Salı günü yayınladığımız haber büyük yankı uyandırdı. Futbol Federasyonu için hazırlık içinde olan önemli ve güçlü bir kanat Ahmet Çakar'a MHK Başkanlığı'nı teklif etti. "Profesyonel olacaksın. MHK ve GTK'yı sen belirle" diyerek de tam yetki teklif edildi. Ahmet Çakar kapıyı kapatmadı. Düşünüyor. Salı günü telefonlarım susmadı. Yorumlardan bazılarını aktarmak istiyorum. - Süper olur. - Ahmet Çakar sıkıntıya gelemez. Hakemliği ve dernek genel başkanlığını yarıda bırakmıştı. - Medyada en önemli ses susar, bu da hakemler için iyi olur. - İyi senaryo yazmışsın, büyük fantezi... - Ahmet Çakar televizyonculuktan sıkılmıştı, böyle bir teklifi kabul edebilir. - Tek kurtuluş yolu. Çakar çare olur. - Medya için müthiş malzeme. Erman Toroğlu, Metin Tokat gibiler zil takar oynar. *** Ahmet Çakar Şampiyonlar Ligi'nde, Avrupa Şampiyonası'nda maç yönetmiş uluslararası bilgi birikim ve tecrübeye sahiptir. Zaman zaman konuşmalarında "Dönen bütün dolapları iyi bilirim. Futbolun da Kurtlar Vadisi var" diyor. Sonuçta 5 kurşun yemiş biri. Geçmişte de kendisine dernek genel başkanı olduğu dönem dahil, yorumcu iken MHK'nın başkanlığı ya da kurması teklif edilmişti. Ahmet Çakar'ın MHK Başkanlığını kabul etmesi, TFF Başkanlığını kabul etme ihtimalinden daha yüksek. Ahmet Çakar bir iş adamı değil. Profesyonel bir görevi tercih etmesi daha mümkün gözüküyor. Dürüstlüğü ve güvenirliliği dünyanın en önemli statlarında en önemli maçları yönetmiş olması Sayın Çakar'ın önemli artılarıdır. Şu unutulmamalı; bir Federasyon Başkanı ne kadar başarılı olursa olsun, hakem tarafında işler iyi gitmiyorsa kimse hoşgörüyle yaklaşmıyor. Haluk Ulusoy önemli başarılara imza atmıştır. Ama işin hakem ayağı kötü olunca, Ulusoy'un diğer başarıları kimseyi o kadar ilgilendirmiyor. Bir federasyonun başarılı olması MHK'dan geçer. Ağzınızla kuş tutsanız, sizin MHK'nız ya da hakemleriniz yerlerde ise kimse sizi başarılı görmez ve göstermez. >>> Kısa kısa... * Geçen hafta Mustafa Çulcu'dan bahsederken, en genç MHK Başkanı diye bir ifade kullanmıştık. Ahmet Güvener'den bir hatırlatma geldi. Ahmet Güvener, 39 yaşında MHK Başkanı olmuş. Şimdi düşünüyorum da gerçekten büyük devrimmiş. * Yeni bir MHK göreve gelirse, yaşı dolan hakemler hariç en az 5 hakemin ipi çekilir. Bu 5 hakem kendilerini çok iyi biliyor. * Mersin'deki hakem seçimi mevcut başkan Vedat Yüksel'in İngiltere'ye dil kursuna gitmesi sebebiyle 24 Ocak 2007 tarihine ertelenmiş. * Selçuk Dereli, Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Vedat Yüksel, Yunus Yıldırım ingilizce kursu için salı günü İngiltere'ye gittiler. Kurumsallaşma bu olsa gerek (!). 5 tane hakem bir anda İngilizce kurs için İngiltere'ye gitti. Kim programladı? Gidenleri kim seçti? Neye göre seçildi? MHK'nin haberi oldu mu? Hakemlere ne zaman haber verildi? * MHK üyeleri maç başına para alıyor. Haklarıdır. Profesyonel değiller. Son kupadaki maçlarda da MHK üyeleri eksik değildi. Yurdun dört bir yanına dağılmışlardı. Bu uzun ara onlar için pek iyi olmadı. Gerçi maç sayıları 26-30 arasını bulmuş. * Gözlemciler ve Temsilciler Kurulu, Federasyon Temsilcileri devre arası semineri 23 Aralık Cumartesi günü Antalya Kremlin Palace Oteli'nde başlayacak. 