Cüneyt Çakır; MHK Başkanı olur mu?

Geçen hafta Şansal Büyüka; Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus’un MHK’ya gelmeleri gerektiğini dile getiren bir yazı kaleme aldı.
Bu konuda birkaç satır da biz yazalım…

 

1) Fırat Aydınus, medyayı tercih etti. Ekranda, gazetede, radyoda yorumculuk yapıyor. MHK için şu an ne düşünür kestirmek zor.

 

2) Bu ülkede MHK’larda yer almak için her nedense “60-65’li yaşları” bulmanız gerekiyor. Memlekette gençlerin şans bulamadığı tek yer MHK koltuklarıdır.

 

3) Tanıdığım Cüneyt Çakır; Türkiye’de bu ortamda böyle bir görevi kabul etmez. Öncelikli hedef ve hayalleri yurt dışıdır. Haa ikna edilirse; dört yıllık bir proje ve işi anahtar teslimi almalı. Tersi olursa kariyerini riske eder ve kaybeder.

Gözlerini karartmışlar!

Havalimanında çekilmiş bir fotoğraf karesi; memleketi ayağa kaldırdı.
Pazarı, pazartesine bağlayan gece o kare; sosyal medyada TT oldu.
Ekranda biz de bu konuyu konuştuk. Seyahatin içeriğini o dakikalarda bilinmiyordu, bilmiyorduk. Seyahat, TFF ile Kulüpler Birliği, Avrupa federasyonlarını ve akademileri ziyaret içinmiş.

 

O anda tespitlerimiz şuydu;

 

1) Erden Timur, Hamit Altıntop, Talat Papatya tabii ki aynı masada oturabilirler, birbirlerine sırtlarını mı döneceklerdi?

 

2) Özel seyahatleri olsa bile aynı masada oturmalarında ne sakınca var?

 

Bunları ısrarla dile getirdik; ne yazık ki, bazı eski dostların ağır ithamlarına uğradık.

İmtiyazlı maçlar mı var?

İki hafta önce açıklanan hakem klasmanlarında 1. Lig’e 13 yeni hakem alındı.

 

Hesap edilemeyen tarafı şuydu; bu 13 hakemin hiç VAR tecrübesi yoktu.

 

1. Lig’de VAR uygulanıyor; bu çocuklar, nasıl yetişecek ve hazır hâle geleceklerdi?

 

Geçen hafta bu hakemlere AVAR görevleri verilerek eğitilmeye başlandı.

 

Ne yazık ki; burada da şöyle bir adaletsizlik oldu!

 

Süper Lig’de bazı maçlara AVAR’da “ekstra bir yardımcı” verilirken, bazı maçlara da 1. Lig’e yeni alınan hakemlerden verildi.
Yani bir ofsayt krizi yaşansa VAR’da çözebilecek kimse yok; tıpkı Sivas-G.Saray maçında olduğu gibi...

Gözlemci işi kontrolden çıktı!

Süper Lig’de toplam 25 gözlemci var. Her maça ikişer gözlemci veriliyor, dolayısıyla her hafta 18’inin görevi oluyor. 
Bakın bir şeyi doğru ölçemezsiniz; doğru sonuçlar elde edemezsiniz.

 

1) Gözlemci kodlamayı yapıyor, verdiği notun kaç olduğunu somut olarak bilmiyor. 

 

2) Hakem de aldığı notu bilmiyor.

 

3) Yapay zekâ, nota göre hakem atıyor.

 

Şimdi biz bazı hakem performanslarından sonra o hakemler maç alınca, gözlemcilerin tam puan verdiklerini anlıyoruz.

 

Mevcut gözlemcilerin birçoğu ile hakemlik dönemlerine, yöneticilik dönemlerine uzanan dostluklarımız var.

 

Ne yazık ki; çok az bir kısmı hariç, bazılarının verdikleri notlar kendilerine hiç yakışmıyor.

O futbolcunun adını zikreden var mı?

Adana Demirspor-Ankaragücü maçında temiz bir gol iptal edildi.
Kabul; hakem ve VAR’ın kabahati var.

 

Adana Demirspor da rahatsız oldu! Ankaragücü isyan etti!

 

Sosyal medya, yorumcular herkes tepki koydu!

 

Peki, o maçta, hakemleri, rakip takımı, meslektaşını, futbolseverleri yanıltan futbolcudan bahseden oldu mu?

 

Sorsam o oyuncunun ismini bilen bile çıkmaz!

 

Evet, o futbolcu; Adana Demirsporlu Fransız Stambouli! 

 

Resmen rakibinin hakkını gasbetmiştir! İnsanları kandırmıştır!

Notlarım!

1) Ne yazık ki, Süper Lig’de maçları saatinde başlatmayı beceremiyoruz. Dünyada bu iş dakika değil, saniye dahi şaşmıyor. 

 

2) Sahalarda VAR monitörünün etrafını boşaltamıyoruz. Âdeta kapalı gişe! Hakem kalabalıktan monitöre gidemiyor. Dünya Kupası’nda hakeme yanaşabilen bir adam gördünüz mü?