Dümeni bıraktınız!

Daha şampiyon belli olmadı. Şampiyonlar Ligi'ne gidecek takımlar da belli değil. Kupa finali oynanmadı. Bank Asya'dan Süper Lig'e çıkacak 2 takım henüz meçhul. En kritik haftaya girdik. Hakemlerin Silivri kampı iptal. Sayın Mahmut Özgener, sayın Lütfi Arıboğan, sayın Ahmet Güvener; hakemleri maçtan önce kampa alma düşüncesine inanmıyorduysanız, şimdiye kadar niye aldınız? İnanıyorduysanız, şimdi niye almıyorsunuz? Bu hakemleri olumsuz etkilemez mi? Bir pes etme görüntüsü verdiniz. Bu hafta hakemlerin en fazla morale ve desteğe ihtiyaç duydukları haftaydı. Daha 4 hafta var! MHK'yı değiştirme düşüncesi olabilir. MHK da bırakmayı istemiş olabilir. İyi de lig daha bitmedi! Gemi daha limana yanaşmadı. Dümen bırakılmaz. Yolcular henüz inmedi! Biz böyleyiz! UEFA'ya bağlı 50 küsur ülke var. Türkiye'deki futbolu bir cümle ile özetle deseniz şu durum yeter de artar bile: Derbideki yardımcı hakem Serkan Gençerler'in salladığı 2 bayrak Federasyonu ve MHK'yı kökünden salladı! Şampiyorlar Ligi finallerinde, Dünya Kupası elemelerinde, hatta daha önceki hafta oynanan R.Madrid-Barcelona maçında ne hakem hatalarına şahit olduk. FIFA'sı, UEFA'sı, federasyonları hepsi yerinde duruyor. Ne seçim isteyen var, ne kelle isteyen! Tarih 22 Nisan 2011! 2010-2011 futbol sezonunun 30. haftası. (Yani tam 365 gün sonra bugün.) Beşiktaş Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak: "Beşiktaş'ın haklarını kimseye yedirmeyiz." F.Bahçe Başkanvekili Nihat Özdemir: "Oğuz Sarvan MHK'sını bile arıyoruz." G.Saray Başkanı Adnan Polat: "A.Gücü maçımızın tekrarı ya da hükmen galibiyetimiz için Federasyona başvurduk." Trabzonspor Başkanı Sadri Şener: "Genel kurulda bu Federasyonu desteklemeyeceğiz." Kayserispor Genel Menejeri Süleyman Hurma: "Anadolu'nun başarısını sindiremediler." Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı: "Bu lig, bu hakemlerle bitmeyecek demiştik!" Karabük Başkanı H.Ferudun Tankut: "Ligden çekilme dahil herşeyi düşünüyoruz!" Medyadaki uzmanların değerlendirmeleri: "Hakem eğitimi diye bir şey kalmamış. MHK Mahmut Özgener'in başını yiyecek. Hakem tayinlerine karışanlar var. Türk hakemliği hiç bu kadar sahipsiz kalmamıştı. Filan maçta hakem kural hatası yaptı. Tekrarı gerekir!" Açın arşivdeki gazetelerin sayfalarını, her sezon bu isyanlar birkaç defa tekrarlanır. Bu ülkede futbol böyle sindiriliyor. Yardımcılar neden böyle? Yardımcı hakemler neden bu kadar hata yapıyor? Birkaç gündür bu soruya cevap aradım. Bazı tespitlerimi paylaşmak istiyorum. Yardımcı hakemler ilk defa bu sezon düzenli olarak orta hakemler gibi aylık ücret almaya başladı. Kural bilgisi ile ilgili olarak bir eksikleri olduğunu sanmıyorum. Tecrübe ya da maç eksikliği var da diyemeyiz. Bu sezon sorumlulukları geçmiş yıllara nazaran arttı. Daha fazla sorumluluk verildi. Ofsayt-taç ile iş bitmiyor. Can alıcı bir noktayı şöyle yakaladım. Biraz ağır bir tabir olacak ama: Bu sezon yardımcı hakem ile hakem birbirini "satıyor!" Ders niteliğinde doğru bir pozisyon oynattılarsa, penaltı verdilerse, bu başarıyı hakem de yardımcı hakem de kendine mâlediyor. Ama fahiş bir hata varsa, hakem MHK'ya "Yardım alamadım" diyor. Yardımcı hakem de "satıldığını" hissediyor. Veya tam tersi oluyor. Bu durum hakemle yardımcı hakem arasında bir soğukluğa sebep oluyor. Bu sezon hakemlerle, yardımcı hakemler arasında geçmiş yıllardan fazla oranda bir sevgisizlik veya uyumsuzluk sözkonusu. Yani ekip ruhunda eksilme var. Birçok hakem, bir çok yardımcıyla maça çıkamıyor. Birbirlerine karşı saygı ve güvenleri eksik. İstikrar iyi gelmedi Aşağıda çıkardığım MHK'ların görev yaptığı süreleri gösteren tablo her şeyi ortaya koyuyor. Son 10 yılda 2 semineri üst üste yapabilen Bülent Yavuz ve Oğuz Sarvan MHK'ları var. Beşiktaş bu sezon eğer bu MHK'yı "götürmeyi başarırsa", bakalım gelecek sezonki MHK'yı hangi güçlü kulübümüz devirecek? MHK'yı götürmek ciddi bir prestij ve güç işidir.Geçen sezon iki kupayı birden alan Beşiktaş; bu yıl F.Bahçe ve G.Saray'ı puan cetvelinde geçemedi ama güç denemesinde ağır mı bastı! SÖZ. "Camia dışında kalanlar duracağı yeri bilmiyor!" (Şenol Güneş) Konuk Kemal Belgin Bu akşam TGRT Haber TV'de konuğumuz Kemal Belgin. Ümit Aktan ile birlikte yaptığımız programda Kemal Belgin'i ağırlayacağız. 31. haftanın maçlarına bakarak Kemal Belgin'den şampiyon takımın rengini soracağız. Dün gazetemizin 40. kuruluş yıldönümünü kutladık. Çok şükür ki, son 25 yılında (askerlik hariç) kesintisiz varım. Spor Servisinde ise 20 yılımı dolduruyorum. Özel sektörde, hele de bir gazetede 25 yıl hizmet vermek hayatımın en önemli iftihar kaynağıdır. Bu kurum bizim için aileden öteye geçmiştir. 40. yılımızı telefonla, e-maille kutlayan bütün dostlara teşekkür ediyorum.