Önceki akşam Federasyon Başkanı Sayın Mahmut Özgener aradı. İlk tepkisi Antalya'daki hakem seminerinde bulunmayışımıza oldu. Çok şeyi konuştuk. Kimisi "off the record" kimisi için müsaade aldık. Hakemlere ciddi müjdeleri vardı. Yönetim Kurulu Üyesi Yunus Egemenoğlu hakemleri Antalya'da dinliyor. Talepleri alıyor ve Sayın Özgener'e iletiyor. Özgener hepsine okey veriyor. İnsan şunu demeden edemiyor: "Sen neymişsin be Yunus Egemenoğlu!" Yıllardır bunlar defalarca gündeme geldi. Hep ipe un serildi. Ya da istemesini bilmek marifet! Peki, Özgener hangi iyi haberleri verdi? 1) Spor Toto Süper Lig ve Bank Asya 1. Lig maçlarına gidecek olan hakemlerin bundan böyle uçak rezervasyonlarını Futbol Federasyonu yapacak. Artık hakem bilet bulmakla, yer ayarlamakla uğraşmayacak. 2) Bank Asya 1. Lig'de görev alan hakemlere de TFF uçak dışındaki ulaşımları için araç tahsis edecek. 3) Hakem raporları sızmayacak. Hakem raporunu statta yazacak. İnternetini sağladık. Federasyona bilgisayarla anında raporunu geçecek. Bu raporu şifresi olmayan hiç kimse göremeyecek. Faksla rapor tarihe geçti. (Faksla rapor konusunu defalarca bu sütunlarda dile getirmiştik. Demek ki, bir musibet lazımmış!) 4) Cüneyt Çakır, Avrupa'da iyi bir ilk yarı geçirdi. Üst düzey maçlar yönetti. Başarılı oldu. İkinci yarı bir 3 maç daha bekliyorum. Yıl ortasında elit kadroya çıkacaktır. Bu bekleme süresi normal. Herhangi bir sıkıntı ya da problem yok. 5) Yeni Şiddet Yasası'nda hakem, gözlemci ve temsilciler görev yaparken kamu görevlisi sayılacaklar. Bunun kapsamı genişliyor. Statla kalmayacak. Sayın Başkanın diğer konulardaki düşünceleri şimdilik bizde saklı. Ceza vermeseydiniz ya! "Şu maçta şu niye ceza almadı?" diyecek olduğunuzda ağzınıza hep şu cümle tıkılmıştır: "Raporlarda yok! Bir şey yapılamaz!" G.Saray-F.Bahçe U17 maçındaki olaylardan G.Saray'a 6 maç ceza geldi. Bu maçta gözlemci de, temsilci de, hatta 4. hakem de yoktu. Raporu kuşlar mı yazdı? İş bilenin kılıç kuşananın! Eskiden gazetelerde yarım kalan spor tesisi inşaatlarını veren "özel haberler" çıkardı. Hatta bu haberlerden ödül alan meslektaşlarımız olurdu. Abdi İpekçi Spor Salonu buna en güzel örnektir. Bitmek bilmeyen inşaatı defalarca manşet olmuştur. Sinan Erdem Spor Salonu'nun inşaatına 1993'te başlanmış. 16 yılda tamamlanamamış. Ne zaman İstanbul Büyükşehir Belediyesi el attı, çok kısa sürede hizmete girdi. Dünya Basketbol Şampiyonası'nda alnımızın akı oldu. TT Arena 3 yılda bitti ve hizmete giriyor. Bu ülke; inşaatı 20 yıldır devam eden ve bitmek bilmeyen hastanelerin, spor tesislerinin, kamu binalarının mezarlığı olmuştu. Yeter ki, işi bilenler işin başında olsun! Antalya'da ne oldu? Bu yılki devre arası hakem seminerine gitmedik. Ancak çarşambayı perşembeye bağlayan akşam telefonum susmadı. MHK Üyesi Hamza Işın'ın istifa ettiği haberleri gelmeye başladı. Hamza Işın'ın, yapacağı sunumları yapmamış olması bu iddiayı güçlendirdi. Hamza Işın'ın Antalya'daki özel maçların hakem tayini yüzünden Yüksel Okçuoğlu ile ters düştüğü haberleri geliyordu. Saatler gece yarısını gösteriyordu. Oğuz Sarvan, Yüksel Okçuoğlu ve Hamza Işın aynı odada idi. Sesleri iyi geliyordu, moralleri yüksek gözüküyordu. Mesaj kutusuna düşenler! "Sizin çok güvendiğiniz MHK, her yıl devre arasında yapılan atletik testleri yapmamaya karar verdi. Hakemlerin ikinci yarıya hazır olup olmadıklarını göremeyecek. Zaten görse de hiçbir şey fark etmiyordu. Koşan da aynı maça gidiyor koşamayan da. Artık bundan sonra idmanların da hiç bir önemi kalmadı. Hakemler birer polar saat alsınlar, üst klasman hakemleri gibi problem çözülsün. 2.5 ay önce Hakem İşleri Müdürü Sürhat Müniroğlu, İstanbullu 10 hakemi ve illerde antrenman yaptıran sorumluları Spor Akademisi'nde topladı. Yeni koşu sistemini fotoseldeki yazılı ekranın kaldırılıp yerine 'bip' sesi olacağını niye anlattı? Koşuyu kaldırıyorsan, bu insanları buraya toplamanın ne anlamı vardı?" (Bu hakemler ağustos-eylül döneminde 40 dereceyi bulan sıcaklıklarda o yoğun nemin olduğu günlerde atletik testlerden geçmemiş miydi Sayın Zihni Aksoy? Evet, şimdi ne değişti? Yazın yapılan mı doğru? Şimdi yapılan mı? Ö.F.Ü.)