Cerrahpaşa içinde...
An gelir, dünyadaki her şey anlamsızlaşır. Rekabetler, yarışlar, kırgınlıklar, kavgalar, hatta para pul, şan şöhret... Her şey geride kalır. Sadece o vardır; canınız... hasta yatağında şifa bekleyen babanız, anneniz, kızınız ya da oğlunuz... Artık sadece o vardır. Sağlığınız bir elbise olsa, çıkarıp ona giydirmek istersiniz. Çalan bir telefon, gelen bir ziyaretçi öyle etkiler ki sizi... Hafızanıza kazınır, bir ömür unutmazsınız, minnet ve şükran ile... *** Serdar Çakır'la samimi bir dostluğumuz olduğunu hakem camiası iyi bilir. Serdar Hoca geçtiğimiz hafta belki de hayatındaki en üzüntülü günleri yaşadı. G.Saray Üniversitesi'nde çok başarılı bir öğrenci olan kızı Fatma Çakır Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde ciddi bir ameliyat geçirdi. Baş ağrısı üzerine MR çektiriliyor ve beyninde 3 cm'lik bir tümör tespit ediliyor. Derhal ameliyata karar veriliyor. Çakır ailesi derin bir şok yaşıyor. Cerrahpaşa'da 5.5 saat süren ameliyat... Bugün de pataloji raporları belli olacak. Acil şifalar diliyoruz. Şimdi bu kısa ve hazin bilgiyi verdikten sonra tabloyu size aktarayım: Muhittin Boşat Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde üst düzey bir yönetici... Bu süreçte Serdar Çakır'ı hiç yalnız bırakmıyor. Tedavi ile çok yakından ilgileniyor. Osman Avcı, bir haftadır tamamen bu tedaviye odaklanmış durumda. Avcı, teşhisin konulduğu ilk günden beri Serdar Çakır ve hastanın yanından bir an olsun ayrılmıyor. Gündüz hastanede, iftardan sonra yine hastanede. Osman Avcı'nın ne menfaati olabilir? Geçmişte büyük kavgaları olmuştur. Ama bu işi kendisine dert edinmiş, Serdar Çakır'ın moralini yüksek tutmak için elinden geleni yapıyordu. Pazartesi günü hastaneye gittiğimde esas fotoğrafı kaçırmışım: Ameliyat esnasında Ahmet Çakar, Bülent Yavuz, Muhittin Boşat, Osman Avcı, Serdar Çakır ile çok sayıda hakem, gözlemci hastanenin bahçesinde oturuyorlarmış. Bu tablonun canlı şahitlerinden biri meslektaşımız Hakan Can. Serdar Çakır'ı camia ziyaretlerle, telefonlarla bir an olsun yalnız bırakmadı. Herkes seferber oldu. Ben bu camiadaki bölünmüşlüğü, hizipleri hep eleştirirdim. Açıkçası, zor zamanda bu denli bir birlik ve beraberlik hiç beklemiyordum. Hiçbir meslek grubunda ya da camiada bu şekilde bir tabloya rastlanamaz. Serdar Hocam büyük geçmiş olsun. Cüneyt Çakır, biricik kız kardeşine acil şifa diliyorum. Muhittin Hocam, bu mûbarek gün ve gecelerde Çakır ailesinin duasını aldınız. Sağolun varolun... Osman Avcı'nın fedakarlığı kelimelerle anlatılamaz. Şairler, romancılar için konu olabilecek bir nitelikte dostluğa ve vefaya şahit oldum. Bu camia içinde kimin başına bir iş gelse, Osman Avcı herkese aynısını yapar. Buna inanıyorum. >>> Bu kadar da olmaz! Isparta'da eski il hakem kurulu ve eski il gözlemci kurulu bir iftar yemeği tertip ediyor. Tabii bu iftara katılmak cesaret ister. Çünkü 5. bölgede bütün problemleri çözmüş, hakemliği bir yerlere taşımış ve getirmiş olan Mevlüt Güzel, pazartesi günü Antalya'da şu talimatı veriyor: "Bu iftara kimse katılmayacak." Antalya, Isparta, Afyon ve Burdur'daki eski arkadaşlar bu iftarda bir araya geliyor. Taban birlikleri vs. Tabii hiçbir faal hakem katılamıyor. Hakemlik hayatı biter, nasıl katılsın?! Ya yapmayın, etmeyin. Bu camiayı böyle parçalamayın. İftarlarına bari karışmayın. Yaşınızı başınızı aldınız. Nedir bu kin, bu düşmanlık? Isparta küçük bir şehir. İnsanlar her gün yüz yüze bakıyor. İftarda bir araya gelseler ne olur? Bu memleketin hangi meselesini çözer bu yasaklar, bu diktatörlük? Bu yasak, bu haftaki hakem hatalarını azaltır mı Sayın Mustafa Çulcu hocam? >>> Murat Ilgaz'ı incitmişiz Murat Ilgaz'ı MHK üyeliği döneminde de ciddi şekilde eleştiren yazılar yazmıştım. Geçen hafta bu sütunlarda yönettiği meşhur 4-3'lük F.Bahçe-G.Antep maçı için Celal Doğan'ın "İkinci yarıda 29 düdüğün 27'sini aleyhimize çaldı" sözlerini yazmıştım. Murat Ilgaz aradı ve şunları söyledi: "Bir bardak çay içtiysem, hayatıma son veririm. O maçta Rapaiç sarı karttan dolayı cezalı duruma düştü ve Trabzon maçında oynayamadı. İlk 2 golde bariz ferdi hatalar var. Sana bu maçın CD'sini gönderiyorum. İstersen geleyim, beraber seyredelim." Sağolsun CD ve maçla ilgili dokümanı kargo ile gönderdi. Bir asker disiplini ile saniye saniye kararları da yazılı hale getirmiş. Özeti şu. Maçın ikinci yarısında toplam 14 faul düdüğü çalınmış. Bunun 7'si F.Bahçe'nin, 7'si de G.Antep'in lehine. Belki Murat Hocamı biraz incittik ama şu da ortaya çıktı; ortalıkta dolaşan iddialar asılsız! >>> Kısa kısa... * MHK Başkanı Mustafa Çulcu, önceki gün Şampiyonlar Ligi'nde W.Bremen-L.Sofya maçının gözlemcisiydi. * Adana'daki il hakemleri bilememişler, dernek seçiminde yanlış adaya oy vermişler. Tabii maç alamıyorlar. Bu çocuklar bu sıkıntılarını Sayın Dereli ve Sayın Çulcu'ya kadar aktarmışlar. Ama bir sonuç alamamışlar. Sevgili Mustafa Hocam, bu çocuklara bir bayram hediyesi yakışır. Büyüklük sizde kalsın. * Hakem İşleri'nde çalışanlar arasındaki maaş farklılıkları huzursuzluğa sebep oluyormuş. * Sayın Selçuk Dereli, amatör maç ücretlerine yüzde 10 zam içinize sindi mi? Yoksa "yeterlidir" mi dediniz?