antep Hüseyin Göçek 10.maçı - 38 - Antalya-Galatasaray Halis Özkahya 7.maçı 1 24 3 F.Bahçe -Hacettepe Aytekin Durmaz 10.maçı 1 31 1 Ankaras-İ.Belediye Koray Gençerler 9.maçı 3 40 1 Denizli-Konya Bünyamin Gezer 10.maçı 2 31 2 Kocaeli-Kayseri Özgüç Türkalp 9.maçı 2 36 - Bursa-Sivas Bülent Yıldırım 8.maçı 4 38 - Beşiktaş-Trabzon Yunus Yıldırım 11.maçı 1 30 -

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.