Devrim mi değil mi?

Futbol Federasyonu, MHK ve hakemlerle ilgili köklü değişikliklerin olduğu talimatları yayınladı. Adına da "devrim" denildi. 16 Temmuzda Mali Genel Kurul var. Bu değişikliklerin devrim olup olmadığına hakem kampının başlayacağı 25 Temmuzda karar vereceğiz. Talimatlar uzun süredir ihtiyaç duyulan ve konuşulan problemlerin giderilmesine yönelik hazırlanmış kulağa hoş gelen reformlar gibi gözüküyor. Ancak içinin doldurulması ve pratiğe geçmesiyle değer ve anlam taşıyacaktır. Süratle Bölgesel ve İl Hakem Kurulları'nın atanması gerekiyor. Profesyonel eğitimciler kimler olacak? Kaç kişi olacak? Pofesyonel MHK üyeleri kimler olacak? Gelelim devrim denilen birkaç maddenin analizine... 1) Hakem atamalarını 3 kişi yapacak deniliyor. (Profesyonel Müsabaka İcra Kurulu) Senelerdir, bu iş zaten 3 kişiyle yapılıyordu. Bazı dönemlerde de 1 kişiyle yapılıyor. Kusura bakmayın buna ben devrim diyemem. Sadece adı konmuş oldu. 2) Profesyonel hakemlik. Bu işin başrol oyuncusu hakemdir. Profesyonelliğin denenmesinde fayda var. Peki kaç hakem profesyonel olacak? Sezon başına yetişecek mi? Şartları neler? Ücretler nasıl belirlenecek? Sözleşme nasıl yapılacak? Uygulama 25 Temmuza yetişecek mi? Hakemi nasıl ikna edeceksiniz? Önüne nasıl bir sözleşme koyacaksınız? Ligde profesyonel ve profesyonel olmayan hakem ayrımı sıkıntı doğurur mu? Kulüpler yarın "Benim maçıma neden profesyonel hakem vermediniz?" derse cevabınız var mı? 3) Süper Lig için pratikte elinizde 20 hakem var. Bank Asya 1.Ligde buna dahil olduğu için sayı 40 gözüküyor. Süper Lig kadrosunda olup da bu ligde maç yönetemeyen hakemin moralini yüksek tutma konusunda bir formülünüz var mı? Bu durum moral ve psikolojik açıdan hakemi olumsuz etkiliyor. Şimdi bu sıcak günlerde ben sizi daha fazla sıkmayayım. Uygulamada göreceğiz. Ancak kimse "Hakem hataları bitecek" diye bir beklenti içinde olmasın! Rosetti neden öyle yaptı? Nasıl bir baskı oldu ki koskoca FIFA Başkanı Blatter, hakem hatalarından dolayı özür diledi. Ve dedi ki; "Teknolojiyi düşünebiliriz." Yani teknolojiyle doğruyu bulsan bile kullanmana şu an için izin ve rıza yok. Bu iş akşamdan sabaha olacak bir iş de değil. Bunu 16-17 yaş maçlarından başlatıyorlar. Uzun denemelerden sonra geçiş sağlanıyor. UEFA'nın sorumlu olduğu maçlarda tekrar yok. Tartışılabilecek kararların ekrana gelmesine asla izin yok. Yıllar önce Ali Sami Yen'deki G.Saray-Adana maçında Ümit Karan'ın elle attığı golü ters taraftaki yardımcı hakem Erhan Sönmez hakem Bülent Demirlek'e iptal ettirmişti. Görüntünün ekranda tekrarını görmüştü. Demirlek çok uzun bir süre G.Saray maçına çıkamamıştı. Fatih Terim hocam, "Bizim maçlarda ters taraftakiler de doğruyu görüyorlar" diye kızmıştı. İtalyan Rosetti iki hata yapmadı, bir hata yaptı. Arjantin'in golünü iptal edemezdi. Etseydi, Meksika'ya şirin gelecekti. Ama FIFA'ya şirin gelmezdi. Yeni bir çığır açılmış olurdu. Burada hatalı olan FIFA Organizasyon Komitesi. Saha içinde oyuncuları tahrik edici bu pozisyon görüntülerine izin verilmemeliydi. UEFA'nın hassasiyeti örnek alınmalıydı. UEFA prestij kazandı Medyamız Dünya Kuspası'ndaki hakem hatalarına geniş yer verdi. Kaliteli ve ciddi görüşler, analizler yayınlandı. Özetle teknolojiye pek sıcak bakılmıyor. Bazı uygulamalar iyi sonuç vermedi. Bir maçın birkaç defa durması, ekrandan tekrar tekrar seyredilmesi işin büyüsünü bozacaktır. Maçın bitiş saatlerinin sarkması "en büyük patron olan" yayıncı kuruluşların programını aksatacaktır. 2010 Dünya Kupası'ndan çıkan sonuç şu: Hakem dağılımındaki "Kıta kontenjanı" uygulaması iflas etmiştir. 5 ve 6. hakem uygulamasına UEFA Ligi'nde geçilmişti. Ve FIFA'dan da bunun uygulanması istenmişti. Şimdi Şampiyonlar Ligi'nde ve Avrupa Şampiyonası elemelerinde 5 ve 6.hakem uygulaması başlıyor. FIFA da bunu ciddi şekilde düşünecektir. Tabii 5.hakemin, burada penaltıyı verip vermemesi ayrı bir karar. Penaltı her zaman yoruma açıktır. Ama topun çizgiyi geçip geçmediğini görmek ayrı bir karardır. Zaten 5 ve 6.hakemin orada durma sebebi bu. Burada herhangi bir yoruma ihtiyaç yok. Penaltı kararıyla, topun çizgiyi geçip geçmemesi kararı bir değildir. Hakem çizgideyse, doğru yerdeyse zaten hata yapmayacaktır. Bizdeki yorumcular, dünyanın en üst düzey hakemlerini gördü. Güney Afrika'daki hakemleri görünce, bizimkiler kıymete bindi. Yapılan hatalar insani hatalardır. Bizim ligimizdeki hatalar için senaryo çizenler, Dünya Kupası'ndaki hakem hataları için senaryo yazmakta ve çizmekte zorlanıyorlar.