2 gün sürecek seminere 240 temsilci katılacak. Süper Lig, Türk Telekom Lig A, Lig B ve 3.Lig kulüplerinin temsilcilerinin de davet edildiği seminerin açılış konuşmasını saat 09.30'da Futbol Federasyonu Başkanvekili Affan Keçeci yapacak. >>> Hakemin sahibi yok Maç biter yayıncı kuruluşun görevlisi mikrofonu teri henüz kurumamış olan oyuncuya uzatır. "Sizce penaltı mıydı?" Cevap: "Ben hakem hakkında konuşmam ama" diye başlar... Maç biter basın toplantında teknik adam "Ben hakem hakkında konuşmam ama...." Maç biter puanlar kaybedilmiştir. Yanlış transfer yapılmış. Kulüp borç batağının içine düşmüş. Sezon içinde 3 teknik adam değişmiş. bunların hiçbiri ama hiçbiri önemli değil. Yönetici başlar konuşmaya: "Ben hakem hakkında konuşmam ama...." Böyle amalarla başlar, hakemin ne kişiliği ne kural bilip bilmediği, ailesi her şey sayılır, söylenir. Hakem kimdir? TFF'nin görev verdiği elemanlarından biridir. Yukarıda saydığım şahıslar TFF Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri veya Tahkim Kurulu üyeleri veya PFDK hakkında bu şekilde hakaret ederse neler oluyor? Yok yok merak etmeyin cevabını vereyim. Hakaret mümkün mü? Anında disipline sevk. Ya hakemler? Bunlar günah keçisi değil mi? Bir günde bu demeçleri veren birini Hukuk Kurulu ya da PFDK'nın dikkate aldığını görecek miyiz? Hakemler federasyonun birer elemanıdır. Hiçbir kulüp, nasıl kurullara, kurul üyelerine hakaret edince ağır ceza alıyorsa, hakeme de edince aynı cezayı almalı. >>> Tekzip "GTK Malatya'da toplanıyor, oldukça gösterişli havai fişeklerin atıldığı yemekli toplantıya hakemler de davet ediliyor. MHK hakemlerin katılmasına izin vermiyor. Daha sonra hakemlerden de bu yemekli toplantı için zorla para isteniyor." şeklindeki yazımıza düzeltme isteyen (Dursun Cümali Sucu) tarafından gazete Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü'ne hitaben yazmış olduğu "haberin asılsız olduğu 5187 sayılı basın kanununun 14.maddesi gereğince" talep edilmiştir. Malatya 1.Sulh Ceza Mahkemesi >>> Bin bir gece Bir hakem maça çıktığı zaman oyun kuralları psikolojik faktörler, FIFA talimatları gibi kıstasları göz önüne alarak maçı en sağlıklı şekilde yönetmeye çalışır. Yönetir veya yönetemez. Bunun da bedelini daha üst düzey maçlarda görev almayarak öder. Ya MHK Başkanı kritik bir günün akşamında bütün spor medyasının hakemleri ve MHK'yı tartıştığı bir ortamda hakemlerin ve MHK'nın yanında olan Kanal 1'de yanınlanan Lig de Lig programının yöneticileri yapımcıları sayın Çulcu'yu ararlar. Gayeleri Levent Kızıl'ın iddiaları karşısında sayın Çulcu'nun ve hakemlerin yanında yer alarak destek vermektir. Fakat Mustafa Çulcu, telefonda açıklama yapamayacağını belirtir. Çok değil 30 dakika sonra keskin yorumlarıyla şöhret olmuş Telegol'e katıldığı görünür. Bütün Türkiye'nin bildiği gibi Çulcu'nun kariyerini bütün birikimin zedeleyecek bir gece yaşanır. Hakemin yorumu kötü olunca, gözlemcisinden düşük not alır. Haftalarca dinlenir. Ya MHK Başkanı'nın yorumu kötü olunca... Ne olur acaba?