Çok iyi hakem olmak yetmez

A -
A +

Bu köşede zaman zaman iyi bir hakem olmanın ya da olabilmenin kriterlerini yazıyorum. Türkiye'de hakem olarak bulunduğu noktayı asla hak etmeyen isimler yok mu? Var! Hem de çok. Peki şu anda çok daha iyi noktalarda olması gereken hakemler yok mu? Var! Hem de pek çok. İsimler verip kimseyi "rencide" etmek ya da "havaya sokmak" istemiyorum. Üst düzey ya da normal derecede bir hakem olmak istiyorsanız, bunun kriterleri var. Cooper'ları fazla fazla koşsanız, sahada göz açtırmasanız, en gergin maçları çatır çatır yönetseniz; bu sizi iyi bir hakem yapmaya yetmez. İletişim diye bir bilim dalı var artık. Beden dili var. Dialog diye bir sanat var. Medya ile ilişki kurabilmek diye bir gerçek var. Adam çıkıyor bir lâf ediyor. Bütün hakemlik birikimini bir cümleyle tüketiyor. Şunu unutmayın. Ben bu doğru ya da yanlış demiyorum. Ama bir gerçeği anlatmak istiyorum. Başbakan, Federasyon Başkanı, MHK Başkanı ya da GTK Başkanı ne olacaksanız; olun. Ya da olmak isteyin. Bunun birinci yolu medya ile iyi geçinmektir. Medya ile kavga edenin başarılı olma ihtimali sıfırdır. Siz milyonlara ancak medya ile ulaşabilirisiniz. Medya sizi nasıl gösterirse, öyle görünürsünüz. Bu siyasette de, sporda da, magazinde de, hakemlikte de böyle. Bugün MHK, gazeteleri, programları, köşeleri takip ediyor. Ona göre hakemleri tayin ediyor. Ona göre kokart takıyor. Ona göre bir yol belirliyor. Bugün Başbakan da medyayı takip ediyor. Ona göre konuşuyor. En popüler sanatçılar da medyaya göre davranıyor. Bakın Hülya Avşar'ın son dönemlerde yaptığı hiçbir iş tutmadı. Programları, dizileri rating yapmadı, yayından kaldırıldı. Sebebi, medya ile kavga etmesidir. Medya, Hülya Avşar'ı kamuoyuna kötü göstermeye başladı. Ve önüne geçilemeyen düşüş başladı. > Cem Papila CHP'ye katkı sağlar Cem Papila, sessiz, sakin bir adam... Eskilerin deyimiyle vakarlı. Zonguldaklı... Yıllarca futbol oynamış. Toprak sahaların tozunu yutmuş. Bu arada eğitim hayatını da ihmal etmemiş, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini başarıyla tamamlamış. Memleketinde avukatlık yapmaya başlamış. Hakemlik hayatında merdivenleri çabuk çıkamadı. Ta ki, Beşiktaş-Samsun maçına kadar. Bu maç Cem Papila'nın dönüm noktası oldu. Türkiye'ye mâloldu. FIFA kokartı taktı. Türkiye'nin marka hakemleri arasına girdi. Ankara'ya yerleşti. Merhum babası da kendisi gibi avukattı. Eşi ve kız kardeşi de avukat. Papila duygusal bir insan. Yakın bir arkadaşından duymuştum. Bir ara çok meşhur ve duygusal bir film olan "Babam ve Oğlum"u izlemeye dahi gidememiş. Sinemanın kapısından dönmüş. Daha önce CHP'den Kilimli Belediye Başkan adayı olmuştu. Sosyal demokrat olan Cem Papila için aynı siyasi çizgide diye bildiğimiz Adnan Polat, sezon başındaki V.Manisa-G.Saray maçını yöneten Papila için çok ağır konuşmuştu. Ben de Polat'ın Papila'yı tanımadığı için böyle konuştuğunu yazmıştım. CHP'nin çekirdek bir kadrosu var. Yeni isimlere kapalı bir parti olması sebebiyle hep eleştirilir. Bundan 2 hafta önce bir telefon sohbetimde Papila'ya aday olup olmayacağını sordum. O da partiden bir teklif olması halinde bu işin daha şık olacağını ima etmişti. Papila, CHP'den