Bu maçta konuşulacak ya da yazılacak pek bir şey yoktu, futboldan çok "hayatta kalma" mücadelesi vardı!
Trabzon-G.Birliği maçını normal şartlar altında oynanmış bir müsabaka kabul edip analizini yapmak hiç de kolay değil! Kulüp tarihinin en ağır cezalarını almış.
Teknik direktörü ayrılmış.
Kulüp kongre sürecine girilmiş.
Ödemeler yapılmıyor!
Artık her antrenmanda oyuncuların kavga etmesi adet halini almış.
Her gün bir futbolcusunun serbest kaldığı, bavulunu toplayıp gittiği bir kulüpten söz ediyoruz.
Trabzonspor bu psikoloji ile maça başladı.
Bordo-mavili ekipten bir tane organize atak göremedik. Hiç kimse sahada yapmak istediğini yapamıyordu.
Futbolcuların suratları gülmüyor, yüzlerinde renk yok. İfade kalmamış.
Bu maç Trabzonspor açısından bir kırılma maçıydı.
Şöyle ki; haftaya F.Bahçe deplasmanı var.
Alınacak kötü bir sonuç; puan cetveline bakınca çok başka şeylerin konuşulduğu bir sürece itecekti Trabzonspor'u...
Mehmet Ekici'nin bu uzatmalarda gelen golü kan kaybını belki biraz azaltmış olacak. Aylardır Trabzonspor için hep kötü haber var. Hiç pozitif haber yok!
Bu 3 puan bir miktar merhem olsa bari!
Dün Avni Aker'de bir taktik ya da bir oyun planı yoktu. Kimin ne oynadığı belli değildi. Rakip kaleye gole kadar şut atılmadı.
Çok ama çok sıkıcı bir maç vardı.
Seyredemeyenler hiçbir şey kaybetmemiştir.
Trabzonspor'u bu cendereden çıkaracak olan yine futbolculardır. Arkalarında güçlü ve emin bir yönetim hissetseler belki bir silkelenecekler. Ama seyirci cezalı, yönetim cezalı, fırsatını bulan oyuncu kaçmanın yollarını arıyor. Bu çocukların da işi kolay değil.
MAÇIN ADAMI
Yok
KIRILMA ANI
90+2'deki
gol