Zonguldak milletvekili aday adayı. Sanıyorum, partisinin bir teveccühü oldu. Cem Papila Zonguldak'ta sevilen bir isim. Genç... Popülaritesi var... İyi bir aile reisi... CHP'nin vitrini için iyi bir isim. Deniz Baykal'ın gençlere ulaşabilmesi için Cem Papila türü isimlere ihtiyacı var. Papila'yı değerlendirirlerse, bence kazanırlar. Değerlendiremezlerse, Papila kaybetmez. Sezon başında FIFA kokartı alınınca, hakemliği bıraktı. Hatta kokartının alındığını sanıyorum ilk önce benden öğrenmişti. İlk yorumu şu olmuştu. Daha sonra bu yorumunu bütün medya ile de paylaştı. "Zincirlikuyu Mezarlığı'nın kapısında şu yazılı. 'Bütün canlılar ölümü tadacaktır'. Bizim için gelip geçici şeyler önemli değil" demişti. Yani mesele etmemişti. "Bütün canlılar ölümü tadacaktır" sözü araştırdık. Kuran-ı Kerim'de birkaç yerde geçiyormuş. Papila'ya yolun açık olsun diyoruz. Türk hakemliğinin meselelerini parlamentoya taşır. > Tebrikler Metin Tokat Metin Tokat'ın kızı Meray Tokat, geçtiğimiz çarşamba günü Gazi Üniversitesi Felsefe Bölümü'den bölüm birincisi olarak mezun oldu. Aynı gün üniversitenin düzenlediği turnuvanın final maçını da Metin Tokat hocam yönetti. Hep soruyorum: "Hocam bu gençliği neye borçlusun? Sana kimse üniversite mezunu kız babası demez. Yan yana görseler kız arkadaşın mı diye soran bile oluyordur." Metin hocamın cevabı hazır: "Haftada iki maç oynuyorum. Asla aksamaz. Sigara yok. Bu kadar yıl hakemlik yaptık. İdmanımız, sporumuz aksamadı." Gerçekten öyle. Buna ben de şahidim. Bazen televizyonda en önemli final maçı oluyor. Bakıyorum hocam, yine salon ya da halı saha maçını aksatmıyor. Bütün Tokat ailesini kutluyoruz. > Elçiye zeval olmaz Sağlam bir kaynaktan aldığım ancak tatmin olmadığım aşağıdaki üç noktayı aktarmalıyım. Hakemlerin geç açıklanmasının sebebi; son haftalara gelindi, perşembe idmanında sakatlanan hakem olursa, hakem değişirse spekülasyonların önüne geçilemezmiş. Bu yüzden perşembe idmanlarının bitmesi bekleniyormuş. Mazeret koşusu, bu sezona mahsusmuş. Bir geçiş dönemi. Hakemlerin yeni atletik testlere uyum sağlaması için mazeret koşusu yapılıyormuş. Selçuk Dereli, federasyon ya da MHK'dan izin almadan kendi hür iradesiyle F.Bahçelileri mahkemeye vermiş! Kısa kısa... - Mustafa Sağlam hakemliği dondurmak için rapor almamış. Ankara İl Hakem Kurulu'na verdiği rapor da 'sağlam' raporuymuş. - Bülent Demirlek tarihe geçen G.Saray-F.Bahçe derbisinden fazla düşük not almamış. Gözlemcileri GTK üyesi Doğan Şen ve TFF Genel Sekreter yardımcısı N.Kiper Bağış'tı. Yanı baba gözlemcilerdi. Notlar saklı tutuluyor ama bizim bir katkımız olsun; 7.4 ve 7.6... - Erman Toroğlu, çarşamba günü federasyonu eleştiren bir yazı yazdı. Ömer Üründül dönemindeki Gözlemciler ve Temsilciler Kurulu'nu övüyor. Mevcut temsilci sayısını vs. eleştiriyor. Yazıda Hilmi Ok'un H'si geçmiyor. Hilmi OK GTK'nın başı. Galiba bilmiyor. Ya da kendisini hakem yapan Ok'a toz kondurmak istemiyor. - Hamza Mısır'ın ablasının 25 yaşındaki oğlu Ufuk Birinci Akçaabat'ta elim bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Hamza Mısır'a ve ailesine başsağlığı dileriz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.